Uzmanlardan risk içeren uyarı geldi! Yaz mevsimi geldi, havalar ısındı ama sakın denize girmeyin! Çok tehlikeli sonuçları olabilir...
İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi'nin yürüttüğü bir proje kapsamında yapılan araştırmalar, Marmara Denizi'nde aşırı alg artışının sıklıkla görüldüğünü ortaya koydu. "R/V Yunus-S" araştırma gemisiyle yapılan seferlerde, Marmara Denizi'nin ekolojik durumuna dair detaylı incelemeler gerçekleştirildi.
Prof. Dr. Okyar, Marmara Denizi'nin çeşitli faktörlerden dolayı ciddi baskı altında olduğunu belirtti. Denizin ekolojik dengesini bozan "red-tide" gibi aşırı alg çoğalması olaylarının daha sık yaşandığını ifade eden Okyar, "Bu olaylar, denizin yüzey sıcaklıklarının, tuzluluk seviyelerinin ve besin içeriğinin artışından kaynaklanıyor" dedi.
Bu aşırı alg çoğalmalarının normalde bahar aylarında görüldüğünü, ancak son yıllarda bu durumun sıklıkla tekrarlandığını ve neredeyse tüm Marmara Denizi'ni etkilediğini belirtti. Okyar, bu durumun zararlı alglerin çoğalması sonucu meydana geldiğini açıkladı.
EKOSİSTEM VE İNSAN SAĞLIĞI ÜZERİNDEKİ ETKİLER
Denizde meydana gelen bu değişimlerin yalnızca ekosistemi değil, insan sağlığını da olumsuz etkileyebileceğine dikkat çekildi. Bu nedenle, Marmara Denizi'nde aşırı alg görüldüğünde denize girmenin riskli olabileceği uyarısı yapıldı.
İLKBAHAR VE YAZ MEVSİMLERİNDE DENİZLERDEKİ CANLANMA
Prof. Dr. Okyar, sucul ekosistemlerde besin tuzu yoğunluğunun artmasıyla meydana gelen "uyanış" olayını açıkladı. Alglerin artan sıcaklık ve besin maddeleri nedeniyle hızla çoğalabildiğini belirten Okyar, "İlkbahar ve yaz aylarında doğadaki diğer canlılar gibi denizde de bir canlanma yaşanıyor. Bitkisel organizmalar bu dönemde hızla çoğalıyor" dedi.
DENİZİN RENK DEĞİŞİMİ VE ALG ÇOĞALMASI
Çevresel faktörlerin etkisiyle biyolojik canlıların aşırı çoğalabileceğini vurgulayan Okyar, fitoplankton türlerine bağlı olarak denizin turuncu, kahverengi, yeşil ve kırmızı renklere bürünebileceğini söyledi. Bu doğa olayının genellikle sahil sularında, iç denizlerde, körfezlerde, göllerde ve nehir ağızlarında yoğun olarak gözlendiğini belirten Okyar, "Önceden yılda bir iki kez görülen bu olay şimdi yıl içinde daha sık görülmeye başlandı. Son 10-15 yıldır ise bu olayları senede 5-6 defa görmeye başladık. Fakültemiz tarafından "R/V Yunus-S" araştırma gemisiyle Marmara Denizi'nde son seferimizde özellikle Gemlik Bölgesi'nde yoğun 'red-tide' olayıyla karşılaştık. Görsel olarak görünüm çok kötü. Denizin rengi kıpkırmızı ve yoğun organik madde olduğunu tespit ettik. Havalar birden bire çok ısındı, doğal olarak su sıcaklığının oldukça yüksek ve denizin oldukça durağan olduğunu görüyoruz. Ayrıca bu çalışma sonucunda şu an yüzeyde oksijen seviyesi 6-7 civarında ama 40-50 metreden sonra birin altındaki değerlere düşüyor ne yazık ki" dedi.
Okyar, uydu görüntüleri gibi teknolojik gelişmelerin zararlı alg çoğalmalarının daha iyi takip edilmesine ve izlenmesine olanak tanıdığını belirtti. Okyar, "Yeni teknolojik imkanlarla birlikte geleneksel yöntemlerle 'red-tide' olayının takip edilmesi, izlenmesi, enfekte kabuklu deniz hayvanlarının tüketilmesi ve enfekte sularda yüzmeye karşı uyarılar sağlayarak bu olayın toplum üzerindeki zararlı etkilerinin azaltılmasına yardımcı olur" dedi.