Öğretmen atamalarında geçerli olan KPSS şartının kaldırılıp yerine Akademiye Giriş Sınavı’nın uygulanacak olmasını değerlendiren Eğitim-Sen Genel Yükseköğretim ve Eğitim Sekreteri Evrim Gülez, ''MEB, Akademiye Giriş Sınavı ile alakalı kimi detayları açıklamış da olsa adaylar hala öğretmen atama sisteminde yapılan bu köklü değişikliği ve belirsizliği iliklerine kadar hissediyorlar. Bu sınav sisteminin üzerine bir de Milli Eğitim Akademileri gibi belirsizlik eklenmiş durumda" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından imzalanarak yürürlüğe giren yönetmeliğe göre 1 Eylül 2025’ten itibaren öğretmen atamalarında KPSS şartı kaldırıldı. Bu tarihe kadar mevcut yönetmelik geçerli olacak ancak bundan sonraki süreçte ise öğretmen adaylarına KPSS yerine Akademi Giriş Sınavı (AGS) uygulanacak.
Öğretmenlik Mesleği Kanunu uyarınca öğretmen adaylarının Milli Eğitim Akademisi hazırlık eğitimine kabulü; ilk kez Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi tarafından 13 Temmuz 2025'te düzenlenecek Milli Eğitim Bakanlığı Akademi Giriş Sınavı (MEB-AGS) sonuçları doğrultusunda yapılacak. Sınav, 2025 Akademi Giriş Sınavı (AGS) ve 20 25 Öğretmenlik Alan Bilgisi Testi (ÖABT) olmak üzere 2 oturumda düzenlenecek.
'ADAYLAR BELİRSİZLİĞİ İLİKLERİNE KADAR HİSSEDİYORLAR'
Biyoloji, coğrafya, fen bilimleri/fen ve teknoloji, fizik, ilköğretim matematik, kimya/kimya teknolojisi, matematik, okul öncesi, rehberlik, sınıf öğretmenliği, sosyal bilgiler, tarih, Türkçe, Türk dili ve edebiyatı, beden eğitimi, din kültürü ve ahlak bilgisi/imam hatip lisesi meslek derslerinin öğretmen adaylıkları için AGS puanının yüzde 50'si ile ÖABT puanının yüzde 50'si alınarak MEB-AGS puanı belirlenecek. Öğretmen adaylarına, MEB-AGS kapsamındaki AGS'de 80 soru sorulacak. Öğretmenlik Alan Bilgisi Testi (ÖABT) oturumu ise adayların alan bilgisine yönelik olmak üzere 50 sorudan oluşacak.
Ancak yeni sistemde derslerin her birinden kaç soru sorulacağının açıklanmaması yanı sıra konu dağılımının belli olmaması öğretmen adaylarında endişeleri beraberinde getiriyor. Yeni sınav sistemini değerlendiren Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası’nın Genel Yükseköğretim ve Eğitim Sekreteri Evrim Gülez, “Öğretmenlik Meslek Kanunu içerisinde yer alan Milli Eğitim Akademisi’nin belirsizliklerini koruduğunu söyledi. Gülez, ''MEB, Akademiye Giriş Sınavı ile alakalı kimi detayları açıklamış da olsa adaylar hala öğretmen atama sisteminde yapılan bu köklü değişikliği ve belirsizliği iliklerine kadar hissediyorlar'' dedi.
'EN BÜYÜK BELİRSİZLİKLERDEN BİRİ AKADEMİNİN NİTELİĞİNİN NE OLACAĞI?'
“En büyük sorun neden öğretmen yetiştirme ve atama sisteminde böyle bir değişikliğe gidildiği” diyen Gülez, hali hazırda eğitim fakültelerinden mezun 1,5 milyon ataması yapılmayan öğretmen adayının bulunduğunu hatırlattı. Gülez, ''Onların emeğini, yıllardır aldıkları eğitimi bir kenara bırakıp öğretmen atama sistemini Milli Eğitim Akademileri’ne devreden bir değişiklikle karşı karşıyayız. MEB ve siyasal iktidar, uzun bir süredir KPSS puanının ‘yeterli olmadığını’ düşünerek bir de mülakat sistemi getirmişti. Adaylar KPSS’den ne kadar yüksek puan alırlarsa alsınlar, kendi yandaşını atama üzerine kurulu mülakat sistemine takılarak bir türlü atanamıyorlardı. Bu sınav sisteminin üzerine bir de Milli Eğitim Akademileri gibi belirsizlik eklenmiş durumda. En büyük belirsizliklerden birisi bu akademinin nerelerde kurulacağı, kimlerin görev alacağı, içeriği ve niteliğinin ne olacağı'' diye konuştu.
'BU SINAV NASIL OLACAK, KİMLER SEÇİLECEK BELLİ DEĞİL'
Değişen sınav sistemleri karşısında öğretmen adaylarının çok ciddi bir psikolojik baskıyla karşı karşıya kaldığını sözlerine ekleyen Gülez, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ülkemizde sınav sistemlerine karşı bir güvensizlik varken, şaibeler ortada dururken yeni bir sınavın öğretmen adaylarının hayatına girmiş olması... Çünkü bu sınav nasıl olacak, bu sınavdan kimler seçilecek, sınav sistemine güvenebilecekler mi belli değil. Hali hazırda KPSS’ye çalışan, kurslara giden adaylar tamamıyla yeni bir sınav sistemiyle karşı karşıyalar. Ülkemizdeki 1,5 milyonu aşkın öğretmen adayı atama beklerken, onların üzerine bir de Akademi Giriş Sınavı ile birlikte hem eğitim fakülteleri mezunlarını hem de herhangi bir fakülte mezununu eğitime alarak, öğretmen atamaya dönük bir yeni bir sistem var.”
'MİLLİ EĞİTİM AKADEMİSİ SİSTEMİNDEN VAZGEÇMELİ'
Eğitim fakültelerine öğrenci alımının durdurulması ve atama bekleyen öğretmen adaylarının kademeli olarak atamalarının yapılması gerektiğini söyleyen Gülez, “Bu sorunu katmerleştiren yeni bir sisteme geçmiş durumdalar” dedi. Türkiye’deki öğretmen açığının kadrolu istihdamla kapatılması gerektiğini ve 1980 sonrasında YÖK’e verilmiş olan eğitim fakülteleri aracılığıyla öğretmen yetiştirme sistemine tekrar dönülmesi gerektiği çağrısında bulunan Gülez, “Milli Eğitim Akademisi sisteminden vazgeçmeli ve öğretmenler eğitim fakültelerinden mezun olarak atanmalılar'' ifadelerini kullandı.