Merkez Bankası, yeni başkan Fatih Karahan ile birlikte ilk faiz kararını verdi. Merkez, piyasa beklentileriyle eş değer bir şekilde politika faiz oranını yüzde 45 seviyesinde sabit bıraktı. Bankadan yayımlanan karar metninde enflasyon oranlarında bozulma görülürse, 'Para politikası duruşu sıkılaştırılacaktır' ifadeleri kullanıldı.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK), yeni başkan Fatih Karahan liderliğinde ilk faiz kararını aldı. Bu ayın faiz kararı da beklenenler en önemli gelişmeler arasında olurken Merkez Bankası'nın politika faizindeki kararı netlik kazandı: Faiz oranı yüzde 45 seviyesinde sabit bırakıldı. Bu karar, Merkez Bankası'nın haziran ayından bu yana gerçekleştirdiği bir ilki temsil ediyor.
8 AY SONRA BİR İLK
Merkez, bu kararla birlikte haziran ayından bu yana ilk kez faiz artırımına gitmezken sabit bırakma kararında bulundu.
Karar sonrası yayımlanan metinde enflasyon oranlarında bozulma görülürse para politikası duruşunda sıkılaşmaya gidileceği söylenirken şu ifadeler kullanıldı:
"Ocak ayında aylık enflasyonun ana eğilimi yılın ilk ayına özgü zamana-bağlı fiyat ve ücret güncellemeleri sonucunda, enflasyon tahmin patikasında öngörülen şekilde yükselmiş ve manşet enflasyon sınırlı bir artış kaydetmiştir. Yakın döneme ilişkin göstergeler, yurt içi talepteki dengelenmenin sürdüğüne işaret etmektedir. Söz konusu dengelenme süreci, tüketim malı ve altın ithalatında güçlü, diğer tüketim harcamalarına ilişkin göstergelerde ise öngörülene kıyasla yavaş seyretmektedir. Buna ek olarak, hizmet fiyatlarındaki katılık, jeopolitik riskler ve gıda fiyatları enflasyon baskılarını canlı tutmaktadır. Kurul, enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranışlarının öngörüler ile uyumunu ve ücret artışlarının enflasyon üzerindeki etkilerini yakından takip edecektir.
Dış finansman koşulları, rezervlerin seviyesi, cari dengedeki iyileşme ve Türk lirası varlıklara talep, döviz kuru istikrarına ve para politikasının etkinliğine katkıda bulunmaya devam etmektedir. Para politikasındaki kararlı duruş, dezenflasyonun ana unsurlarından olan Türk lirası reel değerlenme sürecine katkı vermeyi sürdürecektir.
'KALICI BİR BOZULMA GÖRÜLÜRSE SIKILAŞTIRILMAYA GİDİLECEK'
Kurul, politika faizinin mevcut seviyesinin aylık enflasyonun ana eğiliminde belirgin ve kalıcı bir düşüş sağlanana ve enflasyon beklentileri öngörülen tahmin aralığına yakınsayana kadar sürdürüleceğini değerlendirmiştir. Enflasyon görünümünde belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda ise para politikası duruşu sıkılaştırılacaktır.
Kurul, makroihtiyati politikaları piyasa mekanizmasının işlevselliğini ve makro finansal istikrarı koruyacak nitelikte uygulamayı sürdürecektir. Bu çerçevede, kredi büyümesi ve mevduat faizinde öngörülenin dışında gelişmeler olması durumunda parasal aktarım mekanizması desteklenecektir. Parasal sıkılığı desteklemek amacıyla likidite gelişmeleri yakından takip edilerek, sterilizasyon araçları etkin şekilde kullanılacaktır.
Kurul, politika kararlarını parasal sıkılaştırmanın gecikmeli etkilerini de dikkate alarak, enflasyonun ana eğilimini geriletecek ve orta vadede yüzde 5 hedefine ulaştıracak parasal ve finansal koşulları sağlayacak şekilde belirleyecektir.
Enflasyon ve enflasyonun ana eğilimine ilişkin göstergeler yakından takip edilecek ve Kurul, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanacaktır.
Kurul, kararlarını öngörülebilir, veri odaklı ve şeffaf bir çerçevede alacaktır."
GEÇEN AY NE OLMUŞTU?
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), yılın ilk Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısı ve Hafize Gaye Erkan başkanlığında son kez toplanan Kurul, politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını 250 baz puan artırarak yüzde 45'e çıkarmıştı. Bu artış, piyasa beklentileri doğrultusunda kayıtlara geçmişti.
BEKLENTİLER NE YÖNDEYDİ?
Bloomberg HT tarafından yapılan ankete göre, katılan 25 kurumun tamamı Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın politika faizini yüzde 45 seviyesinde sabit tutmasını bekliyordu. Bu beklenti, piyasada faiz oranlarının mevcut seviyede tutulmasına ilişkin genel bir konsensüs olduğunu göstermişti.
Ankette, 2024 yıl sonuna dair faiz tahminlerine de yer verildi. Katılan 22 kurumun 2024 yıl sonunda politika faizi için tahmini, en yüksek beklenti yüzde 45 seviyesindeyken, en düşük beklenti yüzde 30 seviyesinde kaydedildi. Bu çeşitlilik, piyasada faiz oranları konusunda belirsizliklerin olduğunu ve farklı beklentilerin bulunduğunu gösterdi.
Anket kapsamında, katılımcılara faize ilişkin ilk indirim beklentileri de soruldu. Tahminlerini paylaşan 23 kurumdan 11'i Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'ndan ilk indirim hamlesini 2024'ün üçüncü çeyreğinde bekliyor. Diğer bir grup olan 6 kurum ise ilk indirimin 2024'ün dördüncü çeyreğinde olacağını öngörüyor. Bununla birlikte, 5 kurum 2024 yılında TCMB'den faiz indirimi beklemiyor, 1 kurumun öngörüsü ise ilk indirimin eylül ya da ekim ayında gerçekleşeceği yönünde.