[Karar]
YRD. DOÇ. DR. RAMAZAN GÜREL
Arapçada “şecaat” kelimesiyle karşılığını bulan cesaret değeri, Kur’an-ı Kerim’de inananların şahsında tanıtılan amaç değerlerden biridir. Cesaret kelimesi sözlükte, “insana, tehlikeli veya zor bir işe girişme kuvvetini veren duygu” şeklinde tarif edilmiştir.
Peygamberlerin tebliğ süreçlerinde ortaya koydukları bazı davranışlar, takındığı bazı tavırlar cesaret değerinden güzel izler taşır. Yüce Allah, peygamberlerin bu hallerini Kur’an-ı Kerim’in çeşitli yerlerinde konu edinmiş, inkârcıların her türlü yıldırmalarına aldırış etmeden dik ve cesur duruşlarıyla onları, insanlığa örnek göstermiştir.
CESARET TİMSALLERİ
Kavminin alaylarına sabırla ve metanetle göğüs geren Hz. Nuh; dönemin zalim hükümdarı Nemrut’a ve ateşe atılmasına karşı gösterdiği duruşla Hz. İbrahim; Firavunun zulmünü yüzüne haykıran Hz. Musa; İsrailoğullarının ölüm tehditlerine boyun eğmeyen Hz. İsa; Mekke müşriklerine Allah’ın emir ve yasaklarını hiç çekinmeden alenen ilan eden Hz. Muhammed cesaret değerinin bayraktarlığını yapan insanlığa önder şahsiyetlerdir.
Günümüz din eğitimcilerinin bu örnek anlatımlardan çıkaracakları çok önemli sonuçlar olmalıdır. Bunların en önde geleni hiç şüphesiz, yüce Allah’ın emirlerini insanlara anlatırken hiçbir halin cesaret kırıcı olmaması bilincini, din eğitimcilerinin hem kendilerinde hem de muhataplarında oluşturmaktır.
Kur’an-ı Kerim, peygamberlerin sahip oldukları cesaret değerinin arkasında duran gücü, onların Allah’a duyduğu güven ve bağlılık olarak açıklar. Peygamberlerin Allah’a olan güven ve bağlılığı onların, hiçbir fayda ve zarara gücü yetmeyen putlardan ve bunlardan medet umanlardan korkmalarını engellemiş, cesaretlerini kuvvetlendirmiştir.
Kur’an’ın bu anlatımları her dönemde olduğu gibi günümüzde de en canlı şekilde şu mesajı vermektedir: Din ve ahlâk eğitimi, cesaret değerini insanlara kazandırmaya çalışırken öncelikle Allah’a bağlılık duygusunu kuvvetlendirmeli, cesaret değerini de bu duygunun üzerine bina etmelidir. Allah’a güven ve bağlılık cesaret değeriyle kuşanmanın ilk ve en önemli adımı olacaktır.