Merkez Bankası, dün piyasa beklentilerinin tam aksine şaşırtıcı bir karar vererek, faizde 500 baz puanlık bir artırıma gitti. Merkez'i bu kararı dünyada büyük yankı uyandırırken, Goldman Sachs ise önümüzdeki aylarda verilecek faiz kararlarını değerlendirdi. ABD yatırım bankasına göre; bu karar bir faiz artırımı döngüsünü daha başlatmayacak.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK), yeni başkan Fatih Karahan liderliğinde ikinci faiz kararını dün verdi ve genel piyasa beklentilerinin aksine politika faizini 500 baz puan artırarak yüzde 50'ye çıkardı.
Merkez Bankası açıkladı bankalar harekete geçti: Tüketici kredisine rekor faiz
Yapılan ortak açıklamada, sıkı para politikası duruşunun devam edeceği belirtilerek, "Kurul, enflasyon görünümündeki bozulmayı dikkate alarak politika faizinin artırılmasına karar vermiştir" ifadelerine yer verildi.
FAİZ ARTIRIMLARININ DEVAMI GELECEK Mİ?
ABD yatırım bankası Goldman Sachs ise TCMB'nin gerçekleştirdiği faiz artırımını enflasyon ve para biriminde değer kaybı beklentilerine yönelik tek seferlik bir adım olarak değerlendirirken, bir faiz artırımı döngüsünün başlangıcı olmadığını belirtti.
Goldman Sachs ayrıca bu kararın fiyatlarda istikrarı sağlama ve ortodoks para politikasına geçiş konularında merkez bankasının güvenilirliğini artıracağını ifade etti.
'YIL SONUNDA ENFLASYON 32,5'E DÜŞECEK'
Değerlendirmede, "Yıllık enflasyonun yılın ikinci yarısında keskin bir düşüşe geçerek yıl sonunda yüzde 33'e gerilemesini ve TCMB'nin üçüncü çeyrekten itibaren para politikasını gevşetmeye başlayarak 2024 sonunda yüzde 32,5'e ulaşmasını beklemeyi sürdürüyoruz" şeklinde bir değerlendirme yapıldı.
TCMB'nin bu kararı, ekonomi çevrelerinde ve piyasalarda geniş yankı uyandırdı. Faiz artırımının enflasyonla mücadelede daha sıkı bir politika izleneceği ve piyasalarda istikrarın sağlanacağı yönünde bir adım olarak değerlendirildi. Ayrıca, TCMB'nin güvenilirliğini artıracağına ve ekonomik beklentileri şekillendireceğine yönelik olumlu görüşler dile getirildi.