Adaletin gözü açık
CHP İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu hakkında 6-7 yıl önceki tvitlerinden dolayı hapis cezası verilmesi ve Mümtazer Türköne’nin dört yıldır tutuklu bulunmasına MHP lideri Bahçeli’nin dikkat çekmesi Türkiye’nin adaletsizlikler sorununu yeniden gündeme getirdi.
Türköne ve Kaftancıoğlu, ayrı dünyaların insanları ama aynı adaletsizliğin mağdurları.
Adalet hassasiyeti olanlara yakışan, “bizden-sizden” kabileciliğine kapılmadan, evrensel hukuka göre adaleti savunmaktır.
Hukukta “usul esasa mukaddemdir”, usul esastan önce gelir: Kaftancıoğlu tvitlerinde ne yazmış olursa olsun, zamanında soruşturma açılmamıştı. CHP İstanbul İl Başkanı olunca “adaletin gözü” onu gördü ve toplam 17 yıl hapis cezası talebiyle dava açtı.
Aynı usul uygulansa, Temel Karamollaoğlu’nun söylediği gibi “7-8 yıl evvel atılan bu tvitleri cezai müeyyide için kullanırsanız, şu an da iktidar partisinin ne milletvekilleri ne il başkanları arasında ceza almayacak bir kişi kalmaz”dı.
Kaftancıoğlu 9 yıl 8 ay hapse mahkum edilmişti. İki gün önce İstinaf Mahkemesi bunu onayladı!
ŞU KARARLARA BAKIN
Mahkemelerin ve istinaf mahkemelerinin davranışları hakkında tipik bir örnek, Cumhuriyet gazetesi davasıdır.
Ağır Ceza Mahkemesi, Cumhuriyet’in bazı yazar ve yöneticilerini “silahlı terör örgütlerine yardım” suçundan mahkum etmişti.
İstinaf da şu gerekçeyle bu mahkumiyeti haklı bulmuştu:
“Mahkemenin kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir hukuka aykırılığın bulunmadığı, delillerde ve işlemlerde herhangi bir eksiklik olmadığı, ispat bakımından değerlendirmenin yerinde olduğu, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu anlaşıldığından… itirazın reddine” (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi, 3. Ceza Dairesi, no: 2019/205)
Ama Yargıtay 16. Ceza Dairesi ise, mahkumiyet kararını bozmuş, sanıkların beraat ve tahliyesi gerektiğine karar vermişti. (16. CD, Karar: 2019/5220)
Adalete bakın!
Ağır Ceza Mahkemesi ve İstinaf “oybirliğiyle” suçlu diyor, Yargıtay suçsuz diyor!
‘AÇIK GÖZ’ NEREDE?
2014’ten itibaren çıkarılan dört kanunla yargı sistemi yeniden kadrolaştırıldı; çok sayıda genç hakimler atandı.
Daha önemlisi, CB hükümet sistemiyle kurulan HSK, hoşa gitmeyen kararları veren hakimleri bir gecede başka illere atıyor, dosyadan el çektiriyor, soruşturma açıyor...
Osman Kavala davasında hakimlerin sürgün edilmesi, örneklerden sadece biridir.
Metin İyidil davasında görüldüğü gibi İstinaf hakimleri de başka illere gönderiliyor.
Çünkü Türkiye’de “hakim teminatı” yoktur!
HSK mahkemeler üzerinde Demokles’in kılıcıdır.
Yargıtay da yeniden kadrolaştırıldı fakat Yargıtay hakimleri hiç olmazsa sürgün edilemez; HSK’nın Yargıtay üyeleri üzerinde yetkisi yoktur.
Görülüyor ki, adaletin “açık gözü” HSK’dır.
İşte bu yüzden yargı mağdurlarının Mümtazer Türköne yahut Ahmet Altan veya Osman Kavala ya da Canan Kaftancıoğlu olması fark etmiyor…
Yargısız KHK mağdurları ise ayrı bir kanayan yaradır.
