Başbakan Binali Yıldırım, Selah Tersanesi'nde Şehit Kıdemli Üsteğmen Ari̇f Ekmekçi Lojistik Destek Gemi̇si̇'ni̇n denize indirilme töreninde konuştu. Yıldırım, terörle mücadele konusuna vurgu yaparak, "15 yıldır kazanımlarımızı kalıcı hale getirmek için adım atmaya devam ediyoruz. Ne zaman Türkiye ayağa kalksa, ne zaman ileriye doğru gitmeye başlasa bundan birileri rahatsız oluyor. Terörle bu milleti dize getireceklerini zannedenler hep yanıldı, yanılmaya devam edecekler" dedi.
İşte Yıldırım'ın konuşmasından öne çıkanlar:
Bugün ümit var, heyecan var, gelecek sevinci var. Özgüvenimiz var. 50 yıl önce, yarım asır önce Türkiye gemi yapar mı, yapmaz mı tartışması sürerken, bugün her kapasitede, kabiliyette gemiyi yapabiliyoruz, yapmakla da kalmıyoruz dostlarımıza ve diğer ülkelere de ihtiyaçlarını karşılayacak bir noktaya geldik. Savunma sanayiinde son 15 yılda çok büyük ilerlemeler kaydettik. Yerlilik payını yüzde 24'lerden yüzde 60'ın üzerine çıkardık. Bunu daha da üst seviyelere çıkaracağız. En büyük dayanığımız milletimizdir. Milletimizin inancı, güvenidir. İş dünyasında görülen dinamizm, umutlarımızı daha da yeşertiyor. Hizmet aşkımızı daha da arttırıyor. Biz millet için varız. Millet, ülkemiz için bütün kurumlarımızla canla başla çalışmaya devam edeceğiz.
Bugün denize indirdiğimiz geminin adı Şehit Üsteğmen Arif Ekmekçi. Şehidimizin annesi ve yakınları bugün aramızda. Şehit üsteğmen Ekmekçi sualtı taarruz subayı olarak görev yaparken şehit düşmüş. Denizlerde uzun yıllar sonra naaşı bulunarak şehitliğe defnedilmiş. Şehidimizin adı indireceğimiz bu gemide ebediyyen yaşayacaktır. Şehit Arif Ekmekçi'nin vatan sevgisinin bütün genç denizcilerimize örnek olacağına inanıyorum. Aziz hatırasını rahmet ve minnetle yadediyorum. Ülkemizin bugünlere gelmesinde başta ülkemizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere millet için canını seve sev veren bütün şehitlerimizi rahmetle anıyoruz. Mekânları cennet olsun. Gazilerimize hayırlı, uzun ömürler diliyoruz.
DENİZ KUVVETLERİ DAHA DA GÜÇLENİYOR
Bizim her zaman gündemimizde sorunlara çözüm var. Dağ gibi sorunları dağ gibi hizmetlere dönüştürerek bu günlere geldik. Denizcilik alanında da gemi inşa sanayinde de tam destek verdik, vermeye devam edeceğiz. Bugün suya indireceğimiz lojistik destek gemimiz Güngör Durmuş'un ikizidir. Geçen Ekim ayında onu da denize indirmiştik. Bu gemiyle deniz kuvvetlerimiz çok daha güçlenmiş olacak.
2003'de göreve geldiğimizde Türk gemileri kara listedeydi. Kara liste demek gemi Türk limanından başka limana giderse otomatik tutuluyor demekti. Bugün gemilerimiz beyaz listede. Dünyanın deniz ticaret filosunu oluşturan yüzde 90'ını oluşturan 30 ülke arasında Türkiye 14. sıraya yükseldi. 37 tersaneden bugün 80 tersaneye ulaştık. 172 adet uluslararası ölçekte son teknolojiye sahip limanımız var. Her türlü gemiyi, askeri, sivil, ticaret gemisi kendi imkan ve kabiliyetlerimizle yapabilir hale geldik. Son 15 yılda 14 askeri gemi projesini tamamladık ve yine son 15 günde savunma sanayimize 30 milyar doların üzerinde bir kaynak sağladık.
1974 Kıbrıs harekatında o gün Türkiye'ye yüzde 100 haklı olduğu halde amansız bir ambargo uygulanmış ve Türkiye'nin bir anlamda diz çökmesi hedeflenmişti. O gün başlayan savunma sanayiinde kendi kendimize yeterli olma ihtiyacı bugün bizi bu noktaya getirmiştir. Demek ki, zor olmayınca başarı gelmiyor. O gün yaşadığımız zorluklar bize bu noktada başarıyı getirmiştir. Bugün artık özel sektörde de, askeri gemi inşaatında da başarılara imza atıyoruz. Birçok ülkeye çeşitli tip ve boyutlarda bugüne kadar 165 gemi ve bot ihracatı gerçekleştirdik. Ülkelerimiz için daha güzel hayallerimiz var, daha güzel hedeflerimiz var. Hedefimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün gösterdiği muasır medeniyetler seviyesinin önüne geçmektir. Havada, karada ve denizlerde en ileri teknolojiye sahip bir donanıma geçmiş olacağız.
YOLLARDA ADALET ARAMAK OLABİLİR AMA ÖNCE ADALETLİ OLACAĞIZ
15 yıldır kazanımlarımızı kalıcı hale getirmek için adım atmaya devam ediyoruz. Ne zaman Türkiye ayağa kalksa, ne zaman ileriye doğru gitmeye başlasa bundan birileri rahatsız oluyor. Terörle bu milleti dize getireceklerini zannedenler hep yanıldı, yanılmaya devam edecekler. Dün Siirt'in Baykan ilçesindeki kaymakamamıza, Mehmet Kocabey'e hain bir saldırı girişiminde bulundular. Allah'a çok şükür kaymakamımız ve yanındakiler yara almadan kurtuldu. Kaymakamamız o bölgeye hizmet götürmek için, terörün sömürüsünü ortadan kaldırmak için gece gündüz demeden çalışıyor. Bu karanlık odaklar vatandaşlarımıza hizmet gitmesini, oraların mamur hale gelmesini istemiyorlar.
Gönlümüz arzu ediyor ki diğer siyasi partiler bu süreçte bizlerle beraber olsun. Bu milletin gördüğü belki de en büyük ihanet oldu 15 Temmuz darbe girişimine 'kontrollü darbe' demek bu milletin hissiyatiyle adeta alay etmektir. Milletimizin destansı özgürlük mücadelesine halel getirmek, leke sürmek hiç kimsenin haddi olmamalıdır. Yollarda adalet aramak olabilir ama önce adil olacağız, milletin canıyla ödediği 15 Temmuz zaferine 'kontrollü darbe' demekten vazgeçeceğiz. Siyaset üretmeden sürece boşa tırpan çalmanın bir anlamı yok.
Geminin yapımında emeği geçen mühendisinden işçisine geçen herkese teşekkür ediyorum. Savunma Sanayi Müsteşarlığımız, Bakanlığımız, projede emek veren tüm kurum ve kuruluşlara da teşekkürlerimi sunuyorum.