Son dakika haberi... MESS Teknoloji Merkezi'nde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhalefete yüklendi, 'Ülkemiz, milletimiz ve demokrasi için attığımız her adımı yargı yoluyla engellemek isteyen çapsız muhalefet ile mücadele ettik. Milletin emanetini, ülkenin sırtına kene gibi yapışmış azgın azınlığın ihtiraslarına kurban etmedik' dedi. Erdoğan, takım tezgahlarından lazer diyotlarına, eklemeli imalat makinelerinden servo motorlara varıncaya kadar yüksek katma değerli ürünlerin 10 proje sayesinde yerli ve milli imkanlarla üretileceğini söyledi: Böylece yılda yaklaşık 30 milyar dolar cari açık verdiğimiz bir ürün grubunu yerlileştirmiş olacağız.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, MESS Teknoloji Merkezi'nde düzenlenen Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi: MESS Teknoloji Merkezi ve 40 Fabrika Açılış Töreni'nde konuştu.
"Tarihi bir adım atıyoruz. Bu program kapsamında, ülkemiz için kritik öneme sahip ürünleri tespit ettik. Ayrıca robotik, ileri malzemeler, çip teknolojisi, elektrikli ve insansız ulaşım sistemleri gibi konularda iddiaları ortaya koyduk. Programımızın ilk çağrısını, sanayi için stratejik öneme sahip makine sektörüne yapmıştık. Sektöre seviye atlatacak 10 projenin desteğini tamamladık. Projelerin AR-GE'sini TÜBİTAK, yatırım harcamalarını KOSGEB finanse ederken, bakanlığımız da devlet desteklerini verecek" diyen Erdoğan, 10 projenin detaylarını şu sözlerle anlattı:
"10 projenin detaylarına da kısaca değinmek istiyorum. Atlas firmamız, bina ısıtmasında kullanılan motor, sürücü kartını ilk defa üretecek. Dirinler firmamız, rüzgar tirbün malzemelerini üretecek ve 5 yılda 329 milyonluk katma değer oluşturacak. Durmazlar makina, ultra hızlı lazerler ve eklemeli imalat makinalarında kullanılan tek kullanımlı lazerleri üretecek. Dualus firması, savunma sanayiinde kullanılan bilya üretecek. Bu bilyalar güdümlü mühimmatların olmazsa olmazlarıdır.
Hamle programını ulaşım araçlarını, kimya, eczacılık, elektronik gibi diğer sektörlerde gerçekleştireceğiz. Böylece yılda yaklaşık 30 milyar dolar cari açık verdiğimiz bir ürün grubunu yerlileştirmiş olacağız."
Erdoğan'ın açıklamaları şöyle:
"200 milyon liralık bir yatırımla hayata geçen ve yılda 40 bin kişiye 400 bin saat ücretsiz eğitim verebileceğimiz bu merkezle inşallah rekabetçi teknoloji alanında yeni bir çığır açacağız. Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası üyesi 241 şirketin de aktif destek verdiği merkezin önemli bir ihtiyacı gidereceğine inanıyorum. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın, Sayın Bakan ve ekibini, Türkiye Metal Sanayicileri Sendikamızın yeni yönetimini ortaya koydukları bu vizyon için özellikle tebrik ediyorum. Türkiye'nin potansiyeline inanan, ülkemizin aydınlık geleceğine yatırım yapan tüm müteşebbislerimize şahsım ve milletim adına şükranlarımızı sunuyorum. Türk sanayicisi ekonomimizin tökezlemesi için ellerini ovuşturanlara inat üretmeye, katma değer sağlamaya, insanımız için istihdam oluşturmaya devam ediyor.