TÜRKÖNE DAVASI
Mümtaz Türköne’nin dosyasında yazılarından başka, Kaftancoğlu’nun dosyasında tvitlerinden başka bir şey yok.
Yargıtay 16. Ceza Dairesi, “fikir ve ifadeler değil, fakat düşüncelerin gerçekleştirilme yöntemlerinin” yani şiddet unsurunun suç olacağını belirtiyor. (16.CD, Karar no: 2019/521)
Türköne ile aynı davada yargılanmış olan Şahin Alpay ve Mehmet Altan dosyalarında
AYM “Suçlamaya konu yazılarda hükümetin görevden zorla uzaklaştırılması gerektiği yönünde bir ifade yer almamaktadır…” diyordu. (B. No: 2016/1692)
Türköne’nin yazılarında da aynen böyledir, üstelik “çoğulcu, rızaya ve katılıma dayanan bir iktidar denklemi çıkacak” diyerek demokratik yöntemi savunuyordu.
Emsalleri tahliye edilmişken Türköne’nin dört yıldır tutuklu bulundurulmasını anlamak mümkün değildir.
Osman Kavala’nın tutukluğunu, Ahmet Altan’ın yeniden tutuklanmasını anlamak mümkün değildir.
Böyle evrensel hukuku ihlal eden çok örnek var.
Bunların hepsi ya Yargıtay’dan ya AİHM’den dönecektir.
Görülüyor ki “adalet sorunu” hepimizindir. Türköne’nin Ülkücü kökenli olması, Osman Kavala ve Ahmet Altan’ın liberal, Canan Kaftancıoğlu’nun solcu olması ne imtiyaz ne de mağduriyet sebebi olabilir.
Adaletin gözü bu ideolojik ve siyasi kimliklere karşı bağlı olmalıdır.
Adalet bütün ideolojilerden, bütün siyasetlerden üstün bir değerdir. Gerçekleşmesinin olmazsa olmaz şartı da bağımsız ve tarafsız yargıdır.















Bizde adalet hemen hemen tarihin hiç bir döneminde olmamıştır .Osmanlıyı bırakalım cumhuriyetin Atatürk döneminde olmamıştır,tek parti döneminde olmamıştır, DP döneminde olmamıştır! Daha sonraki dönemlerde ise 27 mayıs ,12 mart , 12 eylül ,28 şubat dönemlerinde olmamıştır. Ve nihayet bu günde yoktur !Ne diyelim ,gelmiş geçmiş bütün yöneticilerimiz ve kader utansın . Selam ve saygılarımla
Yanıtla (0) (0)Hukuk ve hak her zaman vardır. Fakat biz bu hukuk ve hakkı eğip büküyoruz. Allah da (gerçek haktır) bu hak ve hukuku eğip bükenleri sonunda büküyor. Allah, İnsana, hak ve hukuk konusunda uyaran dostlar her kese nasip etsin ve bu dostlarının kıymetini bilenlerden eylesin.
Yanıtla (0) (0)Hak verilmez alınır, akılla kazanılır.
Yanıtla (0) (0)bütün oda,baro, gibi kuruluşlar kaldırılmalı.isteyen derneğini kursun.illa barolar birden fazla olacaksa sayı,yüzde gibi sınırlar neden konuyor.maraştaki veya 5000 den az illerdeki,şehirlerdeki avukatlar neden kendi şehirlerinde düşüncesine uygun yapılaşmaya gidemiyor.sözüm ona iş yapıyorsunuz.amaç üzüm yemek değil,bu açık.
Yanıtla (0) (0)Her bulduğunuz kelimeyi konuşmayı yeni öğrenen çocuklar gibi her yere yapıştırıyorsunuz. Baroların kimin üzerinde vesayeti var? Hangi avukat ne yapmak istemiş de barolar yüzünden yapamamış? Kanunları barolar mı yapıyor? Gözünün üstünde kaşın var diyerek beğenmediklerini yaka paça barolar mı içeri atar? İçeri atılanı, hakkının ihlal edildiğinden yakınanı kim korur, kim savunur? Vatandaşın hakkının peşindeki avukatların meslek örgütü hepi topu. Ayıp yahu!
