Acımız çok büyüktür. İdlib’de önceki gün 33 askerimizin şehit olduğu saldırı ve bir ay içindeki saldırılarla 52’ye uluşan kayıplarımız sadece acı değil, aynı zamanda tarifsiz bir hayalkırıklığıdır.
Bütün Batı blokunu neredeyse elimizin tersiyle iterek ve üzerine dünyaları vererek dostluk kurduğumuzu zannettiğimiz Rusya’nın göre göre, bile bile askerlerimizi hedef alması tarihimizin en hazin tablolarından birisidir.
Bu noktaya gelinirken o kadar yanlış yapıldı ki; buna rağmen omuzlarımızdaki mülteci yükünü hiç olmazsa artırmamak adına Suriye dosyasında İdlib’de tutunma çabası anlamlıydı. Şimdi bu zor hedef de askeri olarak belirsiz bir geleceğe yürüyor…
Hazin olan şu, İdlib’de veya Suriye’deki hedeflerimiz için hâlâ Rusya’dan başka muhatap bulunmuyor. Belli ki Putin de bunun rahatlığıyla oyun planı içine askerlerimizin hayatını katmakta sakınca görmedi. Dün sabahtan itibaren de yeni bir faza geçti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıktan ilan ettiği yüzyüze görüşme çağrılarını umursamayan Putin saldırının hemen ardından telefonu açtı ve ardından da ikili görüşmenin kapısını araladı. Dahası, Rusya bugüne kadar ateşkes çağrılarına cevap bile vermezken şimdi birdenbire bunun mümkün olacağını ilan etti. Bitmiş heyetler arası müzakereler de yeniden başladı.
Askerlerimizin kim tarafından şehit edildiğini bildikleri halde hâlâ Rusya’ya toz kondurmayanlar için bu ‘sürpriz gelişmeler’ yeterli olmuştur herhalde.
Hiçbir şey gizli değil, hatta böylesi kritik olaylarda görülmediği kadar açık ve kabul edelim, saygısızca… Oyunu Rusya ile oynamak istedik veya zorunda kaldık veya işimize geldi bilinmez ama onlarla yol yürümenin bedeli buymuş. Şimdiden sonra; yani, 27 Şubat saldırısının ardından da yine aynı yoldan, soğukkanlılıkla ve artık hamasetsiz yürümek en doğru tercih olacaktır. Çünkü, öteden beri başta ABD olmak üzere bölgeye başka bir ülkenin karışmasını istememek gibi ısrarlı bir politikamız da vardı. Doğal olarak bugün kimse Suriye’deki gerilime dahil olmak ve ateşe dokunmak istemiyor.
Gelelim şimdiden sonraya… İdlib’de düzeni sağlamak adına imzalanan Soçi mutabakatı başlangıçtaki anlamını çoktan kaybetmiş olsa da mülteci transferini önleyecek bir noktada tutulabilir. Sınırımızda makul bir güvenli bölge kurulabilir ve o aşamada da Avrupa’nın katkısıyla mültecilerin barınma ve iaşesi temin edilirse hasarın bir kısmı giderilmiş olur. Problem çözülmez elbette ama ertelenmiş, zaman kazanılmış olur. Rusya baştan beri hiç umursamadığı Türkiye’nin mülteci meselesinde bu yolu şimdi açabilir. Eğer, Türkiye’nin önceki gece sınırları açma kararının Avrupa’da yaratacağı sıkıntının keyfini çıkarmak için frene basıp olacakları seyretmeyi tercih etmezse tabii…
Bu vesileyle, mültecilere Avrupa yolunu açma kararını iyice düşünmek, siyasi ve insani boyutlarını tartmak gerektiğini bilmem söylemeye gerek var mıdır? Ensar ruhuyla, kardeşlik duygusuyla ev sahipliği yaptığımız ve başkaları yapmadığı için haklı olarak herkesi eleştirdiğimiz Suriyeli ve diğer göçmenlerin yollara dökülmesi, denize açılmaları -problemin bütününde haklı olsak da- sürdürülebilir bir yöntem değildir. Sorunu daha çözümsüz kılacak ve murad ettiğimiz neticeyi sağlamayacak aşırı bir tepkidir. Suriye meselesinde bütün dünyanın haklılığımızda ittifak ettiği bir takdire gölge düşürmeyelim.
