ABD'nin desteklediği, PKK'nın Suriye'deki uzantısı PYD'nin silahlı kolu YPG’nin başını çektiği Demokratik Suriye Birlikleri (DSB) kilit önemdeki Tişrin Barajı’nı ve Fırat Nehri’nin doğusundaki yedi köyü ele geçirdiklerini açıkladı. DSB sözcüsü Talal Sello, yoğun çatışmalarda onlarca IŞİD militanın öldürüldüğünü söyledi.
"Fırat’ın batısında devam ediyor"
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi de DSB için “Fırat’ın doğusunu temizlediler. Çatışma şimdi Fırat’ın batısında devam ediyor” açıklamasını yaptı.
ABD de hava operasyonuyla destekliyor
2014’ten bu yana örgütün elindeki baraj, Halep Eyaleti’nin kuzeyinin önemli bir kısmının elektriğini sağlıyor. Çarşamba günü Fırat Nehri’nin doğusundaki Sırrin kasabasından operasyona başlayan birlikleri, ABD de hava operasyonuyla destekliyor.
"Hedef Mumbuç-Rakka ikmal yolunu kesmek"
Al Jazeera’nin haberine göre DSB Sözcüsü Şirvan Derviş, IŞİD’in Mumbuç-Rakka ikmal yolunu kesmeyi hedeflediklerini belirterek, bunun IŞİD’in operasyon gücünü kıracağını ifade etti.
Tişrin Barajı IŞİD’in ikmal yolları üzerinde
Tişrin Barajı, IŞİD’in bölgedeki önemli üslerinden biri. Halep kırsalında IŞİD kontrolündeki bölgeden Rakka’ya geçiş yollarının da üzerinde yer alıyor. Rakka, IŞİD’in Suriye’deki merkezi konumunda.
Bu noktayı aşmak, YPG için IŞİD’in bölgedeki güçlü merkezlerinden Mumbuç ve kuzeyde Türkiye sınırında yer alan Cerablus kentlerine yaklaşmak anlamına geliyor. Ayrıca baraj önemli su ve elektrik kaynaklarını da sağlıyor.
Fırat’ın doğusunda Kobani’ye kadar olan bölgeyi elinde bulunduran YPG, güneydeki Sırrin kasabasını da Temmuz ayında yine ABD hava operasyonlarının desteğiyle IŞİD’in elinden almıştı. Sırrin, PYD’nin ilan ettiği Kobani kantonunun güney sınırında yer alıyor.
Birliklerin öncü kuvveti YPG
Washington ve Ankara’dan son aylarda sıklıkla, Türkiye-Suriye sınırında IŞİD kontrolündeki 90 kilometrelik alana bir saldırı düzenleneceği ve bölgenin IŞİD’den temizleneceği açıklamaları gelmişti. Ancak sınırın 80 km güneyindeki bu harekatın kuzeye doğru ilerleyip ilerlemeyeceğine dair henüz bir açıklama yapılmadı.
Ankara’nın kırmızı çizgisi
Ankara, Türkiye sınırında Fırat’ın batısında IŞİD’in elinde bulunan Azez-Cerablus hattının güvenlikli bölge ilan edilmesini talep ediyor. Ancak ABD ve Batı ülkeleri bölgeyi ilk aşamada sadece IŞİD’den temizlemek için harekat yürütüyor. Harekat sırasında YPG’ye destek verilmemesi Türkiye’nin önceliklerinden.
Türkiye, bölgenin 'temizlenmesi'nin ardından Türkmen ve Arapların yerleştirilmesini istiyor. YPG’nin sınırda Fırat Nehri’nin batısına geçmesi ve şu an IŞİD kontrolünde olan Cerablus'a yerleşmesi, Ankara’nın kırmızı çizgisi.
Birliklerin dörtte üçü YPG'li
Kasım ayı başında açıklama yapan Washington, Türkiye’nin kaygılarını dikkatle incelediğini ve ‘YPG’ye artık yardım etmeyeceğini’ duyurdu. Bölgeden IŞİD’i çıkarmak için hava desteğini Suriye Demokratik Birlikleri’ne yapmaya başladı.
Ekim ayının başında ABD desteğiyle kurulan Kürt-Arap koalisyonu Demokratik Suriye Birlikleri son birkaç aydır bu operasyon için hazırlık yapıyordu. ABD bu birliklere havadan cephane desteğinde de bulunmuştu. Ancak bu birliğin de başını aslen PKK'nın Suriye kolu PYD'nin askeri kanadı YPG çekiyor. Birliklerin dörtte üçü YPG'li Kürt savaşçılardan, geri kalanı çoğunlukla Türkmen ve Arap birliklerinden oluşuyor.
"Türkiye sınırına yönelme hedefi yok"
Suriye Demokratik Birlikleri’nden kaynaklar, birliklerin şu an için Türkiye sınırına yönelme hedefini duyurmadığını söylemişti:
“Şu anki hedefimiz Tışrin Barajı’nı ele geçirmek. Çünkü o baraj Halep kırsalında yerleşmiş IŞİD güçlerinin Rakka ile bağlantı yolu üzerinde. Biz o bağlantıyı kesmek istiyoruz. Kobani kantonu kırsalını güvenceye almak istiyoruz.
Şimdilik Tışrin Barajı’nın kuzeyine doğru ilerleyeceğimize dair bir açıklama yapmıyoruz. Bu operasyonun ABD hava bombardımanı desteği de olduğu için birkaç güne başarıyla sonuçlanmasını bekliyoruz. Onun ardından yani birkaç gün sonra yeni planlar ve hedefler belirlenir. O zaman Mumbuç veya Cerablus gibi hedefler olup olmadığı duyurulur. Şimdilik hedefimiz Tışrin Barajı’nın özgürleştirilmesi.”