Yanıtla (0) (0)Taha Ağabeyin dikkatine: Araştırmada, vakaların artış hızının yeniden yükselmekte olduğu ve ikinci dalga riski altında bulunan ülkeler, Almanya, Ukrayna, ABD, İsviçre, Bangladeş, Fransa, İsveç, İran, Endonezya, Suudi Arabistan olarak sıralandı. Kaynak: Karar gazetesi, 26.06.2020
Yanıtla (0) (0)herkesin kafasına göre bir adaleti kafasına göre bir ahlakı kafasına göre bir dini var! Aman aman, bundan böyle kim ağzını adalet, ahlak, din diye açarsa ondan en az 10 adım öte kaçın! Zira kendinde özünde ne yoksa dilinde o var!
Yanıtla (0) (0)Zor mu? Adil adelet, şeffaflıklık, doğruluk, iyilik, güzellikler yapmak. Yasalara uygun olarak çalışsın yeter. Bunu yapan bizleriz. İnsani krizden çıkalım yeter.
Yanıtla (0) (0)bütün çırpınışların altında baro beylerinin vesayetinin elden gidecek olması yatmakta sanki.
Yanıtla (0) (0)10.54 Yapılan yollar,köprüler,tüneller güzeldir demişsiniz. Ama yapma yöntemi güzel değil.O yatırımları bütçeden garanti ödemeleri için ayrılan para ile yapmak mümkün. Gelirler de bütçeye kalır.O gelirlerle yeni yollar yapılırdı. Bu garanti ödemeleri de ekonomiyi çok zorlayacak.Bir örnek vereyim. Bahçenize 250.000 Tl maliyetli bir ev yaptırsanız. Çok güzel. Ama 250 bin Tl maliyetli bir evi 950 bin tl ye yaptırırsanız o güzel bir yatırım olmaz.Altından kalkamayacağınız bir yatırım olur.
Yanıtla (0) (0)Tam bir İslam Adaleti anlayışı. Hiç bir İslam ülkesinde evrensel hukuk işlemez.
Yanıtla (0) (0)Mühür kimdeyse süleyman o dur ! Güç kimdeyse haklı olan da o dur! Kuvvetler ayrılığı işte tüm bunlar için gereklidir. İp kimin elindeyse kuklayı da o oynatır! Herkese ne kadar yetki verildiyse sorumluluğu da o derece olmalıdır.Allah her ne verirse de hayırlısını versin...
Yanıtla (0) (0)"Güçsüz adalet aciz, adaletsiz güç zalimdir" (Alıntı)
Yanıtla (0) (0)Sayın AKYOL,ülkemiz bütün kurumlarıyla-kavramlarıyla-değerleriyle çürüyor,çöpe atılıyor.Bu uygulamalara karşı olan biz mualifler,hiçbirşey yapamadan çaresizlik içinde kurbanlık koyun gibi izliyoruz.Bu, tahammülü zor olan bir durumdur.Allah yardımcımız olsun.
Yanıtla (0) (0)“Adalet sorunu” hepimizindir. Biz bize benzeriz(!) dememek için adalet farkı oluşturacak yargı kadrolarına ihtiyacımız vardır.
Yanıtla (0) (0)dikkat ediyorum, son yıllarda en fazla okunan, takip edilen ve yorum yapılan yazılar adaletle ilgili. Neden acaba
Yanıtla (0) (0)Sağından solundan çekiştirildi, tepelendi, eziyet edildi ve öldü o adalet denilen kavram. Gözü açık gitti adalet tanrıçası. Ruhuna fatiha okunalı çok oldu. Geride kaldığı sanılan taklitçi, imitasyonu. Gözünü güçülere kırpar, elindeki de kılıç değil keser, “devlet benim” diyene yontar.
