Bütün rasyonaliteliğini yitirmiş bir örgüte ne diyebiliriz? Yapmayın, etmeyin, Kürtlere yazıktır günahtır mi diyelim?... Koca bir yirminci yüz yıl satır satır Kürtlerin dramlarıyla doludur, yirmi birinci yüz yılı da siz mahvetmeyin desek dinlerler mi?
Ya da şöyle mi diyelim: Tuttuğunuz bu yol yol değil, Türklerin, Arapların, İranlıların düşmanlığını kazanarak Kürtlere ne sağlayabilirsiniz, yıkımdan, sürgünden, ölümden başka?!
Bir canlı bombayı Ankara’nın göbeğine gönderip mesaiden çıkmış gariban askerlerin arasına daldırıp patlatmak ve onlarca insanın feci şekilde can vermesine sebep olmak Kürdün hangi derdine çare olur?
Savaşın bir mantığı olmalı, sizin bu şiddet esaslı tarzınızın hiçbir mantığı yok, hiçbir getirisi yok. Etrafta sizin bu akıl almaz eylem tarzınızdan dolayı sizinle zerre kadar ilgisi olmayan Kürtlere yönelen kanlı bakışları da mi görmüyorsunuz?! Size ne yaptı bu Kürtler, niçin onların mahvına bu denli teşnesiniz?
Savaşın bir ahlakı var desem, dudak bükeceğinizi biliyorum. İdeolojinizin dine, ahlaka bakışını bilmeyen yok. Ama Kürtlüğünüz de mi kalmadı? Silahsız, habersiz, masum insanların arasına dalıp öldürmek Kürdün töresine uyar mı? Mertliğiyle dünyaya nam salmış Kürt için masum insanları hiç yere, hem de hunharca öldürmek utanç vesilesi değil mi? Ne ara bu kadar deforme oldunuz?
Söndürdüğünüz ocakların, yetim bıraktığınız yavruların, dul bıraktığınız kadınların, evlat acısıyla tutuşturduğunuz anaların ahından Kürtler için nasıl bir hayır bekliyorsunuz? İki büklüm bıraktığınız babaların ilenci yakanızı mı bırakır sanıyorsunuz?
PKK’nin rasyonaliteden uzak olduğunu biliyoruz. Ya HDP’lı siyasetçilere ne demeli? 7 Haziran seçimlerinde size verilen oyları savaş çığırtkanlığı için kullanmak gibi akıl almaz bir çizgiye savruldunuz, şimdi de o dehşet verici, gayri insani, gayri ahlaki eylemi yapan kişinin taziye çadırına gitmek gibi akıllara ziyan bir tavır sergiliyorsunuz. Siz size verilen bu oyları bu tür eylemleri onaylamak mi sanıyorsunuz? Kürtlerin bu namert eylemleri ve bu erdem dışı tutumları onayladığını mı düşünüyorsunuz?
Son bir kez, Türkiye’de Kemalistlerin, Irak ve Suriye’de Baasçıların tahammülfersa zulümlerine maruz kalarak yirminci yüz yılı geride bırakan Kürtleri şu yirmi birinci yüz yılda komşularının, Türklerin, Arapların ve İranlıların öfkesinin hedefi haline getirmeyin, desem rasyonalitesini yitirmiş bir siyasal hareket için bir anlam ifade eder mi?
Barışçı yöntemlerle söz konusu devletlerin zulmünden Kürtleri kurtarmak mümkünken, intihar saldırıları gibi insanlık, Müslümanlık ve Kürtlük dışı eylemlerle bu sefer devletlerin zulmünde en ufak bir katkısı olmayan Türkleri, Arapları, İranlıları Kürt düşmanı haline getirmek gibi bir felaketi niçin çekiyorsunuz Kürtlerin üzerine, bunun Kürtlerin ebediyen imhası anlamına geldiğini bilmiyor musunuz?
Ey Kürtler, size yönelik devlet zulmünde en küçük bir katkısı olmayan komşu ve kardeş halkları sizin ebedi düşmanlarınız haline gelmesine yönelik bu meşum süreci durdurmazsanız, kaç on yılları alabilecek bir ölüm sürecine gireceğinizi aklınızdan çıkarmayın.
Akif’in sözünü ödünç alarak sözlerimi bağlayayım:
Evet bunu benden duyun ben ki Kürdüm
Başka bir şey diyemem işte perişan yurdum