İnsanın gözleri yaşarıyor: Türkiye ne kadar gelişmiş ! Herkes herşeyden anlıyor !
Yanıtla (0) (0)Dünü tartışmıyorum bugünü hiiiç konuşmak istemiyorum. Anne hassasiyetiyle bir kaç cümle kurmak istiyorum. Evladını kaybeden bir anneyi rahatlatma ihtimaliniz yok! Değil Suriyelilere sınır kapılarını açmak hepsini tutup kolundan sınır dışı etseniz dahi o yürek yangını dinmez! Gelelim Suriyeli mültecilere kundakta bebekler tir tir titreyen çocuklar gördüm:( vakit herseye rağmen Ensar olabilme vaktidir. Kimyasal silahların yağmur gibi yağdığı Suriye’ye bakakalan alem sınır kapısı açmayla dize gelmez!
Yanıtla (0) (0)Onu yapmayalım bunu yapmayalım çözüm ne efendi sen onu söyle bizde biliyoruz Rusya ile ittifakın felaket olduğunu bırakın korkuyu ülkemizin yararına çözümünüz varsa onu yazın
Yanıtla (0) (0)Muhtefi - sehit olmak baska bu vatan evlatlarini hava desteksiz saldiriya acik halde riskli olarak belirlenmis bolgenin disina cikarma sorumlulugu baskadir. Bunun hesabi verilmelidir. Esas olan ölmek degil yasayip vatana dine hizmet etmektir.
Yanıtla (0) (0)ISLAMVATAN iki Temel ayak uzerinde durur 1.BILGELER.....2 ŞEHİDLER....olmazsa olmaz..Gerisi Bunların Gölgesinde yaşar. Felaket falan degil bu..Vatan Nöbeti..!..Ruhlari Şad Olsun..Zerre suphem.yoktur..Yuce Peygberimiz Karşıladı..zerre suphem.yok Imanim gibi..Ne mutlu onlara..!
Yanıtla (0) (0)bizler bunların geçmişin iyi biliriz mustafabey bizim en sadık dostumuz ortagımız gemimizi vuran ABD bunları unutursak yanlış olur bırakın suçlu aramayı ancak kendi gücünü oluşturacaksı vesselam
Yanıtla (0) (0)Hükümetin muradı ensar ruhuyla hareket edip, çocuk, yaşlı, kadın, hasta mültecileri felaketten kurtarmak olsaydı, iki de bir kapıları açarız haa demezdi.. Ayrıca Yıllarını siyasetin içinde geçirmiş koca koca yazarlar siyasiler bilmiyorlar mı ki yüzyıldır Suriye Rusyanın vilayeti gibidir.. hani eşeğini dövemeyen semerin döver misali.. sadece yanan yürekler var Şehitlerin anaları ailesi gerisine helva tatlı gelir...
Yanıtla (0) (0)Askerler ölürken gülebilmek!...
Yanıtla (0) (0)Sayin Yazar, Hükümetin yanlsi politikalarini, aman Kürtler hak kazanmasin diye oyun bozucu olmayi sizde alkisladiniz. Umarim gelinen nokta sizi tatmin etmistir. Kendisini dev aynasinda gören hükümet ve izlenen politika bu millete artik bir yüktür. Mesele ne diye bu sehitler veriliyor meselesi! Tek strateji, masada olalim, Kürtlerin önünü kapatalim. YAZIK!!
Yanıtla (0) (0)"Onlar ensardııııır, bu fikrim hic degismeyecek" diyen, şimdi diyor ki "beslemek zorunda degiliz"...siyasi islamcılıgın iflasının en guzel ornegidir bu, ülkemizin yıllarına ve buyuk kayıplarına neden olmuş bir siyaset. Bu gün istanbul milletvekillerine konuşmasını dinleyince, ülkemizi yönetenin gercek çapını bir kez daha gördüm.