Yanıtla (0) (0)Bugun ciksa sigara icmenin cezasi 10 yil hapis dese, sonra da twitterda 20 yil once sigara icerken paylastigin fotograftan islem yapsa, nasil olur? Aynen bunun gibi olur. Reis vur diyor bunlar olduruyor.
Yanıtla (0) (0)Dereye su gelinceye kadar kurbağanın gözü pörtler!
Yanıtla (0) (0)Mahkemede avukat uzun savunma konuşmasını aşağıdaki cümle ile bitirir. "Sayın Hakim, yaptığım bu savunma ile maktulün katili olan müvekkilimin masum olduğunu ispat ettiğime inanıyor ve beraatini talep ediyorum". Lütfen avukatlar alınmasın, gülümsemek içindi sadece..
Yanıtla (0) (0)Sayın Taha bey,her şey den ge üzerinedir.Dengesi bozu lan herşey yıkılmaya mahkumdur.Teşekkürler.
Yanıtla (0) (0)Ahmet Turan Alkan'ı da ilave edebiliriz bu listeye.
Yanıtla (0) (0)Bu yapılanlara aklı başında muhakeme yapabilen herkes karşı çıkıyor cahil okumayan muhakeme nedir bilmeyen kesime bunu nasıl anlatacaksınız bence esas mesele bu AKP ye gönül vermiş insanlara bunu nasıl göstereceksiniz bu düğümü oylarıyla çözecek bu kesim yerlerinde durduğu müddetçe biz boşa konuşuyoruz
Yanıtla (0) (0)Rahmetli Kemal Sunal'ın Davacı filimi bir eserden öte "şaheser" değerindedir. Bir ülkenin adalet durumu beyaz perdeye ancak bu kadar aktarılabilir...Mekanın Cennet olsun KOCA USTA! O günden bu yana bir adım ileri gidilememiş, bilakis hukuk eğitimi alanında geri gidilmiştir. Bu sorun eğitimle çözülebilir. Toplu vurmadıkça sineler asla başarı sağlanamaz! Birileri Türköne mağdur derken: Barışlardan haberi yok gibi...Diğerleri Barışların yasını tutarken: Türköne gibi bir değerden haberleri yok modunda...Başka bir şey diyemem...İşte perişan yurdum!..
Yanıtla (0) (0)Mumla arıyor ampülle soruyoruz gelirsen üç kere herkes için adalet amasız adalet
Yanıtla (0) (0)Adaletmi o ne??? Allah rahmet etsin kim takar adaleti !!! Bu ulke Erdogan lutfu hatirina olmus bir ulke O ne dilerse o olur Haşa!!! Biz kullara dusen Yari Tanri krala boyun egmektir ne hadimize adalet demokrasi insan haklari diyoruz. Eyy Erdogan in kullari oturun oturdugunuz yerde Tanri kral o kadar size bahşetmis daha ne istersiniz nankor kullar !!!
Yanıtla (0) (0)AKP ve yıllardır ak partiyi destekleyen bizler için ne hazin bir son. Yolsuzluk,yoksulluk ve yasakları kaldırmak için iktidara gelen bir partinin, aynı nedenlerle halkın sırt çevirmesini göremeyerek ilk seçimdeki büyük hezimete koşması.Otoyollar,barajlar,tüneller,köprüler güzeldir. Sağlık hizmetleri iyidir ancak,Adalet yok ediliyor vicdanlar kanatılıyorsa bütün bu iyi şeyler,halkı vicdansızlaştırmaya yetmez.
