İstanbul Büyükşehir Belediyesinin (İBB) yeni taksi plakası teklifi Ulaşım Koordinasyon Merkezi (UKOME) toplantısında dokuzuncu kez reddedildi.
İBB Sözcüsü kendi Twitter hesabından kararı şu şekilde bildirdi: “Kaliteli ve yeni taksi talebi, kasıtlı olarak üye dağılımı değiştirilmiş UKOME toplantısında Bakanlık yetkililerinin blok oyu ile 9. kez reddedilmiştir. İstanbulluların bilgisine.”
Değerli okur ben Ankara’da ikamet ediyorum. İstanbul seyahatlerimi toplu taşım araçlarıyla yapıyorum. Kent içi trafiği bilmediğimden, ulaşımımı sarı taksiler ile sağlamaya çalışıyorum.
UBER’in ilk yasaklandığı dönemlerde İstanbul’da sokakta taksi bekliyordum. Boş taksiler önümden geçip gidiyordu. Bir taksi sürücüsü camı açıp, “UBER’i çağır UBER’i” diyerek parmağını salladı ve bastı gitti.
İstanbul’daki sarı taksi hizmetlerindeki memnuniyetsizlikten sadece ben şikâyetçi değilim. İstanbul Planlama Ajansının yakınlarda yaptığı bir ankete göre memnuniyetsizlik diz boyu.
https://ipa.istanbul/taksi-arastirmamiz-yayimlandi/
Anket katılımcıları acil durumlarda taksi bulmakta zorlandıklarını ve özellikle de kadınların çoğu taksilerde kendilerini güvende hissetmediklerini ifade ediyorlar.
İstanbul taksi piyasası hem bir iktisatçı olarak hem de İstanbul ziyaretçisi olarak benim de ilgi alanımda.
Nasıl mı?
Başlayalım.
SARI TAKSİ DÜZENLEMELERİ
Sarı taksiler üç tür düzenlemeye sahiptir: I. Pazara giriş engelleri; II. Tarife kontrolleri; III. Vergi teşvikleri
Pazara giriş engeli
İstanbul’da 17 bin 395 adet taksi plakası bulunmaktadır ve 1990 yılından bu yana yeni plaka verilmemektedir. 1990 yılında taksi başına 431 kişi düşerken, 2021 yılında 920 kişi düşmektedir. İktisadi deyimiyle, arz sabit tutulurken talep iki kattan da fazla artmış.
Bu nedenle de ikinci el taksi plakası piyasasında fiyatlar hızla artmaktadır.
29 Eylül 2021 tarihli bir ilana göre satılık taksi plakasının fiyatı 2 milyon 560 bin TL’dir. Bu da aynı günlü kurdan yaklaşık 294 bin ABD doları eder.
Değerli okur bu fiyat üzerinden taksi plakası lobisinin yönettiği rantın toplam büyüklüğü yaklaşık beş milyar dolardır.
İktisat teorisinin önermesine göre bu kadar büyük ranta sahip olan bir grup, yeni taksi plakası verilmemesi için karar vericileri etkileyebilir.
Nitekim UKOME’de dokuz defa başardılar.
Tarifeler
Bir akademik çalışmaya* göre 1990-2006 yılları arasındaki 16 yılın 10’unda taksi tarifeleri enflasyonun üzerinde artmış.
Plaka lobisi taksimetre ücretleri konusunda da etkili olmuş.
Değerli okur hatırlarsınız birkaç hafta önce İstanbul Taksiciler Esnaf Odası (İTEO) Yönetim Kurulu Başkanı “şehirdeki taksi bulamama sorununun zam yapılması halinde çözüleceğini” belirtmişti.
Galiba, taksi lobisi tarifeler konusunda İBB’nin yeni yönetimi nezdinde pek etkili olamamış.
Vergi teşvikleri
Son düzenleme vergilere ilişkindir. Yeni otomobil alımında ticari taksiler ÖTV, KDV ve stopaj ödemiyorlar. Bu nedenle, normal vatandaşın 100 TL’ye alacağı otomobili ticari taksi sahipleri 59 TL’ye almaktadır.
