CHP'li Gürer: İthal et raftaki fiyata çözüm getirmiyor... Emekli ve asgari ücretli geliri et tüketmeye yetmiyor

CHP'li Gürer: İthal et raftaki fiyata çözüm getirmiyor... Emekli ve asgari ücretli geliri et tüketmeye yetmiyor

Kırmızı et ve beyaz et fiyatlarındaki artışa işaret eden CHP Niğde Milletvekili Gürer, hayvan ve et ithalinin raftaki fiyata çözüm getirmediğini söyleyerek "emekli ve asgari ücretli geliri et tüketmeye yetmiyor" diye konuştu.

CHP Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman, Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, düzenlediği basın toplantısında kırmızı ve beyaz et fiyatlarındaki artışa dair açıklamalarda bulunarak iktidarın tarım ve hayvancılık politikalarını eleştirdi. Gürer, sorunun çözümünün ithalat değil, yerli üreticiyi desteklemekten geçtiğini söyledi.

Gürer, “Fiyat artışları yıl sonuna doğru tekrar yükselmeye başladı. Siyasi iktidar, ithalatla hayvan ve et getirerek bu sorunu çözeceğini düşünüyor. Ancak yapılan ithalata rağmen et fiyatlarındaki artışların önüne geçilemiyor. İthalatın artarak devam edeceği bir yılın bizi beklediği açık. Ancak çözüm ithalatta değil, yerli üretimde. Besicilere destek verilmeli ve başta yem olmak üzere maliyet artırıcı unsurlarla mücadele edilmelidir. Maalesef, dışarıdan hayvan ithalatı yaparak bu sorunun üstesinden gelmeye çalışıyorlar" dedi.

KESİMHANE FİYATLARIYLA RAFTAKİ FİYATLAR ARASINDAKİ FARK

Gürer, kırmızı et fiyatlarındaki artışa dikkat çekerken, Kasım ayı sonu itibarıyla kesimhanelerdeki fiyatların ve raftaki ürün fiyatlarının arasındaki farkın giderek açıldığını ifade etti:

“Kasım ayının son haftasında kesimhanelerde dana eti 347 lira, kuzu eti ise 437 lira olarak kesiliyordu. Bu ay ise dana eti 348 lira, kuzu eti ise 437 lira civarından işlem görmeye devam ediyor. Ancak rafta satılan et fiyatları, kesimhane fiyatlarının çok üzerinde. Örneğin, dana kuşbaşı rafta 650 lira, kuzu kuşbaşı ise 700 liranın altına inmiyor. Hatta bazı bölgelerde bu fiyatlar daha da artmış durumda. Bu da özellikle dar gelirli vatandaşların et ve et ürünleri tüketmesini daha da zorlaştırıyor.”

YEM FİYATLARINDAKİ YÜKSEK ARTIŞ ET FİYATLARINI ETKİLİYOR

Gürer, etteki artışların en büyük nedenlerinden birinin yem fiyatlarındaki artış olduğunu vurguladı. 2011 ile 2022 yılları arasında yem fiyatlarının yüzde 963 arttığını belirten Gürer, "Son iki yılda ise bu artış daha da hızlandı. Şu an 50 kilogramlık besi yemi 700 lira civarında. Bir buzağıya 1000 lira destek verilmesine rağmen o parayla bir besicinin 50 kilogramlık yemi alması neredeyse imkansız hale geldi. Bu da besicileri büyük bir maliyet yükü altına sokuyor" dedi.

İTHALATIN FİYAT ARTIŞLARINA KATKISI

Gürer, yem ithalatının da fiyat artışlarına önemli katkı sağladığını belirterek "Yem ürünlerinde de fiyatlar dalgalanma gösterse de yaklaşık 10 milyon ton ithalat yapıldığını biliyoruz. İthal yemler de fiyat artışlarının önemli sebeplerinden biri. İthalata dayalı çözüm aramak yerine yerli üretimi artırarak bu sorunu çözmeliyiz" dedi.

