İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun son açıklamalarını değerlendiren Ahmet Şık "Nasıl ki Peker 'kaybederken kaybettirecekse' Soylu da aynısını yapmaktan çekinmeyeceğini söylemiş oldu." dedi
Türkiye İşçi Partisi Milletvekili ve gazeteci Ahmet Şık, sosyal medya hesabından İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun TRT Haber yayınında yaptığı açıklamaları değerlendirdi. Şık, Soylu'nun karşısında oturan gazetecileri eleştirdi ve 'Hakkında bir dolu iddia olan bakan televizyon programına çıkıyor ama karşısında gazeteci yok. Kendi soruyor kendi yanıtlıyor. Yalnız hakkını yemeyelim Soylu, 'Babamın kimleri tokatladığını bilirim' dedi. Soylu’nun kastettiği kişi o dönem İstanbul Emniyet’te şube müdürü olan Mehmet Ağar’dı.' dedi.
Ahmet Şık yaptığı paylaşımda ayrıca 'Soylu'nun 1987 tarihli 1. MİT raporuna atıf yapması da Mehmet Ağar'a bir mesajdı. Mehmet Eymür tarafından yazılan raporda Ünal Erkan İle Mehmet Ağar üzerinden polis teşkilatının mafya ile kirli ilişkileri anlatılıyordu.
Kendini aklama programının sonunda Soylu, "Azdan az çoktan çok gider" diyerek mesajlarının ve hatta tehditlerinin adresinin Erdoğan olduğunu da söylemiş oldu. Nasıl ki Peker "kaybederken kaybettirecekse" Soylu da aynısını yapmaktan çekinmeyeceğini söylemiş oldu.
— ahmet şık (@sahmetsahmet) May 19, 2021
Soylu'nun Antalya'da öldürülen Azeri mafya lideri Nadir Salifov'la ilgili 'Ülkesine derdest ettik. Sonra başka bir ülkeden pasaport aldı, Kıbrıs'a gitti, Türkiye'ye geldi' dedi. Bu, Salifov'un Ağar tarafından Türkiye'ye sokulduğunu öne süren Peker'i de teyit anlamına geliyor.
Programda hakkındaki suçlamalara net yanıt vermeyip spekülatif iddialar öne süren, her fırsatta Erdoğan'a bağlılık bildiren Soylu'nun en çarpıcı cümlesi sonda geldi. Erdoğan'ın sıklıkla kullandığı 'Azdan az çoktan çok gider' sözünü bizzat sahibine tehdit olarak okumak mümkün.
Bombalı saldırılar, çeteler vurgusuyla Efkan Ala döneminin "başarısızlıkları", Peker soruşturmasını bekletenlerin İstanbul polisindeki Berat Albayrak/Pelikan kadrolaşması olduğu iddialarının yanısıra Soylu, Peker'in bir siyasetçiye 10 bin dolar gönderdiğini de söyledi.
— ahmet şık (@sahmetsahmet) May 19, 2021
Soylu, '5 yıl önce çocuklarınızı AVM'ye gönderebiliyor muydunuz? Türkiye'de her gün bir patlama vardı', '15 Temmuz'dan sonra çeteleri çökerttik' diyerek, kendinden önceki İçişleri Bakanı Efkan Ala'ya da aba altından sopa gösterdi denilebilir.
Sedat Peker'le ilgili soruşturmanın kendinden habersiz bekletildiğini ancak talimatıyla başlatıldığını söyleyen Soylu, dönemin İstanbul Emniyet Müdürü olan ve Berat Albayrak'a yakınlığıyla bilinen Mustafa Çalışkan’ı da suçlayarak Pelikan ekibini de işin içine çekmiş oldu.
Soylu, Peker’e tahsis edilen korumaların kendi döneminden önce olduğunu idda etse de İstanbul Valiliği İl Koruma Komisyonu Karar Tebliği’nde Peker’in korumasının görevine devam etmesi kararının alındığı tarih 22 Şubat 2018.
Soylu, Peker’e tahsis edilen korumaların kendi döneminden önce olduğunu idda etse de İstanbul Valiliği İl Koruma Komisyonu Karar Tebliği’nde Peker’in korumasının görevine devam etmesi kararının alındığı tarih 22 Şubat 2018. https://t.co/HFVM6gLyJh pic.twitter.com/Lk9mgpF2sQ
— ahmet şık (@sahmetsahmet) May 19, 2021
Bombalı saldırılar, çeteler vurgusuyla Efkan Ala döneminin 'başarısızlıkları', Peker soruşturmasını bekletenlerin İstanbul polisindeki Berat Albayrak/Pelikan kadrolaşması olduğu iddialarının yanısıra Soylu, Peker'in bir siyasetçiye 10 bin dolar gönderdiğini de söyledi.
Kendini aklama programının sonunda Soylu, 'Azdan az çoktan çok gider' diyerek mesajlarının ve hatta tehditlerinin adresinin Erdoğan olduğunu da söylemiş oldu. Nasıl ki Peker 'kaybederken kaybettirecekse' Soylu da aynısını yapmaktan çekinmeyeceğini söylemiş oldu."
SÜLEYMAN SOYLU: KİMSENİN KARISINA BİR ŞEY YAPILMADI
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, TRT Haber'de gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Sedat Peker operasyonlarıyla ilgili konuşan Bakan Soylu, Peker'e çok sert çıktı.
Sedat Peker'in evine yapılan operasyonla ilgili "Kadın polis yoktu, eşimin çamaşırlarını erkek polise arattınız" iddiasına yanıt veren Bakan Soylu, "Kimle ilgili ne varsa. Ben kendimden sorumluyum. Ama yargı ve savcı bunu nereye götürecekse götürsün. Ben anlatacağım, bildiklerim var burada söylemiyorum. Bunun hesabı sorulacak. Öyle kalamaz. Biz tecavüzcü değiliz, uyuşturucu satıcı değiliz. Kimsenin karısına bir şey yapılmadı. Türk polisi ne yapacağını iyi bilir. Karısının iç çamaşırına sığınan acizler. Bu kurguyu ilmek ilmek boğazlarından getirmezsek" dedi.
"YILLARCA KOLLANMIŞLARA MÜSAADE ETMEYECEĞİZ"
Bakan Soylu, "Ben akıllı bir adamım. Birinci ve ikinci videoyu izledim. Hedefin Türk devleti olduğu konusunda, siz de izlerseniz ne olduğunu görürsünüz. Benim şuramda ödleklik yok. Türkiye'nin üzerinden yıllarca birilerinin himayesinde, psikolojik harp yürütenler, gayri nizami harp yürütenlerin himayesinde yıllarca kollanmışlara müsaade etmeyeceğiz. Süleyman gider, Ahmet gelir müsaade etmez. Anadolu'nun sahibi Allah'tır" diye konuştu.