BİRGÜL TEKÇE | KARAR
KARAR TV'de Elif Çakır ve Yıldıray Oğur'un konuğu olan Rawest Araştırma Genel Müdürü Roj Girasun, Kılıçdaroğlu'nun Alevi kimliği tartışmalarına, ''Herhangi bir muhafazakar siyasetçide, liderde, partide, kurumda buna dönük bir açıklama görmedik. Bu daha çok seküler milliyetçilerin, İYİ Parti kanadının, daha sol sekülerlerin, CHP'lilerin sunduğu bir gerekçe'' ifadelerini kullanırken, Seçim yaklaştıkça Erdoğan'ın Kürt seçmeni manipüle etme üzerine bir çabasının olabileceğini ve HDP'li seçmeni nötralize edebilme riski taşıdığını fakat Millet İttifakı'nın oylarında yükseliş trendinin başladığını dile getirdi.
MİLLET İTTİFAKI OY ORANINDA YÜKSELİŞ TRENDİNDE
Girasun, Nisan Mayıs ayları itibariyle Millet İttifakı'nın yükseliş trendinde olduğunun altını çizerek, ''2021 yılı Mayıs ayından bu yana sürekli şekilde gördüğümüz iktidarda bir oy kaybı olduğu Millet İttifakı'nda genel anlamda muhalefette bir oy artışı yönündeydi. Aralık ayına kadar muhalefetle arasındaki fark kapandı. Aralık ayı itibariyle açıklanan paketler, doların bir anda düşmesi, Tayyip Erdoğan'ın irasyoneli yönetebilme becerisi Cumhur İttifakı'nın oylarının tekrar yükselişe geçmesini sağladı, oy kaybını engelledi. Nisan ve Mayıs boyunca tekrar gördüğümüz ise yapılan zamların erimesi, kur kurumalı mevduatın dövizin yükselişini engelleyememesi gibi durumlar şu anda tekrar muhalefet oylarında yani Millet İttifakı'nın oylarında yükseliş trendinin başladığını gösteriyor'' dedi.
ALEVİLİK MUHAFAZAKARLARIN DEĞİL SEKÜLERLERİN GEREKÇESİ
Adayların oy oranlarının adaylık ihtimalleri güçlendikçe arttığını ve Ocak ayından itibaren Kılıçdaroğlu'nun adaylığının ciddi şekilde tartışılırken aday olma ihtimali güçlendikçe kendisine desteğinde arttığına vurgu yapan Girasun, Alevi kimliği tartışmalarını da değerlendirdi:
''Kamuoyunda henüz yazılı herhangi bir muhafazakar siyasetçide, liderde, partide, kurumda buna dönük bir açıklama görmedik. Bunu eleştiren bir şey de görmedik. bu daha çok seküler milliyetçilerin, İYİ Parti kanadının, daha sol sekülerlerin, CHP'lilerin sunduğu bir gerekçe. Türkiye'deki değişimin bu çevrelerde okunamadığı kanaatindeyim. Kendi mahalleleri dışındaki muhafazakar mahallelerdeki dönüşümün çok farkında değiller. Türkiye'de özellikle şehirli muhafazakarlarda bu tür ön yargıların büyük ihtimalle kırıldığı kanaatindeyim'' ifadlerini kullandı. Girasun sözlerine söyle devam etti:
''Muhafazakar seçmenin Alevilik meselesinden ziyade Kılıçdaroğlu ile ilgili başka çekinceleri olabilir. Seçim kazanamaması, bürokrat kimliği, bu Alevilikle alakalı değil 12 yıldır CHP Genel Başkanı 12 yıllık süreçte ona yakın seçim deneyimi oldu. Bunların bir kısmından zaferle de çıktı. En büyük zaferi 2019 yerel seçimleri ama dönüp bakıldığında başbakan olmayan 12 yıldır Ana Muhalefet Partisi'nin genel başkanı. Kamuoyu nezdinde seçim kaybetmiş bir resim olarak hatırlanıyor. Kılıçdaroğlu'nun stratejisi ile seçim kazanmış isimler Yavaş ve İmamoğlu gibi ama bu başarı bu isimlerin kendisine atfedildi.''
ERDOĞAN KÜRT SEÇMENİ MANİPÜLE EDEBİLİR
Çözüm sürecinin hala Kürt seçmen nezdinde bir karşılığı olduğunu belirten Girasun, ''Erdoğan'ın Kürt meselesine dair bir çözüm çabasında olduğuna dair bir emare hissedilmiyor. Ama Erdoğan'ın Kürt seçmeni manipüle etme üzerine bir çabası hissedilebilir ya da Kürt seçmenin zayıf karnını görmek, çözülebilecek Kürt seçmeni tutmak için bir söylem bütünlüğü oluşturabilir. Çözüm süreci de en nihayetinde sadece HDP seçmeni nezdinde değil AK Partili Kürt seçmen üzerinde de olumlu bir karşılığı olan bir yerde duruyor. Çözüm süreci konusunda AK Parti'nin ahlaki üstünlüğü önde tutabildiği bir karşılığı hala var. AK Parti'nin ve Tayyip Erdoğan'ın söyleyeceği ''Çözüm sürecini HDP bitirdiği için biz MHP ile ittifakı mecbur kaldık, bu yola girdik'' gibi bir söylemin kendi seçmeni olan AK Partili Kürt seçmende bir karşılığı olur. Bu çözülmeyi kimlik ekseninde durdurabilecek bir nokta'' dedi.
Girasun sözlerine şunları ekledi:
HDP'Lİ SEÇMENİ NÖTRALİZE EDEBİLİR
''AK Partili Kürt seçmenin çözülmesini durdurabilir öte taraftan bir başka riskte HDP'li seçmeni nötralize edebilir, böyle bir imkanı var. HDP'li seçmenlerin bir kısmının Cumhurbaşkanı Erdoğan'a oy verme pozisyonuna geçmesi çok zor ama muhalefetin adayına oy vermekten mevcut tabloda vazgeçebilir. Sandığı gitmeyebilir, oy kullanmayabilir. kendi adayını çıkarmak zorunda kalabilir''