Yeşilçam’ın usta oyuncusu Kayhan Yıldızoğlu 90 yaşında İstanbul’da vefat etti. ‘Tarkan’, ‘Kara Murat’, ‘Malkoçoğlu’, ‘Battal Gazi’ gibi kahramanlık hikayelerinin vazgeçilmez aktörlerinden Yıldızoğlu, ‘Ali Baba ve Kırk Haramiler’ filmindeki “Açıl susam açıl!” repliğiyle bir neslin belleğine kazındı. ‘Eşkiya’ filminde toplumdaki yozlaşmaya paralel sinema sektörünün geldiği hali anlatan ‘Artist Kemal’ rolüyle unutulmazlar arasına giren usta oyuncunun vefatıyla Yeşilçam’da bir sayfa daha kapandı.
SALİHA SULTAN
Yeşilçam’ın ve Türk dizi sektörünün usta oyuncusu Kayhan Yıldızoğlu 90 yaşında vefat etti. Yıldızoğlu’nun vefat haberini kızı Sibel Aybar duyurdu. Aybar, babasının İstanbul’daki evinde yaşlılığa bağlı nedenlerle hayatını kaybettiğini ifade etti.
Yönetmen Süreyya Duru’nun önerisiyle ilk filmini 1966 yılında çeviren Yıldızoğlu yaşamı boyunca 300’ün üstünde filmde, ayrıca birçok televizyon dizilerinde oynadı. Zeki Ökten, Halit Refiğ, Lütfi Ö. Akad, Duygu Sağıroğlu, Memduh Ün gibi yönetmenlerle çalıştı. Muhsin Ertuğrul’un tedrisatından geçen son tiyatroculardan olan Yıldızoğlu, Türk sinemasında genellikle yardımcı rollerde oynadı; imparatordan mafya babasına ‘kaliteli kötü adamları’ oynamaktan keyif aldı.
‘Tarkan’, ‘Kara Murat’, ‘Malkoçoğlu’, ‘Battal Gazi’ gibi tarihi kahramanlık filmlerimizin vazgeçilmez aktörlerinden Yıldızoğlu, 1971 yapımı ‘Ali Baba ve Kırk Haramiler’ filminde Ali Baba’nın ağabeyi Kasım rolünde kullandığı “Açıl susam açıl!” repliği ile bir neslin belleğine iz bıraktı. Türk sinemasının öncü yönetmenlerinden Yavuz Turgul da, ‘Eşkiya’ filminde Kayhan Yıldızoğlu’nun canlandırdığı ‘Artist Kemal’ karakteriyle toplumun yozlaşmasına paralel Yeşilçam’ın geldiği son noktayı anlattı.
Yıldızoğlu, bu rolde Beyoğlu’ndaki köhne bir otelde ilaç bile alamayacak halde yaşam mücadelesi veren, karşılaştığı bütün kabalıklara rağmen beyefendiliğinden ödün vermeyen şehirli eski bir aktörü canlandırdı.
‘Çiçek Taksi’, ‘Arka Sokaklar’, ‘Yabancı Damat’, ‘Akasya Duraığı’, ‘Kurtlar Vadisi’ gibi birçok dizide rol alan Yıldızoğlu’nu yeni nesillerin hafızasına ise ‘Selana’ dizisindeki ‘Yüce Honos’ karakteriyle kazındı. Usta oyuncu Yıldızoğlu’nun cenazesi bugün öğlen namazında Levent’ten kaldırılacak, ardından Feriköy Mezarlığı’na defnedilecek.
‘KİBAR ADAMDI, EFENDİCE YAŞADI’
BEHZAT UYGUR: İzleyince bizi mutlu eden, son ana kadar çalışma arzusu ile örnek olan klas bir insanı daha kaybettik... Mekanın cennet olsun.
ŞEVKET ÇORUH: Kibar adamdı. Nadir görülen bir nezaketi vardı. Sevdiğim ustalardan biriydi. Güzel insandı.Hep sevgiyle hatırlanacaksınız.
HÜSEYİN KÖROĞLU: Kayhan Yıldızoğlu ustamı, ağabeyimi 1983 yılında tanıdım. O sıralar henüz Ankara Devlet Konservatuvarı birinci sınıf öğrencisi idim. O da doğduğum topraklarda KTDT sahnesinde oyunlarda oynuyordu, hayranlıkla izlemeye giderdim.
HÜLYA KOÇYİĞİT: Türk sineması, tiyatrosu; sanat dünyası bir duayenini daha kaybetti bugün. Hayranı olduğum zarif bir beyefendi idi. Usta aktör Kayhan Yıldızoğlu’nun vefatı haberi ile büyük bir üzüntü içindeyim. Her fırsatta büyük bir mutlulukla efendice yaşadığını dile getiren büyük ustaya Allahtan rahmet, sevenlerine sabır diliyorum.
Usta sanatçıyla iki yıl süren bir evlilik yapan Suna Yıldızoğlu soyadını kullanmaya devam etmişti.
‘SOYADINI TAŞIMAKTAN ONUR DUYDUM’
1976 yılında Kayhan Yıldızoğlu ile nikah masasına oturan oyuncu Suna Yıldızoğlu da sanatçının vefat haberini alınca büyük acı yaşadı. Duygularını sosyal medya hesabından dile getiren ünlü oyuncu paylaştığı fotoğrafa şu notu düştü:
“İç dünyamı keşfeden insan, ne kadar çok öğrendim senden. Aşk bitince sevgi ve saygıyla dostluğumuz sürdü. Zeki, esprili, kültürlü, bilgili insan, hep soyadını taşımaktan onur duyduğum insan, huzur içinde uyu... Kalbimde, annem ve babam gibi, hep yaşıyor olacaksın.”
MUHSİN ERTUĞRUL’UN TEDRİSATINDAN GEÇTİ
Tiyatro ve sinema oyuncusu Kayhan Yıldızoğlu 1933’da İstanbul’da doğdu, liseyi Ankara’da bitirdi. Sanatçılarla dolu bir aileye mensup olan Yıldızoğlu’nun annesi Karagöz-Hacivat ustası, dört teyzesi Türk müziği sanatçısıydı. Hukuk fakültesini üçüncü sınıfta bıraktı. Askerliğini yedek subay olarak yaptıktan sonra İstanbul Kambiyosu’nda döviz komiseri olarak çalışmaya başladı. Burada çalışırken 1957’de tesadüfen Muhsin Ertuğrul ile tanışarak oyunculuk seçmelerine katıldı ve böylece İstanbul Şehir Tiyatrosu’nda 27 yıl çalıştı.
1966’da ilk filmi Malkoçoğlu’nda rol aldı. İngiltere, Rusya, İtalya gibi ülkelerde de çalışan sanatçı tiyatro oyunculuğunu 2015’e kadar sürdürdü. Yıldızoğlu, 1976 - 1978 arasında meslektaşı Suna Yıldızoğlu ile de bir evlilik yaşadı. 2015’te Antalya Film Festivali’nde Yaşam Boyu Onur Ödülü, aynı yıl Kayseri Film Festivali’nde Altın Çınar Ödülü, 2018’de Sadri Alışık Tiyatro ve Sinema Oyuncu Ödülleri’nde Sinema Onur Ödülü’ne layık görüldü.