Yanıtla (0) (0)Romayı istilacılardan kurtaran consül Cicero elebaşlarını yargısız infaz etti diye senato kararıyla idam edilmiş, taa MÖ 63 yılında, hey gidi güzel ve sahipsiz ülkem. Binlerce insanı yıllarca yargılamadan, mahkemeleri (?) işletmeden hapislerde süründür, her türlü temel haklarını elinden al, buna da adalet deyiver. Asıl millette vicdan olacak. Bu milletin gözbebeği ordusu, GKBaşkanları kumpaslarla hapislerde çürütüldü, kimsenin vicdanı sızlamadı, yerine getirdikleri 15 temmuz yaptı, yine z.yağı gibi üste çıktılar, Bu kadar embesil, gözü kör, vicdansız bir millet olduk, bize bunlar mustahak!
Yanıtla (0) (0)Adaletle yönetemeyen, zulüm ile yönetir.
Yanıtla (0) (0)DERİN PLAN MI VAR! İktidar iyice sıkıştı! Ekonomi yönünden değil sadece adam yönünden! Lise diploması dahi tartışılan bir güreşçiye ve yüzlerce yandaşa 4 yerden maaş verilmesi bunun tipik bir göstergesi. Acaba diyorum ampül Bahçeliyi kullanarak kodesteki tahsilli, tedrübeli kitleyi peyderpey tahliye edip devlete yeniden yuvalandırmaya mı çalışıyor! Bugün Mümtazer, yarın Ahmet, öbürgün Mehmet! Bir hukukçu olarak yazı ve fikirlerinden dolayı hapise elbette karşıyım ama burada bir plan seziyorum. Yarın KHK mağdurları yerine azılı FETÖ cüler de çıkabilir! UYANIK OLMAK LAZIM, AMPÜL SIKIŞTI!?
Yanıtla (0) (0)Hukuk adı altında yapılan "dayatma"nın siyasi dayatmadan geri kalır tarafı yoktur. "Adalet" hiçbir insanın ve kurumun tekeline sığamayacak kadar önemlidir. Önce adaletin kendisini tartışmak ve netleştirmek gerekir!
Yanıtla (0) (0)Sayın yazar çok güzel bir yazıya daha imza atmışsınız beyninize yüreğinize sağlık. Devlet Bahçelinin beyanı hukuk adına utanılacak bir durumdur. Şyet Türköne'yi yargılayan mahkeme hata yaptıysa sadece onun davasında mı yaptı, diğer davalarda mükemmel miydi? Hukuk adına talepte bulunurken eski ülkeücü demesi ise ayrı bir ibretlik hadisedir. Yani benim işim yandaşımla hukukla değil beynaıdır bu!Ben Türköne'yi günahım kadar sevmem, ülkücü olduğuna da inanmam! Ülkücü cemaatle kolkola girmez!! Onun esas aldığı şey din değil milliyettir. Asıl olan hukukun herkese adil şekilde uygulanmasıdır.
Yanıtla (0) (0)Nerede ne yazarsa yazsın, bir savcı ,gözünün üstünde kaşın var diye sizi tutuklatsa ,olmadığını anlatana kadar yıllar geçer mi geçmez mi ? Hayır böyle birşey ülkemizde olmaz diyemiyorsak ,hukuk ve adalet adına savunulabilecek hiçbirşeyin olduğuna inanmıyorum.
Yanıtla (0) (0)Adaletten bahsediyoruz, hangi adalet,adalet geleceğe yatırım yapıyor,işleri bitenleri gelecekte bir bir yargılayabilmek için yerini hazırlıyorlar hala akıllanmadı bizim yöneticiler
Yanıtla (0) (0)Taha bey şafak sökmek üzere bunlar karanlığın en koyu olduğu zamanlar. HSK msk farketmez oradaki hakim makim hepsi ADALETLİ hesap verecek. Birkaç yıl sonra hepsinin ağladığını duyacaksınız. KeNdilerinin sebep olduğu sebepler yüzünden kendileri acı çekecek. Sizin yıllardır verdiğiniz mücadele inşallah netice verecek.
