ABD’de Biden yönetimi, İsrail'in Gazze'deki saldırılarının uluslararası hukuku ihlal ettiği yorumunun "makul" olduğunu ancak askeri yardımların durdurulması için yeterince kanıt bulamadıklarını bildirdi. ABD, İsrail'in, “insan hakları hukuku ihlallerini içerdiği iddia edilen olaylarda ABD silahlarının kullanılıp kullanılmadığını" bilemeyeceklerini savundu.
ABD Dışişleri Bakanlığı, şubat ayında Başkan Joe Biden’ın talebiyle hazırladığı İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarında ihlal olup olmadığıyla ilgili raporunu Kongreye sundu.
Kısaca NSM-20 olarak bilinen Ulusal Güvenlik Memorandumu raporunda Dışişleri Bakanlığı, İsrail’in Gazze’deki askeri operasyonlarının uluslararası hukuku ihlal ettiği yönündeki değerlendirmenin "makul" olduğu sonucuna vardı.
Raporda, "İsrail askeri operasyonlarında sivillerin zararını azaltmaya yönelik en iyi uygulamaları hayata geçirecek bilgi, deneyim ve araçlara sahiptir” denilirken, ancak “yüksek düzeyde sivil kayıpları da dahil olmak üzere sahadaki sonuçların, İsrail Savunma Kuvvetlerinin bunları yeterince kullanıp kullanmadığına ilişkin önemli soruları gündeme getirdiğine” işaret edildi.
'BİZİM SİLAHLARI MI KULLANIYORLAR BİLMİYORUZ'
İsrail'in, “insan hakları hukuku ihlallerini içerdiği iddia edilen belirli olaylarda ABD silahlarının kullanılıp kullanılmadığını doğrulamak için tam bilgi paylaşmadığı" belirtilen raporun, öte yandan, İsrail'in mart ayında uluslararası hukuka uygun olarak ABD silahlarını kullanacağına dair verdiği güvencelerin "inandırıcı ve güvenilir" olduğu ve dolayısıyla ABD askeri yardımının devam etmesine izin verildiği kaydedildi.
Raporda, varılan sonucun kısmen savaş bölgesinden güvenilir bilgi toplamanın zorluğuna ve Hamas'ın yoğun nüfuslu bölgelerde faaliyet gösterme şekline dayandığı savunulurken, ayrıca İsrail'in Gazze'ye yapılan insani yardımları kasıtlı olarak engellediğine de rastlanmadığı öne sürüldü.
ABD medyasında, Dışişleri Bakanlığının Kongreye sunduğu raporun, özellikle İsrail’in Gazze’de ABD silahları ile ayrım yapmadan sivilleri öldürdüğüne ve insani yardımları kasıtlı olarak engellediğine inanan Kongredeki Demokratları kızdıracağı değerlendirmesi yapıldı.
NE OLMUŞTU?
ABD Başkanı Joe Biden, 8 Şubat’ta, partisinden gelen baskı üzerine Ulusal Güvenlik Memorandumu (NSM-20) yayınlayarak, ABD’den askeri yardım alan ve çatışmalara karışan tüm ülkelerin uluslararası hukuka uymaları ve insani yardımları engellememeleri konusunda, "inandırıcı ve güvenilir yazılı güvenceler" vermeleri talep edilmişti.
Bu bağlamda, Dışişleri ve Savunma Bakanlığından da, Amerikan silahlarının uluslararası hukuku ihlal edecek şekilde kullanılmış olabileceğine dair "her türlü güvenilir rapor veya iddiayı" değerlendirerek Kongreye 3 ay içinde rapor sunması istenmişti.
Biden’ın genelgesine yanıt olarak oluşturulan bağımsız bir çalışma grubu ise, İsrail'in olası hukuk ihlallerine ilişkin düzinelerce örneğin yer aldığı uzun bir rapor yayınlamış, raporda, yoğun nüfuslu bölgelerde "sivillere yönelik orantısız zararın öngörülmesine rağmen başlatılan saldırılar" da dahil olmak üzere İsrail'in "uluslararası hukukun temel ilkelerini sistematik olarak göz ardı ettiği" kaydedilmişti.
İnsan hakları grupları da, İsrail'in mart ayında Dışişleri Bakanlığına sunduğu yazılı güvencenin inandırıcı olmadığını belirterek, ABD'yi, bu ülkeye silah transferini askıya almaya çağırmıştı.