İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuklu sanık Murat Uslu, Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı.
Şikayetçilerden Tuğba Anlak'ın kardeşi Ümmüye Anlak ve Harun Anlak ile avukatları ve Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı da duruşmada hazır bulundu.
'SİLAH BİR ANDA ATEŞ ALDI'
Sanık Murat Uslu, "Ölenin kızını balkona çıkarmaya ben karar vermedim. Tuğba kızının yanında ağlamak istemediği için kızının dışarıya çıkartılmasını istedi. Bu nedenle kızını balkona çıkarttım. Daha sonra Tuğba'nın yanına gittim" diyerek savunmasında şunları söyledi:
"Holde dizlerinin üstünde oturur vaziyette ağlıyordu. Holün genişliği zaten 120-130 cm'dir. Ölenin karşısına geçip dizlerimin üstünde ben de oturacaktım. O esnada silah eşofmandan kaymaya başladığı için oturmak üzereyken eşofmanımın belinden silahı aldım, silahı yere koyacaktım. Bu sırada Tuğba, 'Sıkıldım' diyerek silah tuttuğum elimin bulunduğu koluma dokundu. Tuğba o sırada silaha dokunmadı. Silah benim elimde yere bakar vaziyetteyken ve dizüstü oturmak üzereyken silah bir anda ateş aldı. Bu silahı ben kurmadım. Bu silahı ölen kişi bana vermişti. Olay gününe kadar poşetin içinde duruyordu."
Sanık Uslu, silahın kendiliğinden nasıl ateş aldığını da bilmediğini söyleyerek "Olaydan sonra oradan uzaklaşmamın sebebi yaşadığım olayın bende yarattığı paniktir" dedi.
TAHLİYE TALEBİ
Sanık Murat Uslu'nun avukatı Selçuk Horal ise dava dosyasına bilimsel mütalaa sunduklarını belirtti ve şöyle konuştu:
"Tek bir merminin yerden sekerek geldiği ve sanık savunmalarının doğru olduğu maddi vakıadır. Bu iddiamızı bu mütalaa da doğrulamaktadır. Bu mütalaa davayı aydınlatmaya yeterlidir. Ancak gerekirse mahkemece de rapor alınmasını talep ediyoruz" dedi.
Sanık Uslu'nun diğer avukatı Salih Çelik de Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden resmi başvuruyla mütalaa aldıklarını belirterek, "Bize göre bu husus aydınlanmıştır. Ancak henüz mermi çekirdeği gelmediğinden gerekirse mermi çekirdeği incelenerek yeniden rapor alınmasını talep ederiz. Ayrıca şikayetçi tarafın, müvekkilimle ölen arasında öldürmeyi gerektiren tartışma, tehdit ve kavgalar bulunduğu iddiaları soyut ifadelerlerden ibarettir. Sanığın tahliyesini talep ediyoruz."
6 YAŞINDAKİ KIZININ İFADESİ İSTENDİ
Müşteki Harun Anlak'ın avukatları, Tuğba Anlak'ın 6 yaşındaki kızı A.K'nin diğer sanık Mustafa Ünver'i 'sarı' lakabıyla tanıdığını belirterek bu yönde yeniden dinlenmesini talep etti. Anlak ailesinin avukatları, "Bize göre dosya tekamül etmiştir. Olayın nasıl gerçekleştiği Adli Tıp Kurumu raporu ve kamera görüntüleriyle sabittir. Bu nedenle biz bugün hüküm verilmesini talep ediyoruz. Ayrıca sanık Mustafa görüldüğü gibi duruşmaları takip etmemektedir. Onun da suçun faili olması nedeniyle tutuklu yargılanmasını talep ediyoruz" dedi.
Aile Bakanlığı avukatı da diğer sanık Mustafa Ünver'in tutuklu yargılanmasını talep etti. Sanık Mustafa Ünver'in avukatı ise müvekkilinin tüberküloz tedavisi nedeniyle duruşmaya gelemediğini belirtti.
DOSYA ADLİ TIP'A GÖNDERİLDİ, DURUŞMA ERTELENDİ
Mahkeme, şikayetçi tarafın sanık Murat Uslu'nun avukatları tarafından sunulan bilimsel mütalaaya karşı beyanlarını bildirmeleri için süre verdi. Mahkeme suçta kullanılan tabanca ve mermi çekirdeğinin gönderilmesinin beklenmesine karar verdi.
Ayrıca mahkeme, dosyanın Adli Tıp Kurumu'na gönderilerek tabancanın tetik tertibatında arıza olup olmadığı, herhangi bir sebeple kendiliğinden veya bir başka sebeple ateş alma ihtimali bulunup bulunmadığının ve merminin yerden sekerek gelip gelmediğinin sorulmasına karar verdi.
Mahkeme, olay anında 6 yaşındaki A.K'nin olay yerinde bulunmadığı gerekçesiyle yeniden dinlenmesine yer olmadığına ve sanık Murat Uslu'nun tutukluluk halinin devamına hükmederek duruşmayı erteledi.