Yanıtla (0) (0)Adaletin olmadığğı yerde hiç bir şeyin olmayacağına inanalardanım bu ülkede tek adam rejiminden başka hiç bir şey yok herşey bu adamın iki dudağının arasında o ne diyosa o padişahlık dönemi bundan iyi alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste çok mazlum ahı aldı işallah bir gün hesabını verecek
Yanıtla (0) (0)Toplum Adalet, demokrasi, etik değerler, liyakat istiyor mu? Hayır. Toplum ne istiyor. SUV arabalara binmek, lüks evlerde oturmak, gezmek, dolaşmak, az çalışıp çok kazanmak. İktidar bu olanakları birilerine sağladığı, diğerlerini de hayali kurdurduğu sürece iktidarı destekleyenlerin bakış açısı değişmez. Bu iktidar döneminde kazanım elde edenler ellerindeki kaybederse, umut edenlerin umutları tükenirse herkes hukuktan, demokrasiden ahlaktan erdemden liyakatten bahsetmeye başlar. Mesele bu kadar basit.
Yanıtla (0) (0)Adalet bir gün herkese lazım olur.özellikle şimdiki korkudan hiç bir söyleyemeyen partili partisiz yetkililere.cezaevlerinde iki kişinin kendini kurtarmak amacıyla ismi verilen ve halen kapalı cezaevlerinde bulunan sayısız insan var ve mağdurlar.Devlet bahçelinin çıkışı inşallah bu soruna bir çözüm getirir.
Yanıtla (0) (0)Hukuksuzluğa sessiz kalanlar vicdanlarını şöyle mi rahatlatıyor.Olsun, başörtüsü sertbest ya.Bir doğruyu alabilmek için bu kadar büyük bir kötü durumun ortaya çıkmasına sebep olmak nasıl izah edilebilir.
Yanıtla (0) (0)O eskiden di hocam. Üstünlük mazide kaldı, yerini biat aldı. Yargıtay'dan, AİHM 'den dönecek te ne olacak! Ulu reisin ifadesiyle "atı alan Üsküdar'ı geçti". Yakında o kararı veren Yargıtay’ın üyelerinin de, tez elden icabına bakıldığını duyarsam, hiç şaşmayacağım. Milletimizin tercihi başımızın üstündedir.
Yanıtla (0) (0)Hangi Adalet: İş akitleri aynı gün (01.07.2010 tarihinde) ve istek dışı emeklilik nedeniyle fesh edilen iki personelin çalıştığı kurum ve süreleri, dava dosyalarındaki bilgi, belge ve deliller birebir aynıdır. Ankara 7. İş Mahkemesi 2015/1170 E, :2015/1496 K Ve 44. İş Mahkemesi 2016/279 E, 2016/191 K, kararları ile ZAMAN AŞIMINDAN her iki dava da RET edilir. Yargıtay 22. Hukuk Dairesi ise 7 İş Mahkemesi kararını ONAYLAR, 44.İş Mahkemesi Kararını BOZAR
Yanıtla (0) (0)D)Tarihe, yaşama bakınca Karnı doyunca öldürmeyen sırtlan mı insan, karnı hiç doymamacasına hep bana diye sürekli başkasının hakkını yemek için çırpınan sefil insan mı sırtlan. Bir bilebilsek. Âmâ adım gibi bildiğim bir şey var. İnsanı vahşetten uzaklaştırıp Tanrı’ya da yaklaştıran güçlerin en başında gelenin demokrasi olduğu. Ah bir ulaşabilsek, saçlarına kurdeleler bağlasak. Tek kavuşsak, kara saplı bıçak gibi sinemize saplasak. Öleceksek te, ölümümüze yanmasak. KAFTANCIOĞLU gibi demokrasi kahramanlarımızı desteklemek yolundan hiç ayrılmadan mücadeleyi insanlık borcu bilsek.
