Avrupa otomotiv sektöründeki kriz, Türkiye’ye de yansımaya devam ederken büyük Alman markası, üretim faaliyetlerine son verme kararı aldı. Alman otomotiv devi Çin'le rekabet edemedi! 25 yıldır üretim yapıyordu, Türkiye'den çekiliyor...
Avrupa otomotiv sektöründe yaşanan sancılı süreç, Türkiye’ye de olumsuz yansımaya devam ediyor. Geçtiğimiz ay Linde + Wiemann’ın üretimden çekilmesinin ardından, bir başka Alman otomotiv yan sanayi devi olan Farhym, Türkiye’deki faaliyetlerine son verme kararı aldı. Yaklaşık 25 yıldır Ankara ve Adana'da üretim yapan şirket, tesislerini yerli firma Turna Ahşap'a satacak. Bu gelişme, Avrupa'daki otomotiv sektörünün zorlu sürecinin Türkiye'ye olan etkisini bir kez daha gözler önüne seriyor.
ÇİN'İN YÜKSELİŞİ, KÜRESEL MARKALARI ZORLUYOR
Dünya Gazetesi yazarı Kerim Ülker'in köşe yazısında belirttiği gibi, Çin'in otomotiv sektöründeki hızlı yükselişi, küresel markaları mali zorluklarla karşı karşıya bırakıyor. Bu durum, Avrupa'nın önde gelen otomotiv devlerini de zorlarken, maliyetleri düşürme ve kapasite azaltma gibi adımlar atılmasına neden oluyor.
ALMAN DEVLERİNDE İŞTEN ÇIKARMALAR VE KAPASİTE AZALTMA
Mercedes-Benz, 2027 yılına kadar yaklaşık 5 milyar euro tasarruf etmeyi planlıyor. Ancak bu tasarruf, ne yazık ki yaklaşık 20 bin çalışanın işini kaybetmesiyle sonuçlanacak. Bir diğer Alman devi Volkswagen de 2030 yılına kadar 35 bin kişiyi işten çıkarma ve kapasite azaltma kararı aldığını duyurdu. Bu durum, Avrupa otomotiv sektöründeki daralmanın boyutunu net bir şekilde gözler önüne seriyor.
TÜRKİYE YENİ BİR ÜRETİM MERKEZİ OLUYOR
Avrupa’da yaşanan bu zorlu süreç, Çinli otomotiv şirketlerinin üretim hacmini ve yerlerini artırması için bir fırsat yaratıyor. Türkiye de bu yeni üretim merkezlerinden biri haline geliyor. Temmuz ayında, Çinli otomotiv devi BYD ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı arasında, Türkiye’de yaklaşık 1 milyar dolar değerinde yatırım yapılmasını öngören bir anlaşma imzalandı.
ALMAN DEVİ FARHYM'IN VEDASI VE YERLİ YATIRIMLARIN ÖNEMİ
Alman şirketi Farhym’ın Türkiye’deki üretim tesislerini yerli bir firmaya devretmesi, yerli yatırımların önemini bir kez daha ortaya koyuyor. Bu gelişme, hem Türkiye'nin kendi üretim gücünü artırması hem de olası küresel krizlere karşı daha dirençli hale gelmesi açısından önemli bir fırsat olarak değerlendirilebilir.
TÜRKİYE OTOMOTİV SEKTÖRÜNDE YENİ BİR DÖNEM
Avrupa otomotiv sektöründeki daralma ve Çin'in hızlı yükselişi, Türkiye'yi otomotiv sektöründe yeni bir konuma getiriyor. Hem uluslararası devlerin çekilmesi hem de Çinli firmaların yatırımlarıyla Türkiye, önümüzdeki dönemde otomotiv üretiminin önemli merkezlerinden biri olmaya aday görünüyor. Bu süreçte, yerli yatırımların ve inovasyonun desteklenmesi büyük önem taşıyor.