Çin Komünist Partisi, hükümetin bu yıl teşvik ettiği bir propaganda uygulamasının arka planı sayesinde, 100 milyondan fazla cep telefonundaki tüm verileri “süper kullanıcı” erişimiyle ele geçirdi.
Uygulamadaki bir kod, ABD tarafından finanse edilen bir analize göre, yetkililerin bir kullanıcının telefonundan her mesajı ve fotoğrafı almalarını, bağlantılarına ve İnternet geçmişlerine göz atmalarını ve cihazın içindeki bir ses kaydediciyi etkinleştirmelerini sağlıyor.
100 MİLYONDAN FAZLA KULLANICININ VERİLERİNE ERİŞİLDİ
ABD Hükümeti tarafından Radio Free Asia'da finanse edilen bir girişim olan Açık Teknoloji Fonu'nun teknoloji direktörü Sarah Aoun, "Çin Komünist Partisi esasen 100 milyondan fazla kullanıcının verilerine erişebiliyor. Gözetlemeyi vatandaşların günlük yaşamlarına genişleten bir hükümetin tepesinden geliyor.” dedi.
KULLANICILAR İÇİN KISA SINAVLAR
Xi Jinping liderliğindeki parti, Ocak ayında “Study the Great Nation” adlı uygulamayı başlattı.
Bu uygulama, çoğu Xi'nin etkinlikleri ya da ideolojisi “Xi Jinping Thought” hakkında haberler ve makaleler içeriyor. Kullanıcıların, makaleleri okumak ve yorum yapmak için puan toplayan bir rekabet hissi ve nasıl olduğunu gösteren bir lider kurulu bile var. Kullanıcılar kısa sınavlara katılıyorlar.
Apple ve Android dahil her türlü akıllı telefona yüklenebilen bu uygulamaya, Xi’nin Mao Zedong’un Küçük Kırmızı Kitabı’nın yüksek teknoloji eşdeğeri adı verildi ve Komünist Partinin Çin nüfusu üzerindeki ideolojik kontrolünü desteklemek için bir kampanya başlatıldı.
ÇİN'DE EN ÇOK İNDİRİLEN UYGULAMA
Devlet medyası, Nisan ayında 100 milyondan fazla kayıtlı kullanıcısı bulunduğunu bildirmekle birlikte, Apple’ın ülkedeki Apple Store’da da dahil olmak üzere Çin'de en çok indirilen uygulama olduğunu belirtti. Apple, uygulama cihazlarına indirilebilse de, Apple’ın işletim sistemine bu tür bir gözetim uygulayamayacağını söyledi.
Çin'de birçok insan, yetkililerin isterlerse mesajlarını okuyabileceklerinin bilincinde olmasına rağmen uygulamanın istilacılığı konusunda şüpheler var. İki yıl önce yürürlüğe giren bir siber güvenlik yasası, tüm teknoloji şirketlerinin kullanıcı verilerini hükümetle paylaşmalarını gerektiriyordu.