Yanıtla (0) (0)C)Yeni, düzgün yuvalar yapsam, onlarca. Sularını, yiyeceklerini başuçlarına koysam, hizmette kusur etmesem, yine de gelmezler mi? Bekleyeceğim, endişeyle, umutla. Acep diyorum, onlar Tanrının aydınlık yüzü biz karanlıkta kalıp, malını, namusunu elinden almak isteğiyle tarihler boyu birbirlerinin boğazına sarılan, hayatı savaşa çeviren ve en çok öldürene en kahraman payesi veren lanetli mahlûklar mıyız? Kaftancıoğlu’nu yedi yıl önce attığı twitlerden dolayı 17 yıl hapis cezası vermek isteyen bizler, sınav veren denekler miyiz? Olumsuzluklara beraberce tavır koymada kim insan kim akılsız kuş(!)
Yanıtla (0) (0)B)Anneyi korkuluk üzerinde bir süre beklerken gördüm. Tüyleri dağınık, şırıl sıklam, ıslak,son derece düşünceli. Sonra gitti. Kısa bir süre sonra onlarca kuşla döndü. Anladım ki diğerleri, annenin yasına veya yardım isteğine icabet etmek üzere gelmişlerdi. Anne yuvaya indi, etrafında guguklayarak döndü bir süre. Besbelli ki bu seferki umutsuzluğun çırpınışıydı, ağıtıydı. Sonra hep bir olup gittiler. O günden beri artık balkona tek bir güvercin bile gelmiyor. Acaba bu mekânı cenaze evi olarak lanetleyip ilelebet terk mi ettiler?
Yanıtla (0) (0)C)Yeni, düzgün yuvalar yapsam, onlarca. Sularını, yiyeceklerini başuçlarına koysam, hizmette kusur etmesem, yine de gelmezler mi? Bekleyeceğim, endişeyle, umutla. Acep diyorum, onlar Tanrının aydınlık yüzü biz karanlıkta kalıp, malını, namusunu elinden almak isteğiyle tarihler boyu birbirlerinin boğazına sarılan, hayatı savaşa çeviren ve en çok öldürene en kahraman payesi veren lanetli mahlûklar mıyız? Kaftancıoğlu’nu yedi yıl önce attığı twitlerden dolayı 17 yıl hapis cezası vermek isteyen bizler, sınav veren denekler miyiz?Kim insan kim akılsız kuş(!).
Yanıtla (0) (0)A)Evin balkonu güvercinlerin gözde mekânıydı. Bazen tek, bazen çift, bazen daha kalabalık, gelirlerdi. Erkekleri, kabadayı edasıyla kanatları yere sürterek, gug gug diye dişi etrafında döner, kur yaparlardı. Derken duvarla, ona yasladığım mermer arasında, çel çöp üzerinde iki yumurta gördüm. Yuva yapmışlardı. Su basacağını düşünüp yüksekçe bir yere taşımak istedim. Âmâ annenin tepki verip mekânı terk edeceğini endişesiyle vazgeçtim. Geçenlerde, balkonun açık olan yönünden gelen kuvvetli yağmurla yuvayı su bastı.
Yanıtla (0) (0)Ah hocam ah bağımsız ve tarafsız yargı mümkün mü parti teşkilatının yarısını hakim - savci olarak atadılar derdinizi kime anlatacaksiniz
Yanıtla (0) (0)Hayal dünyasında yaşıyorsunuz.İşinize nasıl gelirse öyle demokrasi olsun istiyorsunuz.Ne yasamadan,nede yargıdan sorumlusunuz.Bunlar yazılı kuralları olan işler,keyfi değildir.Yargılama işlerine bakanlar hukuk bilgisine sahip insanlardır sokaktan toplanmadı.Yanlış iş yaparlarsa üst mahkemelerden dönüyor.Burada delillendirme ile ilgili problemler var.Mahkemeye bakan hakim,cezayı gerektiren delilleri koymazsa,nur topu gibi beraate dünüşü veriyor bence bu işlem bilinçli yapılıyor
Yanıtla (0) (0)Terör ve teröriste dokunma adalet yok olur. Sevsinler senin adaletini...
