Mülakat sisteminin kaldırılmasını kim istemişti?

Cumhuriyet gazetesinin haberine göre, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başkanlığında geçtiğimiz haftalarda gerçekleşen MYK toplantılarından birinde AK Partinin kamuda mülakatların kaldırılmasına yönelik seçim öncesi vaadi gündeme gelmiş.

Toplantıda bir MYK üyesi, 31 Mart’taki yerel seçimlerde “AK Partinin neden başarılı olamadığı” değerlendirilirken söz alarak Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan’a şöyle demiş:

“Vatandaş eğer AK Partili bir yakını yoksa, işe giremeyeceğini söylüyor. Seçimlerden önce de bu yönde çokça eleştiri getirildi.”

MYK üyesinin bu sözleri üzerine Erdoğan “Mülakatların kaldırılacağını kim söyledi?” diye sormuş ve devamında da “Mülakat bugün de yarın da kalmalı. Mülakatların kaldırılmasına dün nasıl karşı çıktıysam yarın da karşı çıkacağım” diyerek kızmış ve ilgili MYK üyesine dönerek mülakat sisteminin önemini, gerekliliğini anlatmış “Mülakat olmazsa devlette başka kişiler yuvalanır. Devletin bekası için işe alımlarda dikkat edilmeli” demiş.

Erdoğan’ın “Mülakatların kaldırılacağını kim söyledi?” sorusuna kimsenin cevap vermediği sessiz kaldıkları ortaya çıkıyor.

Mülakatların kaldırılacağını kim söyledi sorusunun cevabı gayet basit ve netti oysa:

Bizzat Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kendisi.

Ve AK Parti, yani Merkez Yönetim Kurulu üyelerinin kendi partileri.

***

2023 genel seçimlerinde AK Partinin seçim vaadiydi, Kamuda işe alımlarda mülakatın kaldırılması AK Partinin 2023 genel seçimlerindeki seçim vaadiydi. 11 Nisan 2023 tarihinde Ankara Spor Salonu’nda düzenlediği AK Parti Seçim Beyannamesi ve Milletvekili Aday Tanıtım Toplantısında, kamuda işe girmek isteyen gençlerin sınavlardaki başarı sıralamalarına bakılacağını, mülakatın kaldırılacağını açıklamışlardı.

BM 78. Genel Kurulu genel görüşmelerine katılmak üzere gittiği ABD ziyareti sonunda New York’taki Türkevi’nde gazetecilerle gerçekleştirdiği söyleşide Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, o dönem Milli Eğitim Bakanının “öğretmen alımında yüzde 50 KPSS yüzde mülakat uygulayacağız” açıklaması üzerinden AK Partinin seçim beyannamesindeki “kamuda mülakat kalkacak” vaadi sorulmuş… Erdoğan’ın cevabı şöyle olmuştu:

Biz, mülakatları görevin gerektirdiği zorunluluklar dışında kaldırmayı vadettik. Görevin gerektirdiği hallerde ise hakkaniyetle hareket edilmesi temel yaklaşımımızdır. Mülakatlar çok sınırlı ve çok özel meslek gruplarında gerekli olabilir. Elbette mülakat komisyonlarının objektif kriterlerle oluşturulması konusu da çok mühim bir konu. Konuyu ilgili bakanlarımızla yakın görüşüyor, çalışıyoruz. Ben seçim vaatlerim içinde böyle bir söz verdiysem, bunu Milli Eğitim bakanımla, İçişleri Bakanımla görüşmek suretiyle, yeni bir yol haritasıyla ilerletiriz.” (21 Eylül 2023)

İsmini bilmediğim o MYK üyesine katılıyorum. AK Partinin seçim kaybetme nedenlerinden biri de gençlerin AK Partiden sırtlarını yaslayacakları biri yoksa, KADEM, TÜRGEV gibi bir derneğin, vakfın faal üyesi değillerse ne kadar başarılı olurlarsa olsunlar, KPSS sınavlarında yüzde yüz yapsalar bile kamuda işe girme imkanları asla yok.

Sorun mülakat sisteminin bizatihi kendisi değil, kamuda işe alımlardaki mülakat sınavlarının hakkaniyetli bir şekilde yapılmamasıdır. KPSS sınavlarında yüzde yüz başarı sağlamış gençleri AK Partili olmadığı için dışarıda bırakan bir eleğe dönüşmesidir.

Mülakat sistemi devleti partizanlaştıran sistemli bir mekanizmadır.

