Merkez Bankası'na yeni başkan atanmasıyla birlikte en çok merak edilen konu faiz artırımının devam edip etmeyeceği konusu oldu. Alman Deutsche Bank'ın stratejistlerine göre; 26 Ocak'ta faiz artış döngüsünde sona geldiğini ilan eden Merkez'den 500 baz puana kadar faiz artışı öngörüyor.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'ndaki (TCMB) başkan değişiminin ardından, yabancı bankaların Türk ekonomisi üzerindeki etkilerini değerlendirdiği raporlar gelmeye devam ediyor. Alman Deutsche Bank, Fatih Karahan'ın başkan olarak atanması sonrasında, yakın vadede hala sıkılaşma bekleyerek 250 baz puan daha faiz artışına alan açıldığını öne sürdü.
Deutsche Bank'ın stratejistleri tarafından hazırlanan raporda, önden yüklemeli 500 baz puanlık faiz artışına dair bir alan açıldığı, ancak bunun henüz fiyatlamalarda olmadığı belirtildi. Bu değerlendirmede, özellikle enflasyon baskılarının dikkate alındığı ve mevcut ekonomik koşulların daha fazla sıkılaşma gerektirdiği vurgulandı.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan
Raporda, mevcut durumda bir faiz indirimi beklentisi olmadığı, ancak 2025'te piyasada daha kademeli bir gevşeme döngüsünün fiyatlandığının altı çizildi. Bu durum, TCMB'nin önümüzdeki dönemde politika faizlerinde bir indirime gitmese de ilerleyen yıllarda daha ılımlı bir politika izleme olasılığını yansıtıyor.
Deutsche Bank'ın stratejistleri, raporlarında ayrıca, TCMB'nin mevduat faizlerindeki düşüşe karşı önlem alabileceğini ve para politikası aktarım mekanizmasının sağlıklı işleyişini yeniden tesis etmek için ek makro tedbirler uygulayabileceğini öne sürdü.
MERKEZ SON AÇIKLAMADA 'TAMAM' DEMİŞTİ
TCMB, Hafize Gaye Erkan başkanlığında, 26 Ocak'ta faizleri 250 baz puan artırarak yüzde 45'e yükseltmiş ve faiz artış döngüsünün sona erdiğini duyurmuştu. Ancak, Fatih Karahan'ın başkan olarak atanması sonrasında beklentilerde bir değişim yaşandı ve daha fazla sıkılaşma eğilimi öne çıktı.
Son olarak, swap fiyatlamalarında mayıs ayına kadar faizlerin sabit kalacağı fiyatlamalar yapıldığı, ancak yabancı bankaların değerlendirmeleri ve beklentileri doğrultusunda piyasadaki bu beklentilerin zaman içinde nasıl evrileceği izlenmeye devam edilecek.