Yanıtla (0) (0)Felaket size bize görünmüş... Turizm gelirleri rekor kırmış, Merkel’den de 3 milyar Euro istenmiş... Hamdolsun her şey yolundaymış...
Yanıtla (0) (0)Yazının ana fikrini anlayamadım. Belki iki üç defa okursam anlayabilirim ancak buna vaktim yok.... Tekrar okudum. Galiba Suriye'deki amacımızın göçmenleri kontrol etmek olduğunu gizliden iddia ediyor sayın yazar. Ayrıca ruslarla çalışmaya devam edeceğiz diyor. Benim içim yanıyor ve bu yazı içimi soğutmadı.
Yanıtla (0) (0)Vatandas hatali, muhalefet hatali, gecmis hukumetler hatali, ABD hatali, Rusya hatali, Suriye hatali, Avrupa hatali, sonuc olarak bir kesim haric herkes hatali. Bakalim bu akil tutulmasi ne zaman bitecek. Rabbim sen feraset ver amin.
Yanıtla (0) (0)İdlib de etkili karşılık verildiğine ve Suriye ordu kayıplarına ilişkin bir bilgi yokken bizim kayıplarımız dünya basınında bu niye?
Yanıtla (0) (0)Hep güçlünün yanında ve güçlü ve zengin besleyen insanlar yüzünden güçlülerin ayakları şehitlerin üstünde, toprağa bile basmıyorlar... Realiteden uzak hayal gördürülen insanlarla yaşamak ve bir şeyler başarmak mucize olur... Başarmak için, çok akıldan önce, insanlık hasletlerinden nasibini almış, çok sayıda ahlaklı ve vicdanlı insan gerekiyor. Memleket mucize bekliyor... Gerçekleşecek mi?
Yanıtla (0) (0)Allah akıl versin! Dostu Putin uçuş yasağı koymuş. Hayatının baharında onca askerimizi parti parti öldürmüş. Yapabildiği yerden/karadan sağa sola füze atabilmek ama hala “muhalefette haddi aşmak çok yanlış noktalara götürür” diyor yazara. Tehdit mi bu? Kimi, kime karşı suçluyorsunuz? Bari, şehitlerin ruhundan, gözü yaşlı analarından utanın! Allahtan daha çok akıl ve vicdan dileyin, Allah rızası kul hakkı için!
Yanıtla (0) (0)S-400 alirim, nükleer antlaşma yaparım.Rüşvetle Rusya nin aklini alirim sandılar. Insanlar ulusal çıkarlarını rüşvet uğruna satmıyor bizimkiler gibi. Rusya israil in alanını genişletmek istemiyor. Bunun yanında Akdeniz inmek istiyor. 1970 lerden beri golantepesine israil in girmesini engelliyorduyor. Ha bugün golanı israil bizim ıslamcı hukumet sayesinde ele geçirdi. şimdi de askerimiz orda sıkıştı kaldı. Bunlarin dis politikayi getirdigi yer bu.
Yanıtla (0) (0)Stalin'in oğlu Alman işgaline karşı ön cephede savaştı ve öldü.Bizde varlıklı olanların çocukları sadece bedelli askerlik yapıyor.
Yanıtla (0) (0)Yorum yazan biri karsiya verdiğimiz kayiplardan bahsedip yazarin muhalifliginden bahsediyor.allhim su kafadan bize de verse de bizde rahatladak.ya bu nasil bi bakis acisi tam iktidarin istediği tip.kardesim ocaklara ateş düşmüş girdigin sokak çıkmaz sokak politikan tamamen çökmüş itibarin yerlerde sen sinek oldurmekten bahsediyosun.
Yanıtla (0) (0)kapıların kesinlikle açılması çok doğru bir karar
Yanıtla (0) (0)Askerimiz hayatini yitiriyorsa, karsi taraftan yok bu kadar rejim unsuru da biz yokettik filan denmesi bir rahatlama ifade etmiyor. Bir askerin hayatina paha biçilemez. Asker, ölmeyi göze alandir diyeceksek, ne için, degecek bir sey ićin mi diye sormak gerekmez mi?
