Olaylara Haçlı-Siyonist ittifakı şablonundan bakmak siyasal İslamcı akımlarda. Yaygın bir şablondur. Bugün Macaristan’la İsrail ilişkileri bu açıdan dikkat çekicidir. Kendisini Müslüman göçmenlere karşı Hıristiyan Avrupa medeniyetinin müdafii olarak gösteren aşırı sağcı popülist otokrat Macar Başbakanı Orban’ın İsrail’e verdiği kayıtsız şartlar destek bu açıdan ilginçtir.
Fakat Avrupa Birliği, İsrail’e yaptırım uygulamak istiyor, bunu ayrı bir açıdan tahlil etmek gerekir.
Amerika’daki Yahudi lobilerinin gücü, Başkan Jimmy Carter’ın de şikayet ettiği gerçektir. Başta John Mearsheimer, Staphan Walt, Stehhan Sizer ve Timothy Weber, Kevin Phillips gibi ciddi akademisyenler Yahudi lobilerinin Amerikan siyasetine tahakkümü ve Evanjelik Protestanların “Hıristiyan Siyonizmi” itikadı üzerine ciddi eserler yazmışlardır.
ORBAN’IN İSLAMOFOBİSİ
Euronews’un haberine göre Avrupa Birliği Gazze’de “sürdürülebilir bir ateşkese yol açabilecek acil bir insani duraklama” çağrısında bulundu, bir milyonu aşkın mazlum Filistinlinin İsrail zulmünden kaçarak yığıldığı Refah bölgesine İsrail’in saldırmaması için de bildiri yayınladı.
27 üyeli AB’ın bu bildirisi 26 ülkenin onayı ile çıktı çünkü Macar BaŞbakanı Oban imzalamadı. Eksik imza ile Birlik adına bildiri yayınlanması ilk defa oluyor.
Dahası, AB, İsrail’in Batı Şeria’yı adım adım Yahudileştirmek amacıyla iskan ettiği Yahudi yerleŞimcilere yaptırım uygulama kararı alacaktı, Orban veto ettiği için karar alınamadı. Bildiri için oybirliği gerekmiyor ama karar için gerekiyor. Ayrıca, İspanya, Belçika ve İrlanda, AB’ın tavrı ne olursa olsun İsrail’e yaptırım uygulayacaklarını açıkladılar.
Orban; kadro kanunu ile Anayasa Mahkemesi’nin yargıçlarını değiştirerek “bizden” atamalar yaptığı için AİHM tarafından “ihlal” kararına maruz kalmış bir otokrattır. (Case of Baka v. Hungary, 20261/12, 23 Haziran 2016)
Kuvvetler ayrılığını ezmesi, medyada tekel kurması, genel AB standartlarını ihlal etmesi gibi sebeplerle, AB’ın yaptırımlar uygulama sürecini başlattığı bir otokrattır.
Budapeşte’de düzenliği ünlü yıllık değerlendirme toplantısında göçmen meselesini anlatırken “Avrupa şehirleri adım adım İslamlaşıyor, Avrupa bu İslam işgalinin farkında değil” diyerek uzun konuşmasıyla İslamofobi hastalığın baş temsilcileri arasında yerini aldı. (18 Şubat 2018)
Bu duygularla İsrail’e kayıtsız şartsız destek veriyor.
DÜNYAYA BAKMAK
İsrail’in varolma hakkı inkar edilemez. Fakat yaptığı zulümlere destek verilmesinin bir sebebi, “anti semitizm”den sakınma takıntısıdır… İsrail’in bu maskesi yavaş da olsa düşüyor. Tepkiler artıyor.
İsrail’e körü körüne desteğin diğer sebebi itikadi niteliktedir. Amerika’da Evanjelik Protestanlar “Armageddon” dedikleri “Büyük Savaş”ın çıkacağını, İsrail’in nihai ve kesin zafer kazanacağını ve o zaman Hz. İsa’nın gökten yere ineceğine inanıyorlar. Fakat Amerikan liberalleri arasında İsrail yayılmacılığına şu veya bu ölçüde mesafeli duranlar az değildir.
Macaristan’da ise Netanyahu faşizmini Orban’ın desteklemesinin ne siyasi, ne itikadi sebebi olabilir. Sebep tamamen İslamofobi’dir.
İslam dünyasındaki radikaller dünyayı İslam düşmanı gibi göstererek, Batı’daki İslomafobikler ise “Müslümanlar Avrupa’yı işgal ediyor” diyerek siyasi ajitasyon yapıyorlar.
Dünyadaki sorunlara, her birinin niteliğini görmek üzere bakmak gerekir. Bunun yerine, hep dinler çatışması gibi göstermek popülistlerin işine geliyor, kutuplaştırıyorlar. Halbuki dünyada böyle sorunlar olduğu gibi siyasi, iktisadi çıkar çatışmaları ve işbirlikleri de vardır.
İNSANİ DEĞERLER
Genelde, toplumlarda insan hakları hassasiyeti, hukukun üstünlüğü düşüncesi ve demokrasi kültürü güçlüyse orada hükümetlerin politikası ne olursa olsun, bu değerlere sahip kitleler, sivil kuruluşlar ortaya çıkıyor. İşte Batı’da İsrail faşizmini protesto edenler, Netanyahu’yu protesto eden Yahudiler… Gecikerek de olsa AB’ın tavır almaya başlaması… İnsan hakları örgütlerinin Filistin’e destek ve İsrail’i protesto konusundaki ısrarlı tavırları…
Hangi İslam ülkesinde bu tür toplumsal hareketler var?!
Şunu görelim: Hukukun üstünlüğü, insan hakları, vicdan, dayanışma, merhamet… Bunlar insanlar için üstün değerlerdir her dinden toplumların acil ihtiyacı vardır. Başka da çıkış yolu gözükmüyor.