Türk sinemasının ünlü oyuncusu Cüneyt Arkın'ın kaleme aldığı 'Benim Kahramanım Türk Halkıdır' isimli kitapta Kemal Sunal'la birikte sevmediği arabesk şarkıcısının Orhan Gencebay olduğu iddiasına sanatçıdan sert tepki geldi. Orhan Gencebay söz konusu iddiayla ilgili olarak, 'Söylediği her şey yalan' ifadelerini kulanırken sanatçının eşi Sevim Emre, Arkın'ın kitabını piyasadan toplatacağını söyledi.
Türk sinemasının usta oyuncusu Cüneyt Arkın "Benim Kahramanım Türk Halkıdır" kitabında yakın dostu Kemal Sunal'ın bir arabesk şarkıcısından hiç hazzetmediğini iddia ederek ünlü oyuncuyla arasında geçen bir anıya verdi. Kemal Sunal'ın Hilton Otel'de düzenlenen bir davette Orhan Gencebay ile karşılaşmasını ve aralarında geçen diyaloğu aktaran Cüneyt Arkın'ın söylediklerine Orhan Gencebay sert tepki gösterdi.
"BUNUN GİBİLER ANCAK ASANSÖRLE YÜKSELİR"
Kemal Sunal'ın Orhan Gencebay hakkında "Arap müziğinden yürüttüğü şarkılarla 60 yıllık Türk müziğinin üzerine çöktüğünü' söyleyip, 'Bunun gibiler ancak asansörle yükselir' dediğini iddia eden Cüneyt Arkın'a katıldığı bir televizyon yayınında tepki gösteren Gencebay, "Cüneyt Arkın'ın söylediği her şey yalan bana neden böyle davranıyor anlamıyorum. Ben kimsenin kalbini kırmadım, Türk halkı beni bugün bulunduğum konuma getirdi" diyerek iddialara tepki gösterdi.
Gencebay, kendisinin Kemal Sunal'la hiçbir probleminin olmadığını, Sunal'a saygı ve sevgi beslediğini söyleyerek, "Çok sevdiğim takdir ettiğim bir oyuncu Kemal Sunal. Ben şarkılarımı başkalarından almadım" diye konuştu.
CÜNEYT ARKIN KİTABINDA KEMAL SUNAL'LA OLAN ANISINA YER VERDİ
Ünlü oyuncu Cüneyt Arkın, Benim Kahramanım Türk Halkıdır kitabında Kemal Sunal'ın Orhan Gencebay hakkındaki düşüncelerini ve Hilton Otel'de yaşanan bir olayı şu ifadelerle okuyucuya aktardı:
Bir gün Hilton'un lobisinde oturuyoruz. Gözü bir yere takıldı. Baktım, 60 yıllık müzik birikiminin üzerine çökmüş Arap'tan yürüttüğü şarkılarla bir anda meşhur olmuş bir arabeskçi. Asansöre bindi, yukarı çıktı. Kemal Sunal, 'Bu herif gibiler ancak asansörle yükselir' dedi.
Yılmaz Kalkavan'ın yemeğine davetliyiz. Kemal Sunal ve ben iki dirhem bir çekirdek giyinip, davetin yapıldığı otele gittik.
Lobi kalabalıktı. Millet asansör bekliyordu, sıraya girdik. O meşhur arabeskçi yine geldi. Yanında televizyoncular, gazeteciler ve dostları vardı.
Bizi görünce sevinir gibi yaptı, sonra sinsice sırıttı. 'Kemal Bey, sizi görmek ne güzel çok sevindim. Bana resminizi imzalar mısınız?' Aklınca dalgasını geçiyordu. Kemal hiç duraksamadı, fotoğrafını çıkardı: 'Hay hay efendim, isminiz neydi?"