Başlığı, Türk edebiyatında kurgusu en iyi romanlarından birisi olan Ahmet Hamdi Tanpınar’ın Saatleri Ayarlama Enstitüsü’den aldım.
Roman, doğu ve batı uygarlığı arasında bocalayan Türkiye’yi anlatırken saatleri ayarlayan bir enstitünün kurulmasını da metafor olarak kullanır. Roman kahramanı Halit Ayarcı, kendisine ve yakınlarına iş yaratmak amacıyla saatleri ayarlamak için belediyeye bağlı bir kurum kurar. Kurum önce daire başkanlığı olarak küçük bir mekânda kurulur. Sonra, enstitü olarak büyük bir binaya taşınır. Kadrolaşmada temel ilke şu şekilde belirlenir: “memurlarımızdan yarısı, kendi akraba ve yakınlarımız olacak. Yarısı da dışarıdan güvendiğimi yüksek insanların tavsiye ettiklerinden.” (Bu ilke bir yerlerden tanıdık geliyor mu?).
Roman kahramanı Hayri İrdal “bir işim vardı, fakat yapacağım bir iş yoktu” der.
Tanpınar’ın bu dev klasik romanını niye hatırladım, anlatayım.
Maliye politikası
Bugünlerde Merkez Bankası’nın eriyen 128 milyar dolarlık rezervi sorgulanıyor. Bu sorgulama son derece meşrudur ve yerindedir. Ancak iktisat politikası sadece para politikası değildir. Para politikası önemlidir. Bir o kadar da önemli olan maliye politikasıdır. Maliye politikası ise gelirler ve harcamaların yönetiminden oluşur. Kamu kaynakları etkili, ekonomik ve verimli kullanılmalıdır. Bunun için ise harcamalarda şeffaflık, hesap verebilirlik ve dolayısıyla etkinlik sağlanmalıdır.
Harcamalarda tasarruf sağlanması konusunda, 2018 yılında yayınlanan 2019-2021 Orta Vadeli Programı’nda (OVP) önemli bir atım atıldı.
Tasarruf ve Gelir Dönüşüm Programı
Kamuda kaynakların verimli kullanılması, maliyetlerin ve harcamaların azaltılması ve gelirlerin kalitesinin artırılması amacıyla Hazine ve Maliye Bakanlığı (HMB) bünyesinde Kamu Maliyesi Dönüşüm ve Değişim Ofisi kurulacağı ifade edildi. Bu ofisin hazırlayacağı ve dönüşüm programı ile kamu maliyesinde kalıcı iyileştirmelerin sağlanması hedeflendi. Ofisin hazırlayacağı programın takibinin yapılacağı da önemle belirtildi.
Ertesi yıl yayınlanan OVP’den öğreniyoruz ki bu Ofis kurulmuş, hatta büyütülmüş ve Genel Müdürlük haline getirilmiş (Kamu Mali Yönetim ve Dönüşüm Genel Müdürlüğü). Saatleri ayarlamak için kurulan daire başkanlığının, enstitüye dönüştürüldüğü gibi.
Genel Müdürlük, kamu harcamalarında etkinlik, etkililik, ekonomiklik ve verimlilik sağlamak amacıyla gerekli standartları tespit edecek, sınırlamalar koyacak, bu hususlarda tüm kamu kurum ve kuruluşları için uyulması zorunlu düzenlemeleri yapacak, tedbirleri alacak ve uygulamayı izleyecek. Yani, Genel Müdürlük kamu harcamalarını ayarlayacakmış.
Benzer amaçları gözeten Sayıştay’ın yetkileri kısıtlanırken, böyle bir birimin kurulması yine de iyi bir adımdır. Bunun için ise Genel Müdürlüğün kendisinden beklenenleri gerçekleştirmesi gerekir.
İzleyen yıllardaki OVP’lerde Genel Müdürlüğün faaliyetlerine ilişkin bir bilgi göremedik.
Mart ayı içerisinde açıklanan Ekonomi Reformları Programında ve Ekonomi Reformları Eylem Planı’nda da Genel Müdürlüğün doğru dürüst bir katkısını göremiyoruz.
Hakkını verelim, Eylem Planı’nın ilk bölümü kamu maliyesi. Bu başlık altındaki birinci öncelik ise “harcama disiplininin sağlanması.” Ancak, bu alt bölümde yer alan “cekli caklı” hedefleri belirlemek için ayrı bir genel müdürlüğe ihtiyaç bulunmuyor.
2018 yılında yayınlanan 2019-2021 OVP’sinde bu birimin harcama ve gelir dönüşüm programı hazırlayacağı ve bu programın takibinin de yapılacağı belirtilmişti. Aradan geçen üç yılda bu program hazırlandı mı? Hazırlandıysa kamuoyu neden bilmiyor? Hazırlanmadıysa sorun nedir?
Bütçe
Yazıyı buraya kadar okuyanlar şunu sorabilir: “hocam Genel Müdürlüğün ne zararı var ki yazıya konu ettiniz?”
Cevaplayayım. HMB bütçesindeki ödenekleri görünce Genel Müdürlüğü yeniden hatırladım.
Aşağıdaki Tabloda Genel Müdürlüğün 2020-2023 yılı bütçe ödenekleri gösterilmektedir.
Genel Müdürlük harcamaları ayarlamak için, beş program çerçevesinde 2020 yılında 4,3 milyar TL harcamış. Bunlar, kırsal kalkınma, sosyal güvenlik, yerel yönetimler, stratejik yönetim ve kaynak tahsisi ile sürdürülebilirlik ve çevre ve iklim değişikliği programlarıdır. Ekonomik Reformlar Eylem Planı’nda bu programlara ilişkin ete kemiğe büründürülmüş bir eylem bulunmamaktadır. Yine hakkını verelim, Eylem Planı’nda belediyelerin borçlanmalarına ve sosyal yardımlarına kısıtlama getirilmesi hedeflenmiş. (Hedef muhalif belediyeler olmasın).
Genel Müdürlük içinde bulunduğumuz yılda da 4,6 milyar TL harcayacak. İki yılda harcanan toplam kaynak 8,9 milyar TL. Dört yılda ise 19,2 milyar TL.
Salgın döneminde bütçeden yapılan 6,5 milyar TL civarındaki sosyal yardımlar göz önünde bulundurulduğunda, roman kahramanı Hayri İrdal’ın sözü çok daha iyi anlam kazanıyor.
Genel Müdürlüğün bir işi var, fakat yapacak işi yok.
İyi pazarlar.