Yanıtla (0) (0)Öyle bir devirde yaşıyoruz ki herşey ters ve yamuk olduğu için mahkeme köşelerinde düzgün insanlar yargılanıyor. Herşey mi bu kadar absürd olur bir ülkede. Haksız, hırsız ve mafya maestro olmuş, gariban fakir fıkara en azılı ilan edilmiş.
Yanıtla (0) (0)"Iki devlet var,biri bildigimiz Türkiye Cumhuriyeti,öteki Saray devleti.Saray,ne Türkiye'yi taniyor ne Cumhuriyeti.Tek derdi iktidarini sürdürmek.Bu hükümetin iktidarda kalabilmek icin kendinden olmayan herkesi sindirme,yok etme planinin bir parcasi.Düsünceyi yenemeyen iktidarlar,düsüneni yok etmeye calisirlar..
Yanıtla (0) (0)Adalet ve liyakat en başta olması gereken yerde yok Siyasi partiye üye olanları hakim savcı yaparsanız döner devleti değil elinizi öper.En acısı nedir,liyakatsız özel üniversite ve kıbrıs gibi yerlerde okuyanların atanması.Ankara hukuku bitiren geziyor bunlar atanıyor.Bir davamız oldu inanır misiniz bizim özel avukat kanunları yorumlayarak davayı bitirdi Halk olarak harama alıştık E halk azmayınca da Allah bela vermez
Yanıtla (0) (0)Kim demis Adaletin Gözü Açık.Vikipediyaya baktım Themis Abla kim diye.Ozetle GOZU.KAPALI..kilici da var **Tehlikeli.Kime.nasil vuracak.!. Teraziside var nasil tartacak ** ve Bakireymiş, Kahinlikte var.Kehanet tapınağı Delphi inşa etmis.!.Hem Tanrıça ve Tanrisal varlikmış,Olymposta yasarmis Tanrilarin Toplantilarina Baskanlik ediyormuş hem yaşamla,ölüm arasindaki dengede Parmağı varmış yani Abla takmış,takıştırmış ..Levent Kircanin Cevat Kelle misali yok,yok Ablada..ama bir tek Adaleti yok Dunyada.o kadar da olsun Tanrica Ablanin eksigi,kusuru..!.
Yanıtla (0) (0)Sayın yazar,Yazınızda adaletin bütün ideolojilerden ve siyasetlerden üstün bir değer olduğunu dile getirdiniz.Haklısınız ve okur olarak buna katılıyorum.Bunu sizin gibi demokrat yazarların savunması doğru ve yararlı.Bahçeli gibi bir politikacının hak ve hukuktan bahsetmesi,ülkücü şehit vurgulaması yanlış.ülkemizde eli kanlı çok ülkücü katil çıktı.Hepsi elini kolunu sallaya sallaya geziyorlar.Evet,Cezaevlerinde mağdur vatandaşlarımız var ama onlar Bahçeli denen herifin tarifine uymuyor.
Yanıtla (0) (0)Hz. ÖMER'in adaletini getireceğiz diyerek gelenler eğer İslam'ı ideoloji yapma yerine din olarak algılayabilselerdi bilirlerdi ki İslamın imandan sonraki en önemli farzının adalet olduğunu, ama ideolojik ve sloganlaşan İslam bu gün ülkenin hatta islam dünyasının her tarafını kapladığından hiç birimiz huzur bulamıyuruz.Ayrıca bu acayip anlayışı da maalesef asrı saadet anlayışı olarak tasavvur ettirili-yoruz.
Yanıtla (0) (0)Adaletin olmadığı toplumu ayakta tutmak zordur.
Yanıtla (0) (0)Olmayan adaletin gözü kapalı değil kördür.
Yanıtla (0) (0)bu Hakimler birbirine zıt kararları nasıl veriyorlar. 7 yıl önce suç olarak görülmeyen bir eylem buncayıl sonra nasıl suç olur anlamak mümkün degil.
Yanıtla (0) (0)