"SALGINA RAĞMEN YATIRIMLARA ARA VERMEDİK"
Kovid-19 salgınında birçok ülke ekonomik bakımdan durgunluk aşarken Türk ekonomisi toparlanma süreceni başarıyla yürütüyor. Salgın şartlarına rağmen ne özel sektörümüz ne de kamu kuruluşlarımız yatırımlarına ara verdi. Normalleşme takvimiyle beraber bir taraftan kayıpları telafi ederken diğer taraftan mevcut yatırımlarımıza yenilerini ekliyoruz. Firmalarımız salgın döneminde kaliteli ürünleriyle rekabetçi fiyatlarıyla hepsinden önemlisi güvenilirlikleriyle öne çıktı. Her ne kadar salgın hepimiz için beraberinde bazı zorlukları getirse de iş dünyamızın önünde yeni fırsat kapılarının açılmasına da vesile oldu. Uluslarası şirketler Asya merkezli üretim ağına alternatif oluşturmak için yeni arayışlara yöneldiler. Sanayisi, üretim kapasitesi, rekabetçi fiyatları, nitelikli iş gücü, coğrafi konumu, güçlü sağlık ve ulaşım altyapısıyla Türkiye bu arayışların en gözde ülkelerinin başında geliyor.
İnşallah dünya genelinde salgının etkileri azalıp, taşlar yerli yerine oturdukça Türkiye'nin yakaladığı ivmenin hızı daha da artacaktır. Ülkemiz sadece sağlık turizmi ve hizmetlerinde değil, ihracattan üretime tarımdan sanayiye kadar her alanda Kovid-19 sürecinden güçlenerek çıkacaktır. Birileri istemese de biz 3 kıtanın merkezi Türkiye'yi küresel bir üretim ve teknoloji üssü haline dönüştürmekte kararlıyız. Bunun altyapısını son 18 senede attığımız adımlarla zaten oluşturduk.
"AR-GE HARCAMALARIMIZ İLK KEZ YÜZDE 1'İN ÜZERİNE ÇIKTI"
Müteşebbislerimizi bürokrasinin ataletine bırakmadığımız gibi faiz lobisinin acımasızlığına da hiçbir zaman terk etmedik. Esnafımızı, sanayimizi, çiftçimizi, işçimizi yüksek faiz yükünün altında asla ezdirmedik. Güncel ihtiyaçlara göre belirlenmiş, iyi çalışılmış, özgün ve öncü bir teşvik sistemiyle daima üreticimizin yanında olduk. Kısa süre önce teşvik sistemimizde yapısal bir reforma imza atarak, ilçe bazlı bir teşvik sistemini hayata geçirdik. Ar-Ge harcamalarının milli gelirimizdeki payı, tarihimizde ilk defa yüzde 1'in üzerine çıktı. Yine bu dönemde sanayiye kaydolmuş firma sayımız 8 bin 779'dan 150 bine yükseldi. Organize sanayi bölgesi sayısını 193'ten 321'e çıkararak, ülkemizin üretim kapasitesini sağlamlaştırdık. Bugün itibarıyla organize sanayi bölgesi olmayan hiçbir ilimiz kalmadı.
85 teknoparkımız, 1607 Ar-Ge ve tasarım merkezimizle yeni teknolojileri geliştiren ülke idealimize bir adım daha yaklaştık. Teknoparklarımızda üretilen teknoloji ürünlerinin ihracatı 4,8 milyara dolara yükseldi. 2002'de sanayi üretiminin ekonomik karşılığı 72 milyar lirayken, 2009'da sanayiden elde ettiğimiz gelir 954 milyar liraya ulaştı. Keza 2002 yılında imalat sanayimizin ihracatı 33 milyar dolarken, 2009'da bu rakam 172 milyar doları buldu.
"SADECE İKİ HAFTADA BAŞARDIK"
Özellikle düşük teknolojili ürün ihracatına dayalı yapıdan orta-yüksek teknolojili bir üretim yapısına geçtik. Orta-yüksek teknolojili ürünlerin imalat sanayi ihracatı içerisindeki payı 2002 yılında yüzde 24 iken 2019 yılında yüzde 36 seviyesine yükseldi. Düşük teknoloji grubu ürünleri payı ise yüzde 47 seviyelerinden yüzde 33'e geriledi. Bunun bir neticesi olarak milyar doların üzerinde değere ulaşan dijital oyun şirketlerimiz küresel ölçekte ses getirmeye başladı. Eğer salgın döneminde hiçbir konuda arz sıkıntısı çekmediysek, işte bu güçlü üretim altyapısı sayesindedir. Kamu güvenliğinde bir zafiyet yaşanmadığı gibi tedarik zincirinde de herhangi bir kesinti olmamıştır. Dünyanın en zengin ülkelerinde bırakın sıradan vatandaşları sağlık personelinin dahi maskeye ulaşamadığı günlerde biz yerli solunum cihazımızı sadece 2 haftada seri üretim bandından indirmeyi başardık.
