Kafkas Sivil Toplum Kuruluşları Koordinasyonu, Kırım ve Kafkas halklarının matem gününde yapılması planlanan Kızıl Ordu Korosu etkinliklerine dair açıklamada bulunarak tepki gösterdi.
Kırım ve Çerkes sürgünlerinin yıldönümü olan 18 Mayıs ve 21 Mayıs tarihlerinde Kızıl Ordu’nun, Bursa ile Antalya’da konser verecek olması büyük tepkiyle karşılandı.
Birçok sivil toplum örgütü etkinliklerin iptal edilmesi çağrısında bulundu.
'TESADÜFLE AÇIKLANAMAYACAK KADAR MANİDAR'
Etkinliklere dair açıklamada bulunan İstanbul Kafkas Sivil Toplum Kuruluşları Koordinasyonu, "Hem Kırım Tatarlarına hem de Kuzey Kafkas halklarına yaşatılan tarihi felaketlerin yıl dönümlerinde gerçekleştirilecek ve tesadüfle açıklanamayacak kadar manidar olan bu konser organizasyonunun halklarımıza karşı büyük bir saygısızlık ve aşağılama girişimi olduğunu düşünüyor; Devlet yetkililerimizden bu tarihi saygısızlığa engel olmasını bekliyoruz" ifadeleriyle çağrıda bulundu.
Kızıl Ordu Korosu konserine tepki yağıyor! 'Her nota hayatını kaybedenlerin kemiklerini sızlatacak'
'KARABASAN GİBİ ÇÖKMÜŞTÜ'
Koordinasyondan yapılan açıklamanın metni şöyle:
“Kızılordu”, Kuzey Kafkasyalıların kolektif hafızasında, selefi “Çarlık Ordusu” ve halefi “RF Ordusu” gibi sadece kan, gözyaşı ve katliam ile hatırlanmaktadır.
Rus İmparatorluğu’nun, Kuzey Kafkasya’yı üç yüz yıllık bir süreç içinde soykırım şartları altında adım adım işgal ve kolonize ederken kullandığı en önemli aparat olan “Çarlık Ordusu”, 1860’lı yıllarda gerçekleşen “Çerkes Sürgünü”nün de ana uygulayıcısıdır.
21 Mayıs 1864 tarihi itibariyle yok edildiği düşünülen işgale direniş mücadelesinin 1917 şartlarında yeniden küllerinden doğması ve 11 Mayıs 1918’de Kuzey Kafkasya Cumhuriyeti’nin kurulması, Rus İmparatorluğu’nun yerini almaya çalışan Bolşevik Rusya’nın da emperyalist insiyaklarını harekete geçirmişti. Bolşevik Rusya, eski imparatorluk topraklarını yeniden denetime almak için 1918 yılı başında “Çarlık Ordusu”nun yerine “Kızılordu”yu kurmuş, selefinin ayak izlerini takip eden bu ordu da Kuzey Kafkasya’nın başına karabasan gibi çökmüştü.
Kuzey Kafkasya halklarının özgür ortak iradesiyle kurulan Kuzey Kafkasya Cumhuriyeti’ni yıkmak için üç yıl boyunca yüzlerce katliam gerçekleştiren ve sonunda genç cumhuriyetin yıkılmasına sebep olan “Kızılordu”, Bolşevik rejiminin kök salabilmesi ve sürdürülebilmesi için kullanılan en vahşi aparat olmuştu.
“Kızılordu”nun günah galerisinin bilinen en kanlı sayfaları ise 1936-1944 yılları arasında yazılmıştır.
1936-1938 yılları arasında literatüre “Büyük Temizlik (Kızıl Terör)” olarak geçen siyasi baskı, sürgün ve infazlarda Kafkasya'nın neredeyse tüm aydınları ile önde gelen isimlerinin yok edilmesi, 1943-1944 yılları arasında da Kırım Tatarlarının, Çeçen-İnguşların ve Karaçay-Malkarların -sonuçları itibarıyla soykırıma dönüşen uygulamalarla- bir kez daha toptan sürgüne tabi tutulmaları, “Kızılordu” tarafından gerçekleştirilen zulümlerin en bariz örnekleridir.
Kısacası “Kızılordu” Kuzey Kafkas halklarının kolektif hafızasında zulümle, katliamla ve soykırımla eşdeğer anılmaktadır!
1994-2000 yılları arasında 250 bin Çeçen soydaşımızın katili olan “RF Ordusu”nu, kültür/sanat enstrümanları kullanarak sempatik göstermek ve yaptığı katliamları perdelemek için tasarlanmış bir propaganda vitrini olan “Rus Kızılordu Korosu”nun Türkiye Turnesi toplumumuzda bir infiale sebep olmuştur. Konser tarihlerinden birinin Çerkes Soykırım ve Sürgünü’nün yıl dönümü olan 21 Mayıs günü yapılacak olması ise başlı başına bir rezalettir.
21 Mayıs bizler için sıradan bir gün değildir!..
Ruslar için üç yüz yıllık sözde “Kafkas Savaşı”nın sona erdirilişini ve "Zafer Günü"nü temsil ederken, bizim için, özellikle Çerkes halkını yok olmanın eşiğine getiren ve kolektif hafızamıza “Kara Gün” olarak kazınarak daima lanetle hatırlanan sürgün felaketinin sembol tarihidir.
Üç yüz yıl süren Rus-Kafkas Savaşları sırasında bütün Kuzey Kafkas halkları sistematik şekilde soykırıma maruz kalmış, soykırımın devamı niteliğindeki uygulamalarla yaklaşık 1.5 milyon Kuzey Kafkasyalı yurtlarından sürgün edilmiş, 500 bin civarı insanımız sürgün yollarında hayatını kaybetmişti.
Hem Kırım Tatarlarına hem de Kuzey Kafkas halklarına yaşatılan tarihi felaketlerin yıl dönümlerinde gerçekleştirilecek ve tesadüfle açıklanamayacak kadar manidar olan bu konser organizasyonunun halklarımıza karşı büyük bir saygısızlık ve aşağılama girişimi olduğunu düşünüyor;
Devlet yetkililerimizden bu tarihi saygısızlığa engel olmasını bekliyoruz.
İstanbul Kafkas Sivil Toplum Kuruluşları Koordinasyonu
Çerkes Dernekleri Federasyonu
Alan Vakfı
Kafkas Vakfı
Şamil Vakfı
Adige Kafkas Derneği
Adige Khase Çerkes Derneği
Birleşik Kafkasya Derneği
Boğaziçi Çerkes Derneği
Büyükçekmece Kuzey Kafkas Kültür Derneği
Çerkes Kadınları Teavün Cemiyeti Derneği
Çeçen Kafkas Muhacirleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği
Çeçen İçkerya Derneği
İstanbul Çerkes Derneği
İstanbul Kafkas Kültür Derneği
İverönü Kuzey Kafkas Çerkes Derneği
Maltepe Çerkes Derneği
Marmara Çerkes Derneği
Nart Spor Kulübü
Uzunyayla Kuzey Kafkas Kültür ve Yardımlaşma Derneği