Cumhurbaşkanı Erdoğan önünde bir mülakat sistemi sorunu olduğunu, toplumda mülakat sistemine sert bir tepkinin olduğunu, mülakatların vatandaşlarda ciddi kayırmacılık yapıldığı algısına neden olduğunu biliyor. İlk kez gündemine de gelmedi.

Bunun seçimlerde ciddi bir sorun olacağını görmüş olmalı ki genel seçimlerde seçim beyannamesine yazdırmış olmalı.

Velhasıl kelam Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “mülakatların kaldırılacağını kim söyledi” sorusu yanıtsız bir soru değildi. En azından AK Partinin seçim beyannamesinde yazdığı hatırlatılabilirdi.

***

Bu arada bir parantez açalım.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na, seçim döneminde katıldığı bir televizyon programında 2019 seçimlerindeki bir vaadini unuttu diye defe koyan, dünyayı dar eden, iktidar medyasının cevval gazetecileri, iktidar trolleri bakın Erdoğan’da çok değil daha 10 ay önce verdiği “kamuda mülakat kaldırılacak” vaadini unuttu, gördünüz mü?

Görüyorsunuz, duyuyorsunuz ama siz de haklısınız (patlıcanın değil padişahın dalkavuğusunuz) değil mi sonuçta!

Parantezi kapatalım.

***

Erdoğan’ın 26 kişiden oluşan MYK Toplantısında “mülakatın kaldırılacağını kim söyledi?” sorusu bana Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun Politikada 45 Yıl kitabında anlattığı şu anekdotu hatırlattı:

“1923 seçimlerinden Mardin’den mebus çıkarak Ankara’ya gelişimde şöyle bir durumla karşılaşmıştım. Büyük Millet Meclisi henüz ikinci devre çalışmalarına başlamamış, hükümet ise, Başvekil Rauf Bey’in Hariciye Vekili, İsmet Paşayla arası açılarak başını alıp gidişinden beri, var mı, yok mu diye sorulacak bir hal almıştı. İsmet Paşa, henüz Lozan’dan dönmemiş bulunuyordu.

İşte, bundan dolayı, Mustafa Kemal’in, Ankara’ya varışımızın ertesi günü bizimle görüşüp konuşması bu hükümet meselesi üzerinde cereyan etmiş ve ilk sözü de, şimdi müze haline çevrilmiş eski Millet Meclisi’nin derme çatma istirahat salonunda “Kimi başvekil yapalım?” diye sormak olmuştu. Eski ve yeni mebuslardan on kişiydik. Bu beş on kişiden henüz sağ olanlardan Yusuf Kemal Tengirşek ile Falih Rıfkı’dan ve benden ibaret olduğunu sanıyorum ve pek iyi hatırlıyorum ki Mustafa Kemal Paşa’nın bu sorusuna Yusuf Kemal Bey şu cevabı vermişti:

  • Bunda düşünecek ne var efendim? İsmet Paşa Avrupa siyaset aleminde büyük bir muvaffakiyet kazanmış olarak dönmek üzeredir. Bugünkü Türkiye devletinin hukuki ve iktisadi mesnetlerini teşkil eden Lozan Sulh Müahedesi onun imzasını taşıyor. Başkanvekillik için ondan başka biri hatıra gelmez.

Biz de, can ve gönülden bu görüşe katıldığımızı belirtir birtakım mütalaalar ileri sürmüştük. Fakat Mustafa Kemal Paşa her birimizi ayrı ayrı dinledikten sonra:

  • Doğru söylüyorsunuz. Lakin, beni bu hususta tereddüde düşüren nokta İsmet Paşanın sıhhi arızasıdır deyince hepimiz şaşırıp kalmıştık. O bu hayretimizi şu açıklamayla gidermek lüzumunu görmüştü:

Bilirsiniz ki, İsmet Paşa biraz ağır işitir. Bu halinin meclis müzakerelerinde kendisi için bir takım mahzurlar tevlid etmesi ihtimali vardır.

Bunun üzerine, biz “Peki ama, aylarca devam eden Sulh Konferansı müzakerelerinde hiçbir mahzuru olmadı da neden meclis görüşmelerinde olacak” demek istedik ama içimizden söyledik.” (Politikada 45 Yıl, Sh 44,45,48)

Belki de MYK üyeleri de Erdoğan’ın sorusunu yanıtlamışlardır ama içlerinden, kendileri duyacak kadar…. Böyle içlerinden söylenmişlerdir sanırım.

YORUMLAR (55)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
55 Yorum