Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sayıştay’ın 162. kuruluş yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen programda İBB Başkanı İmamoğlu'nun 2027 Avrupa Oyunları'nın protokolünü imzalamak için gazetecilerle yaptığı Roma seyahatine tepki gösterdi. Erdoğan, "Milletin cebinden basın mensuplarına özel uçakla Roma turu yaptırmanın hiçbir haklı gerekçesi olamaz" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sayıştay’ın 162. kuruluş yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen programda açıklamalarda bulundu. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun 2027 Avrupa Oyunları'nın protokolünü imzalamak için gazetecilerle yaptığı Roma seyahatine isim vermeden tepki gösteren Erdoğan, "Milletin cebinden basın mensuplarına özel uçakla Roma turu yaptırmanın hiçbir haklı gerekçesi olamaz" diye konuştu.
İmamoğlu'ndan Roma gezisini eleştiren Erdoğan'a tek cümlelik yanıt: Ekonomiyle uğraşsın
İmamoğlu'ndan Erdoğan'a 'Roma' yanıtı: İlk kez organizasyon yaptık, yadırganacak bir tarafı yok
Erdoğan'ın açıklamaları şu şekilde:
TBMM'nin saygı değer başkanı, Sayıştay'ımızın değerli başkanı ve mensupları sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum. 162. kuruluş yıl dönümünde Sayıştay'ımızın siz güzide mensupları ile olmaktan memnuniyet duyuyorum.
Kuruluş yıl dönümü programlarımızda Türkiye'nin ne kadar köklü devlet geleneğine sahip olduğunu hatırlıyoruz. Kurumumuz çatısı altında görev yapmış, Türkiye için fedakarca çalışmış herkesi şükranla yad ediyorum. Mesuliyeti büyük olduğu kadar devletimiz için kritik vazifeyi yerine getiren kardeşlerimi gönülden tebrik ediyorum.
Yasal ve anayasal güvenceye sahip olmak gevşeme nedeni değil daha fazla hassasiyet gerektirir. Ülkeye hizmet yolunda rehavete yer yoktur. Görevini yapmamanın hiçbir bahanesi olamaz. devlet işleri samimiyet ve özveri ile icra edilmelidir. Devlet erklerimizin tamamı millete efendilik için değil hizmetkarlık yapmak için vardır. Milletin takdiri ile geldiğimiz görevlerde bu anlayışla hareket ettik. Amacımız milletimizin eşit şekilde kamu hizmetlerinden yararlanması oldu. Kamu hizmetlerinin kalitesini yükselttik. Hantal devlet yapısından çevik devlete geçilmesi için gayret gösterdik. Bürokratik vesayeti de ülkemiz için tehdit kaynağı gördük. Vatandaşa tepeden bakanlara, insanımıza hizmet yerine eziyet edenlere hukukun gereğini yapmaktan asla çekinmedik. Bugün de yüksek sorumluluk bilinci ile hareket ediyoruz. Son günlerde vatandaşın şikayetlerinin çoğaldığını görüyoruz. Bazı sorunlarla karşılaşılması gayet tabidir. Ama bunlar işi ertelemenin mazereti olamaz. Halktan, sorunlardan kopuk eski alışkanlıkların tekrar baş göstermesine izin veremeyiz. Bu tür yollara tenezzül edenlerin gözünün yaşına bakmayız. Bu anlayış ile kendimizi sürekli hesaba çekiyor, sıkıntı varsa ortadan kaldırmak için çalışıyoruz. Sorunları çözmek, daha kaliteli kamu hizmeti için kurumların karar verme mekanizmaları pek çok alanda atılabilecek adımların hazırlığı içindeyiz.
ESKİ SİSTEMİ KONUŞMANIN HAYRI YOK
Cumhuriyetimizin ikinci asrına yelken açtık. Türkiye Yüzyılı parlak bir gelecek inşasını hedefliyor. Bu vizyon güçlü ve hesap verebilir siyasal sistem, güçlü ekonomik yapı anlamına geliyor. Çeşitli anayasa değişiklikleri ile kritik adımlar attık. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi millet ile devlet arasındaki bağı tahkim etti. Siyasi belirsizlik ortadan kalktı. Yönetimde güven tesis edildi. Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turunda millet kararını verdi. Türkiye'ye vakit kaybettirecek tartışmalarını koalisyon görüşmelerinin hiçbirini yaşamadı. Yıllarca belirsizlik nedeniyle ekonomide, güvenlikte bedel ödeyen ülkemiz bu açıdan bunun tarihi kazanım olduğunu gördü. Elbette sistemin işleyişinde pürüzler olabilir. Bunları gidermek siyaset kurumu uhdesindedir. Sistemi iyileştirecek her türlü adımı atmaya hazır olduğumuzu söyledik. Eski sisteme dönüş polemiğinin millete hayrı dokunmayacak. Yeni anayasa meselesi gelecek vizyonumuzun parçasıdır. Yeni sivil anayasa kilometre taşıdır. Türkiye'yi 82 anayasasından kurtarmak bizim için milli bir görevdir. Demokratik devlet yasasını ele alan siviller eliyle hazırlamak borcumuzdur.
MİLLETİN CEBİNDEN BASIN MENSUPLARINA ROMA TURU YAPTIRMANIN HİÇBİR HAKLI GEREKÇESİ OLAMAZ
Halka hizmet yolunda yönetim anlayışımız kadar denetim anlayışımızı da geliştirmeliyiz. Devlet geleneğimizde de teftiş her zaman önemsenmiştir. Sayıştay çok önemli roller üstleniyor. Kamuda tasarrufun ön plana çıktığı günlerde Sayıştay'ın denetimleri daha da önem kazanmıştır. Hiçbir kurum savurganlık içinde olamaz. Milletin oluşturduğu kıt kaynakların birilerinin reklam bütçesine dönüşmesini hoş karşılayamayız. Eş dost atamaları ile belediye kaynaklarının kişisel kullanıldığını görüyoruz. Milletin cebinden basın mensuplarına Roma turu yaptırmanın hiçbir haklı gerekçesi olamaz. Bu konuda atanmış veya seçilmiş fark etmeksizin tüm makam sahipleri daha hassas davranmalı kamu malına özen göstermelidir.
Tasarruf paketini milletimiz ile paylaşmıştık. Türkiye başkaları gibi sınırsız petrolü ,altını doğal gazı olan ülke değildir. Biz çalışarak ayakta kalan ülkeyiz. Sayıştay'ın konumunu daha da güçlendirdik. Kamu kaynağı kullanan her kurumu Sayıştay denetimi kapsamına aldık. Yüksek denetimin tüm unsurları ve metotlarına sahip oldu. Sayıştay'ı hak ettiği konuma biz getirdik.