Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Dünya İnsani Zirvesi'nde açıklamalarda bulundu. Erdoğan, konuşmasında dünyaya 4 maddelik insani mesaj verdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Dünya İnsani Zirvesi'nin açılışında açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları şöyle:
"Dünya İnsani Zirvesi'ne evsahipliği yapmaktan büyük bir memnuniyet duyduğumu ifade etmek istiyorum. Zirvenin tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Hazırlanan şu senaryoyu takdir ediyorum.
140'I AŞKIN ÜLKEDE...
Savaşlar, doğal afetler, salgın hastalıklar ve iklim değişikliğinin yol açtığı krizler, tüm insanlığın huzurunu, refehını ve ortak geleceğini tehdit ediyor. Hepimizde acının rengi, ırkı, dili olmadığını çok iyi biliyoruz. Türkiye, 140'ı aşkın ülkede insani ve kalkınma faaliyetleri yürütüyor, binlerce projeyi hayata geçiriyor. Ayrıca 3 milyon Suriyeli ve Iraklı mülteciyi ülkemizde misafir ediyoruz. Bu iltica, sığınma süreci devam etse dahi, varil bombalarından kaçan, kim olursa olsun kapımızı hiçbir zaman insanlara, insanlığa kapatmayacağız.
MEVCUT SİSTEM YETERSİZ KALIYOR
İnsani yardımlarımızın 2014 toplamı 6,4 milyar dolar olarak kesinleşti. Bu rakam her geçen yıl artıyor. Küresel insani yardım sisteminin tüm yönlerini görme imkanı bulduk. Mevcut sistem, insanlığın acil sorunları karşısında yetersiz kalıyor. Sistemin yükünü belli ülkeler omuzluyor. Artık bu konuda herkes elini taşın altına koymalıdır.
Küresel yardım sistemini yeniden ele almamız gerekiyor. Bizler, liderler olarak ancak ortak ilkeler ve amaçlar doğrultusunda çalışırsak başarılı olabiliriz. Burada sıralanan sorumluluk alanları son derece önemlidir. Her şeyden önce mevcut çatışmaların sona erdirilmesini, yenilerin önlenmesini sağlanmalıyız. Türkiye olarak arabulucuk çalışmalarını sürdürüyoruz, sürdüreceğiz. Suriye'de olduğu gibi hukuk ihlallerinin engellenmesi için daha fazla gayret göstermeliyiz.
Küresel yardım sistemini yeniden ele almamız gerekiyor. Bizler, liderler olarak ancak ortak ilkeler ve amaçlar doğrultusunda çalışırsak başarılı olabiliriz. Burada sıralanan sorumluluk alanları son derece önemlidir. Her şeyden önce mevcut çatışmaların sona erdirilmesini, yenilerin önlenmesini sağlanmalıyız. Türkiye olarak arabulucuk çalışmalarını sürdürüyoruz, sürdüreceğiz. Suriye'de olduğu gibi hukuk ihlallerinin engellenmesi için daha fazla gayret göstermeliyiz. İnsanlığa karşı işlenen suçlar cezasız kalmamalı. Yerlerinden edilen kadınlara, çocuklara, engellilere ve diğer tüm mazlumlara daha fazla yardımcı olacağız. Yardımlara bağımlılığın azaltılması için her milletin kendi ayakları üzerinde durabilecek ezber bozan çalışma tarzına ihtiyaç var. Türkiye kalkınma odaklı insani yardım politikasıyla farklı bir model sunmaya çalışıyor.
İhtiyaçlar her geçen gün artarken, kaynaklar artmıyor. Ülkemize sığınanlara yapılan yardım 10 milyar doları aşarken, dünyanın yaptığı yardım 450 milyon dolarda kaldı. Sorumluluklarımızı bir an olsun aklımızdan çıkarmamalıyız. Dünyanın dört bir yanından bu tarihi zirveye gelen misafirlerimize hoşgeldiniz diyorum.