Yanıtla (0) (0)Ensar ruhu mu? Dalga mi geçiyorsunuz? Birakin bu bayat laflari! Suya sabuna dokunmayan, asil meseleyi es geçen, en bastan yanlis yaptik! Komsu kalmaliydik demekten imtina eden yüzeysel, esasi bile bile kenara koyan bir yazi olmus.. Yazik!
Yanıtla (0) (0)Masallah, iktidar disinda herkes suçlu.. Niye ordayiz hala, sinira yakin bölgede BM gelsin mülteci sorununu kontrol etsin, askerimiz Suriye'nin içlerinde tutsak kaldi. Oralardan güvenli yerlere niye çekilmiyoruz vb sorulari hiç sormayin, laf salatasi yapin! Afferin size sayin yazar..
Yanıtla (0) (0)Bilgilendirme yapacakları gazetelerde bile ayrımcılık yaparken bizzat kendilerinin verdikleri zararda bile birlik beraberlik istiyorlar! Bunların herşeyi sahte!
Yanıtla (0) (0)Türkiyenin başını öne eğdirenlere tek soru sorulmayacak mı?
Yanıtla (0) (0)Suriyede ne onur kırıcı bir son. Tarihe mal oldu.
Yanıtla (0) (0)Isimiz liyakatsiz monserlere kaldi.onlarin stratejik derinlihi de oyunda mizikcilkk yapan cocuklar gibi sinirda bu kapidan gecemezsiniz ama ormandan gecin.stratejik derinlige basaniza.gozlerim yasardi. ah su monserler ah.
Yanıtla (0) (0)" Türkiye kazanacaksa biz kaybetmeye hazırız " dan bu noktaya nasıl gelgiğimizi anlamak zor. Bu coğrafya hata kabul etmiyor. Hatanın bedeli ağır oluyor. Artık boş nutukların teselli vermediği bir noktaya geldik. Şuhedamızın yüzüne mahşer günü nasıl kakacaklarsa artık.....
Yanıtla (0) (0)33 tane insanımız öldü! Hergün ensar muhacir muhabbeti yapanlar saatlerce tv ekranlarından inmeyenler sustu ölüm haberi bir valiye kaldı... bu utanç ve vicdan sorumlu herkese yeter.
Yanıtla (0) (0)ne batıdan ne rusyadan ne abd den bize hayır var..küfür milleti aynı..hala anlamıyor musunuz!!! hepsi kafir zalimler.. Turkiye Allah c.c izni ve yardımı ile bu badireyide atlatacak INSAALLAH
Yanıtla (0) (0)Bir karar verirken hiç kimseyi dinlemeyen bir yönetim var Türkiyede ama sonucunda kötü birşey olduğunda da herkesin birlik olması isteniyor! Ne gariptirki ucube muhalefette buna ayak uyduruyor! Kimse neden ve kim için askerimiz suriyede sorgulamıyor! Suriyeliler iyi yaşamak çok kazanmak için Avrupaya bizim gençlerimiz ölüme!
Yanıtla (0) (0)Umarız yaşanan olumsuzluklar bu anlayışa geçmişte destek vermiş olanların da kendilerini iyice gözden geçirmelerine vesile olur. Tıpkı Rusya gibi bir ülke ile elele verenlerin şimdiki durumu gibi.
Yanıtla (0) (0)Çok şaşırtıyorsunuz. Suriye politikasındaki yanlışlıklar elbette tartışılır ve tartışılıyor. Ancak son 24 saat içinde olanları ortaya koyma biçiminiz hayret verici. Çok şehit verdiğimiz ortada ama Esed güçlerine verdirilen olağanüstü kayıpların hiç bir önemi yokmuş gibi davranmanız ve Rusların TSK nın bu son derece etkili saldırılarını seyretmekten başka bir şey yapmadığı gerçeğini göremeyenler hayret verici. Ayrıca Türkiye mültecileri adeta zorla gönderiyormuş havasında yazdıklarınız. Muhalefette haddi aşmak adamı çok yanlış noktalara götürür hissettirmeden.
Yanıtla (0) (0)