Sadece yeni taksi alımında değil gelir vergisi konusunda da ticari taksilerin avantajı bulunmaktadır. Başkent Üniversitesi’nden Ozan Bingöl ticari taksilerin basit usulde vergilendirildiğini söylüyor. Bu durumda, 100 TL gelir elde eden ticari taksi sahipleri 6 lira vergi ödüyormuş.
https://www.cumhuriyet.com.tr/haber/taksici-100-bin-tl-kazanip-6-bin-tl-vergi-oduyor-942151
Değerli okur plaka sınırlandırması sayesinde beş milyar dolarlık ranta sahip olanlar bir taraftan doğru düzgün vergi ödemiyorlar, diğer taraftan da taksimetre ücretlerinin enflasyonun üzerinde belirlenmesini sağlayabiliyorlar.
Konfora bakar mısınız?
YENİ PLAKA VERİLİRSE NE OLUR?
Değerli okur İstanbul’daki ikinci el piyasada taksi plakasının 560 milyon olduğunu söylemiştim ya; İTEO Yönetim Kurulu Başkanı bunu da çok düşük bulmuş ve demiş ki: “Bir taksi plakası şu anda 2 milyon 2 yüz bin lira gibi bir şey. Çok net ifade ediyorum. Bedava. Çok ucuz. Biz devletten parayla satın alırken çok büyük bedeller ödedik. Kıyas yaparsak plakanın şu anda en kötü 10 milyon olması lâzım.”
Başkan taksi tarifelerini çok ucuz, plakaları da bedava buluyor.
Değerli okur iktisat ve matematik denilen bilimler bu açıklamanın gerçeklikten çok uzak olduğunu söylüyor.
Ders kitabı bilgilerini kullanarak; mevcut piyasa koşullarında İstanbul’daki ikinci el piyasada olması gereken plaka fiyatını belirlemek mümkündür.
İsterseniz bir bakalım.
Batuhan Avakado’nun yukarıda linkini verdiğim T24 yazısında; İstanbul’daki her şoförün “mal sahibi” olarak tabir edilen kişilere 12 saat için “yevmiye” dedikleri bir kira ödediği belirtiliyor. Şoför taksiyi doğrudan plaka sahibinden kiralıyorsa ödenen yevmiye 220 lira civarında oluyor.
24 saatlik yevmiye ise 440 TL’dir. Bir taksi 7 gün, 50 hafta kiraya verilirse elde edilen yıllık gelir 154 bin liradır.
Değerli okur izninizle plaka fiyatını hesaplamak için 20 yıllık bir projeksiyon yapacağım. Kurların ve enflasyonun bu kadar belirsiz olduğu bir ortamda; TL üzerinden projeksiyon yapmak konusunda hangi senaryoyu kullanacağımı bilemedim.
Bu nedenle hesaplamalarımı dolar üzerinden yapacağım
2020 yılı ortalama dolar kuru üzerinden taksilerin yıllık kira bedelleri 21 bin 966 dolardır.
20 yıllık bir zaman dilimi ve yıllık % 5 iskonto oranı üzerinden; kira gelirlerinin net bugünkü değeri 273 bin 746 dolardır.
Aynı kur üzerinden, bu gelirin TL karşılığı 1 milyon 919 bin 180 liradır.
Bu hesaplamadan ilk çıkarımım; Başkanın bedava dediği plaka fiyatı (2,56 milyon TL) bayağı bir fahişmiş.
Değerli okur şimdi gelelim ikinci çıkarıma.
Talebin fiyat esnekliğini kullanarak plaka miktarları ve fiyatları arasındaki ilişkiyi hesaplamak mümkündür.
Değerli okur diğer bir akademik çalışmada** İstanbul plaka piyasasındaki esneklik hesabı bizim adımıza yapılmış. Buna göre İstanbul’da plaka sayısı % 1 artarsa plaka fiyatları % 0,71 düşecekmiş.
Yani plaka sayısı ikiye katlanırsa plaka fiyatı 556 bin TL’ye düşecek. Bu da plaka lobisinin 3 milyar 575 milyon dolar rant kaybetmesi anlamına geliyor.
Değerli okur oyun büyük!
İBB’nin önerdiği yeni plaka sayısı 6.000 idi. Bu önerinin kabul edilmesi halinde ortaya çıkacak rant kaybı 1 milyar 233 milyon dolardır.
Değerli İstanbullular.
İşte bu olası rant kaybı endişesi trafikte çektiğiniz çilenin bedelidir.
Bilginiz olsun.
İyi pazarlar.
*Çetin, O. ve Oğuz, F. 2010. The effects of economic regulation in the Istanbul taxicab market, Economic Affairs, 30, s. 59-64
**Çetin, T. ve Deakin, E. 2017. Regulation of taxis and the rise of ride sharing, Transport Policy, 76, s.148-156