İsrail, Suriye’nin güneyinde Beşşar Esad rejiminin düşmesinin ardından tampon bölgedeki varlığını hızla genişletti. "Ahtapot Kolları" stratejisiyle ilerleyen İsrail ordusu, stratejik öneme sahip bölgelerde kalıcı mevziler oluştururken, bu hamle uluslararası tepkilere ve bölgesel gerilimlere yol açtı. Ancak uzmanlara göre, bu yayılma aynı zamanda İsrail ordusunun karşılaşabileceği yeni riskleri de beraberinde getiriyor.
İsrail'in, Güney Suriye'deki varlığını giderek genişlettiğine dair haberler hemen her gün gündeme geliyor. Özellikle Beşar Esad rejiminin 8 Aralık 2024’te düşmesinin ardından İsrail ordusu, tampon bölge olarak adlandırılan alanın tamamında kontrolü sağlayarak çevresine doğru hızla ilerledi.
Esad rejiminin devrilmesinin ardından İsrail güçleri, Golan Tepeleri ile Kuneytra vilayeti arasındaki tampon bölgede birkaç kilometrelik derinlikte hızlı bir şekilde ilerledi. Ayrıca stratejik öneme sahip Cebel’i Şeyh’i de ele geçirdi. Bu dağın, Şam’a sadece 40 kilometre uzaklıkta olduğu belirtiliyor.
AHTAPOT KOLLARI STRATEJİSİ
Al Jazeera’nin aktardığına göre, İsrail’in ilerleyişi, ahtapotun kollarına benzer şekilde çok yönlü ve farklı derinliklerde gerçekleşti. Bu kollar, batıda işgal altındaki Golan Tepeleri’nden başlayarak doğuya doğru Kuneytra, Şam kırsalı ve Dera vilayetlerine kadar uzanıyor.
Verilere göre, bu ilerleyişin en uzun ve kapsamlı olanı, tampon bölgenin kuzeydoğusundan Şam’a doğru gerçekleşti. Bazı gözlemciler, İsrail güçlerinin Şam’a sadece 25 kilometre mesafeye kadar yaklaştığını belirtiyor.
SÜREKLİ HAREKET EDEN GÜÇLER
İsrail güçlerinin Güney Suriye’deki kontrolü sabit değil. Ordunun, Kuneytra ve Dera kırsalındaki bazı köylere kısa süreliğine girip keşif yaptıktan ve rejime ait bazı askeri hedefleri imha ettikten sonra çekildiği kaydedildi. Ancak bazı bölgelerde, özellikle tampon bölgesinde, kalıcı mevziler oluşturulduğu ve hendekler kazıldığı ifade ediliyor.
Kuneytra ve tampon bölgedeki önemli yerleşimlerden Baas Şehri, Cubata el-Haşab, Tarinca ve Suseyye gibi noktalarda ilerleme sağlanırken, İsrail güçlerinin Dera’nın batı kırsalındaki Cumla, Şecere ve Sayda gibi kasabalara da girdiği, ancak bu bölgelerden çekildiği aktarıldı.
KALICI OLMANIN İŞARETLERİ
Dronla çekilen görüntüler, İsrail ordusunun Kuneytra vilayet binası ve çevresinde kalıcı bir şekilde konuşlandığını gösteriyor. Görüntülerde ayrıca, İsrail’in tampon bölgede hendekler kazdığı ve ağır iş makineleri kullandığı tespit edildi.
İsrail, uluslararası tepkilere rağmen bu bölgelerdeki varlığını süresiz olarak sürdüreceğini duyurdu. Esad rejiminin devrilmesinin ardından, İsrail, Suriye ile 1974’te imzalanan ateşkes anlaşmasının çöktüğünü ve tampon bölgede askeri varlığını genişlettiğini açıkladı. Bu adım, Birleşmiş Milletler ve Arap ülkeleri tarafından kınandı.
ZORLUKLAR VE RİSKLER
İsrail ordusunun kuzey komutanlığında görevli bir subay, işgalin ardından karşılaşılan zorluklara dikkat çekti. Yedioth Ahronoth gazetesinin askeri analisti Yoav Zitun’a konuşan subay, “Tanklara ya da havan toplarına yönelik ani bir saldırıya maruz kalmamız an meselesi. Askerlerimiz ölecek ve her şey daha da kötüleşecek” dedi. Bu açıklama, İsrail ordusunun bölgede hızlı ve esnek bir strateji benimsemesinin gerekçelerini açıklıyor.