TAVUK ETİ FİYATLARINDAKİ ARTIŞ, DAR GELİRLİLERİN SOFRASINI ZORLUYOR

Gürer, son dönemde tavuk eti fiyatlarındaki artışı ve bu artışın dar gelirliler ve emekliler üzerindeki etkisini gündeme taşıdı. Özellikle kırmızı et alamayan vatandaşlar için tavuk etinin bir umut kaynağı olduğunu belirten Gürer, son fiyat artışlarının tavuk etini de almayı zorlaştırdığını ifade etti.

TAVUK ETİ ÜRETİMİNDE TÜRKİYE’NİN ÖNEMİ

Gürer, “Türkiye, tavuk eti üretiminde yaklaşık 2 milyon 400 bin tonla önemli bir üretim kapasitesine sahip. Japonya, Irak, Fas gibi birçok ülkeye kanatlı eti ve ürünleri ihraç ederek önemli bir pazar payına sahip. Ancak geçmişte özellikle kırsalda her evde tavuk beslenirken bu gelenek yerini tavuk çiftlikleriyle yapılan ticari üretime bırakmış durumda” dedi.

OCAK AYINDAN BUGÜNE TAVUK ETİ FİYATLARINDAKİ ARTIŞ

Gürer, Ocak ayından bu yana tavuk eti fiyatlarında ciddi artışlar yaşandığını belirterek bu artışları şu şekilde sıraladı:

  • Tüm tavuk: Ocak ayında kilogramı 65 TL iken, bugün 98 TL’ye yükseldi (%50 artış).
  • Fileto tavuk: Ocak ayında 169 TL iken, bugün 226 TL’ye çıktı (%33 artış).
  • But pirzola: Ocak ayında 99,50 TL iken, bugün 168 TL oldu (%66 artış).
  • Kalçalı but: Ocak ayında 59 TL iken, bugün 89 TL’ye ulaştı (%50 artış).
  • Kanat: Ocak ayında 139 TL iken, bugün 221 TL’ye çıktı (%58 artış).

Gürer, "bu fiyat artışları, özellikle dar gelirli ve sabit gelirli vatandaşların tavuk etini sofrasına almasını giderek zorlaştırıyor” diye konuştu.

EMEKLİ VE ASGARİ ÜCRETLİLERİN ALIM GÜCÜ DÜŞÜYOR

“Artan fiyatlar, emekliler ve asgari ücretliler için büyük bir zorluk oluşturuyor” diyen Gürer, Ocak ayında emekli maaşıyla 192 kilogram tavuk alabilen bir emeklinin, bugün aynı maaşla sadece 127 kilogram tavuk alabildiğini belirtti. “Emeklinin sofrasından 65 kilogram tavuk eksildi” diyen Ömer Fethi Gürer, aynı durumun asgari ücretliler için de geçerli olduğunu ifade etti. Ocak ayında asgari ücretle 261 kilogram tavuk alabilen bir vatandaşın, bugün yalnızca 173 kilogram tavuk alabildiğini ve 98 kilogram tavuk eksildiğini vurguladı.

YÜKSEK YEM FİYATLARI VE ÜRETİCİ GİDERLERİ

"Tavuk çiftliklerinde yem fiyatlarındaki artış ve diğer giderlerin yükselmesi, üreticiyi zor durumda bırakıyor" diyen Gürer, "Tavuk eti fiyatlarına bu maliyet artışları yansıyor. Üreticiler açısından yem fiyatları ve ağır çiftlik giderleri, üretim maliyetlerine ciddi şekilde etki ediyor. Bu da sorunları daha da derinleştiriyor" dedi.

TARIM ÜRÜNLERİ ÜRETİCİ FİYAT ENDEKSİ

Tarım Ürünleri Üretici Fiyat Endeksi’nde, 2024 Kasım ayında kümes hayvanları ve yumurtalarda yüzde 28,49’luk bir artış görüldü. Gürer, gıda fiyatlarını dengelemek ve üretim maliyetlerini düşürmek adına yeterli adımlar atılmadığını ifade etti.