Bahanelere sığınmadan, zorluklara aldırmadan büyük ve güçlü Türkiye'yi inşa etmek için koşacak, koşturacak, var gücümüzle çalışacağız.
"ÜLKEMİZİ AZGIN AZINLIĞA KURBAN ETMEDİK"
"Ağaç bahanesiyle sokakları ateşe veren, esnafımızın malını, mülkünü yağmalayan çapulcularla mücadele ettik. Devletin namuslarına emanet ettiği silahı, tankı, topu, uçağı millete karşı kullanan FETÖ'cü hainlerle mücadele ettik. Ülkemiz, milletimiz ve demokrasimiz için attığımız her adımı yargı yoluyla engellemeye çalışan çapsız muhalefetle mücadele ettik. Türkiye'yi kendi karanlıklarına mahkum etmek için her yolu mübah gören millet, memleket düşmanı, faşist zihniyetle mücadele ettik. İnsanımızın birlik, beraberlik ve ebedi kardeşliğine kasteden mezhepçi fanatiklerle mücadele ettik.
Üretmeden, ter dökmeden, hiçbir riske girmeden servetine servet katmaya alışmış faizci lobilerle mücadele ettik. Ne küresel güçlere ne darbeci zihniyete ne terör sevici yapılara ne de milletimizin kanını emen tufeylilere boyun eğdik. Milletin emanetini, ülkenin sırtına kene gibi yapışmış, azgın azınlığın ihtiraslarına kurban etmedik. 'Allah bes baki heves' diyerek, 18 yıl boyunca ülkemiz, milletimiz ve işte bugün burada olduğu gibi Türkiye'nin refahı, huzuru kullanması ve kalkınması için yatırım yapan siz iş adamlarımız için gayret gösterdik.
18 yıl evvel ekonomide, IMF'siz adım dahi atamayan Türkiye, bugün satın alma gücü paritesine göre dünyanın en büyük 13. ekonomisidir.
Bir dönem krizlerle siyasi istikrarsızlıklarla konuşulan bir ülkenin bugün başarılarıyla, Karadeniz'de yaptığı devasa doğal gaz keşifleriyle, Doğu Akdeniz'de gerçekleştirdiği sismik araştırmalarıyla gündeme gelmesi hiç şüphesiz sabrın, gayretin ve inancın bir sonucudur. Birkaç milyar dolarla ülke ekonomisinin çökertildiği, ülkenin kaynaklarının bir avuç seçkine peşkeş çekildiği, terörle, şiddetle vandallıkla siyasetin şekillendirildiği eski Türkiye manzarası artık tamamen tarihe kavuşmuştur. Devlet-millet sırt sırta verdikçe inşallah ülkemizin bu başarı grafiği yükselmeye devam edecektir"
"10 PROJE İÇİN 1 MİLYAR LİRA SABİT YATIRIM YAPILACAK"
Teknoloji odaklı sanayi hamlesi programıyla tüm bu hedefleri gerçekleştirme yolunda tarihi bir adım attıklarını belirten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu program kapsamında titiz bir çalışmayla ülkemiz için kritik öneme sahip ürünleri tespit ettik. Ayrıca robotik, eklemeli imalat, ileri malzemeler, çip teknolojisi, elektrikli ve insansız ulaşım sistemleri gibi konularda da iddiamızı ortaya koyduk. Programımızın ilk çağrısını, yerli kabiliyetlerimizi hızla artırmak istediğimiz ve sanayi için stratejik öneme sahip makine sektörüne yapmıştık. Gelen başvurular içinden sektöre seviye atlatacak 10 projenin destek kararını tamamladık. Bu projeler için 1 milyar liraya yakın sabit yatırım yapılacak. Projelerin Ar-Ge'sini TÜBİTAK, yatırım harcamalarını KOSGEB finanse ederken, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız da stratejik devlet teşviklerini verecek."
"BU SİSTEMLER YERLİ VE MİLLİ OLACAK"
İlk aşamadaki bu 10 projenin detaylarına da değinen Erdoğan, projelere ilişkin şu bilgileri verdi:
"Atlas firmamız bina ısıtmasında kullanılan motor, sürücü kartı ve pompa aksamlarını ilk defa ülkemize üretecek. Dirinler firmamız büyük ebatlı rüzgar türbin malzemelerini üretecek ve 5 yılda 329 milyon liralık bir katma değer oluşturacak. ERMAKSAN dünyada 800x800 milimetre üretim kapasitesine sahip, büyük boyutlu, eklemeli imalat makinesi üreten ikinci firma olacak. WAT Motor Şirketi, servo motor sistemlerini geliştirecek.
Durmazlar Makina, ultra hızlı lazerler ve eklemeli imalat makinelerinde kullanılan tek modlu lazerleri üretecek. Akım Metal cnc takım tezgahlarını hem geliştirecek hem de seri üretimini gerçekleştirecek. İğrek Makina yüksek teknolojili cnc takım tezgahlarını yerli ve milli kaynaklarla imal edecek. Polat Makina süperkritik akışkan ekstraksiyon sistemlerinin seri üretimini gerçekleştirecek. Böylelikle teknolojik olarak dışa bağımlı olduğumuz bu sistemler yerli ve milli olacak."
"YÜKSEK KATMA DEĞERLİ ÜRÜNLERİ 10 PROJE SAYESİNDE ÜRETECEĞİZ"
Erdoğan, takım tezgahlarından lazer diyotlarına, eklemeli imalat makinelerinden servo motorlara varıncaya kadar yüksek katma değerli ürünlerin 10 proje sayesinde yerli ve milli imkanlarla üretileceğini kaydetti.
Bu projelere çok yakında yenilerinin dahil edileceğini aktaran Erdoğan, şunları kaydetti:
"2 milyar liranın üzeride bir sabit yatırımı makine sektörüne kazandıracağız. Hamle programını, ulaşım araçları, kimya, eczacılık, elektronik gibi yüksek teknolojili diğer sektörlerde de gerçekleştireceğiz. Böylece yılda yaklaşık 30 milyar dolar cari açık verdiğimiz bir ürün grubunu yerlileştirmiş olacağız. Kıymetli dostlar bugün MESS Teknoloji Merkezi'ni hizmete almanın ve Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi programını açıklamanın yanında farklı sektörlerde 40 fabrikanın da açılışını yapıyoruz. Toplamda 4 milyar liralık bir yatırımla 4 bin vatandaşımıza doğrudan, 10 binlerce insanımıza dolaylı istihdam imkanı oluşturan şirketlerimizin her birini gönülden tebrik ediyorum.
Türkiye'nin gelişmesi, kalkınması, 2023 hedeflerine ulaşması uğrunda gayret gösteren tüm girişimcilerimize şahsım milletim adına içtenlikle teşekkür ediyorum. Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi programından faydalanacak şirketlere başarılar diliyorum. Siz öyle bir adım atıyorsunuz ki, artık ülkemizin ihracat potansiyelini arttıracak ama ithalatı da ciddi manada azaltacak bir adımın banilerisiniz. 'Biz bize yeteriz' projesinin aynı zamanda sizler mimarları olacaksınız. Bu ülke bunu yapar mı? Ben inanıyorum yapar. Siz de bunları yaparsınız. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın çalışanlarına, Türkiye Metal Saniyicileri Sendikası'nın yönetici ve üyelerine, emekleri, ortaya koydukları vizyonları için takdirlerimi sunuyorum."