Haftalardır bu sayfadan dilim döndüğünce size STEM, endüstri 4.0 ve geleceğin ekonomisinin altyapısı olan eğitimi anlatmaya çalışıyorum. Geleceği yöneten ülkelerin bu yeni ekonomiye hakim olmalarının hayati öneminden bahsediyorum. Tabi bunu söylerken genç nüfus açısından kıskanılacak seviyede olan ancak bunları eğitme konusunda oldukça zayıf bir sisteme sahip olduğumuzu anlatıyorum. Hatta bunu söylerken en çok verdiğim örnek de ülkemizdeki fen liseleri oluyor. Çünkü adları ile eğitimleri uyuşmayan ve ülkenin geleceği olan gençleri yok eden liselerdir fen liseleri. Düşünün en zeki on bin genci fen liselerine topluyorsunuz, amacınız bu çocukların geleceği yöneten ve katma değer üreten insanlar olması. Peki ya sonuç? Sonuç çok acı. Bu liselerde İngilizce öğretmiyoruz çünkü hazırlık sınıfı yok. Bu okullarda teknoloji, yazılım, donanım, girişim öğretmiyoruz çünkü üniversite sınavında sorulmuyor. Bu liselerde uzmanlaşmış bilim alanları yok çünkü bunu verecek akademik kadro veya profesyonel şirket bağlantıları yok. Şimdi düşünün, söylediğimde haksız mıyım? Bu liseler Türkiye’nin geleceğini yok etmiyor mu?
***
Bunun değişmesi için en başta eğitimci Enver Yücel büyük mücadele verdi. Önce anlattı bunun böyle olmaması gerektiğini kimse anlamak istemedi. Sonra gitti dünyada yeni ekonominin insanlarını yetiştiren fen ve teknoloji liselerinin bir tanesini büyük zorluklarla Türkiye’ye açtı. Bu lise harikalar yarattı; patentler, buluşlar, yazılımlar, projeler ve dünyanın en büyük üniversitelerinde ülkesi için çalışan gençler yarattı. Yine yetinmedi ve Türkiye’de bu liseler çoğalmalı dedi. Bu lise ile yarttığı know-how’ı herkesle paylaşmaya karar verdi. Bahçeşehir okulları yöneticileri ve en başta fen ve teknoloji lisesi müdürü Tolga Yıldız bu know-how’ı Milli Eğitim Bakanlığı’na kabul ettirdi. Milli Eğitim Bakanlığı şimdilik özel fen liselerinin müfredatına fen ve teknoloji lisesinin müfredatını yerleştirdi. Sanırım önümüzdeki yıl devlet fen liselerinin müfredatı da buna göre yapılandırılır. Bu memleketin çocukları artık patinaj yapmak yerine geleceği yaratmaya başlar.
***
İncelemenizi öneriyorum. Yeni müfedat bu sayfada var;
http://ookgm.meb.gov.tr/ açıp baktığınızda eminim çok mutlu olacaksınız. Niye mi? Hazırlık sınıfı h-var herkes İngilizce öğrenecek. Sonra temel bilimler ve girişimcilik dersleri var. Ama en önemlisi sıkı durun şu derslere bakın; mekatronik sistemleri, java ile programlama, bilgisayar ağları, web ile programlama, vb., net ile programlama, bilim tarihi. Bu dersleri görecek öğrencilerin hangi becerilere sahip olacağını bir düşünün. Geçen haftalarda size linkedinde en fazla aranan iş becerilerini yazmıştım; siber güvenlik, kodlama, programlama, sanallaştırma, oyun tasarımı ve yazılımı, algoritmik düşünme, girişimcilik.
Sözün özü ABD Çalışma Bakanlığı’nın bir araştımasına göre, bugün lise okuyan öğrenciler üniversite mezunu olduklarında %65’i bugün olmayan, henüz ortaya çıkmamış bir mesleği yapacaklar. İşin ilginç tarafı biz olmayan bir mesleğe öğrencileri hazırladığımızı sanmak gibi büyük bir gafletin içindeyiz. Neyse, bu çok büyük adım için vesile olanlara tekrar teşekkür ederim. Umarım çok kısa sürede okullar uyum sağlar ve Türkiye genç üretimin ve katma değerin tadını almaya başlar.