SİYASİ İKTİDARIN PLANLAMA EKSİKLİĞİ

Gürer, “Bu durum, sabit gelirle yaşayan vatandaşların temel gıda ürünlerini tüketmesini zorlaştırıyor. Üretici mutlu değil, besicilik yapan mutlu değil, rafta ürünü alamayan vatandaş da dertli. Sorunları çözmesi gereken siyasi iktidarın ise bu konuda yeterli öngörüye ve planlamaya sahip olmadığı anlaşılıyor” diyerek fiyat artışlarının çözülmesi için acil adımlar atılması gerektiğini vurguladı.

ÜRETİM PLANLAMASIZLIĞI

Fiyat artışlarının önlenmesi için yapılan ithalat ve ihracat düzenlemelerinin sorunları çözmeye yetmediğini belirten Gürer, “Eğer piyasada fiyat artışı varsa, ya ihracatı kısmakla ya da ithalat yaparak bu durumu dengeleyeceklerini düşünüyorlar. Oysa üretimi doğru planlamadan, üretimle ilgili sorunları ortadan kaldırmadan ve süreci öngörülebilir bir yönetim anlayışına taşımadan bu işler çözülemez” dedi. Gürer, kağıt üzerinde anlatılanların, sokaktaki, raftaki veya tarladaki gerçeklerle örtüşmediğini vurguladı.

TEMEL GIDA ÜRÜNLERİNDE İTHALATÇIYIZ

Gürer, geçtiğimiz günlerde Tarım Bakanlığı bütçesi görüşmelerinde, Tarım Bakanı'nın Türkiye’yi ihracatçı bir ülke olarak tanımladığını ancak temel gıda ürünlerinde ithalatçı bir ülke olduğumuzu gizlediğini belirtti. “Sayın Bakan, Türkiye'nin tarım ürünleri ihracatında başarılı olduğunu ifade ederken ülkemizin temel gıda ürünlerinde ithalatçı konumda olduğunu belirtmedi” dedi.

SERBEST PİYASA EKONOMİSİ VE ÇÖZÜMSÜZLÜK

Serbest piyasa ekonomisinin “serbest soygun ekonomisi”ne dönüştüğünü ve bunun vatandaşların hayatını zorlaştırdığını söyleyen Gürer, “Bu yaklaşım, milyonlarca insanın et tüketiminden uzak kalmasına yol açarken, protein eksikliğine bağlı yeni sağlık sorunlarının ortaya çıkmasına neden olacaktır” şeklinde konuştu.

ÜRETİM GİRDİ MALİYETLERİ VE ET FİYATLARI

Besicilerin karşılaştığı girdi maliyetlerindeki artışın, et fiyatlarına doğrudan yansıdığını belirten Gürer, "Besicinin girdi fiyatları arttı, bu da et fiyatlarını yükseltti. Ancak kesime giden etin fiyatı, rafta daha da artıyor" dedi. Bu durumun özellikle dar gelirli vatandaşların ete erişimini zorlaştırdığını ifade etti.

TAVUK ETİ FİYATLARINDAKİ ARTIŞ

Tavuk eti fiyatlarındaki artışın, yumurta fiyatlarındaki artışları takip ettiğini belirten Gürer, “Gıda ürünleri üreticiden çıktığında fiyatları artıyor, üretim girdi maliyetleri yükseliyor. Ancak vatandaşın gelirinde hiçbir iyileşme olmuyor" sözleriyle bu artışların, özellikle emekli ve asgari ücretliler için tavuk etini ulaşılmaz hale getirdiğini belirtti.

GİRDİ MALİYETLERİNİ DÜŞÜRMEK VE ARACILIK SİSTEMİNİ DÜZENLEMEK

Gürer, iktidarın bir an önce tarım ve hayvancılıkta üretim girdi maliyetlerini düşürmesi gerektiğini vurguladı. İktidar, “Aracılık sistemini düzenlemeli ve sürekli artan fiyatları dengelemek için acil tedbirler almalıdır" diyen Gürer, "Tavuk eti dahi artık emeklinin ve asgari ücretlinin almakta zorlanacağı bir noktaya geliyor” şeklinde konuştu.

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN