Eğitim ile ilgili daha önceki yazılarımı takip edenler bilir; eğitim sistemimizin en verimsiz ve en sıkıntılı bölümünün liseler olduğunu defalarca yazdım. Gençlerin 15-19 yaşlarında en yaratıcı ve en girişimci olduğunu ama mevcut lise müfredatlarının bu gençleri yeni çağın insanı yapmaktan oldukça uzak olduğunu belirtmiştim.
İşin vahim tarafı, ülkemizde sayıları iki elin parmağını geçmeyecek sayıda çağı yakalayan lise olduğunu belirtmeliyim. Oysa dünyaya baktığınızda özellikle ABD’de çok özel liseler yaratıldığını ve bu okullarda çok farklı bir eğitimle geleceğin yaratıcı, ülkeyi yönetecek, girişimci, teknolojiyi bilen nesiller yetiştirildiğini görüyoruz. Thomas Jefferson High School buna en iyi örnek. Bu okulların müfredatı farklı, laboratuvar ve uygulama alanları farklı, birden fazla yabancı dil öğreten, çağın gerekliliklerine göre öğretim kadrosu olan, hatta profesyonel iş dünyası ile iç içe çalışan okullar olduğunu görebilirsiniz.
***
Peki, lise bu kadar önemli ise son iki haftadır tartıştığımız şu “proje okul”a bir bakalım. Bu okullar hangileri diye sorarak başlayalım? Bu okullar çoğunlukla kökeni daha eski olan ve yıllar içinde kendi içinde bir kültür oluşturmuş okullar. Örneğin İstanbul Lisesi, Kadıköy Anadolu (maarif koleji), Kabataş Anadolu, Vefa vb. Bu okulların geçmişten bugüne en fazla tercih edilen ve ailelerin çocuklarını okutmak için uğraştığı okullar. Tabi bu okulların bu kadar tercih edilmesinin en önemli nedenleri köklerinin eskiye dayanması dolayısıyla bir cemiyet olmaları, bazılarının yabancı dil eğitimi vermesi, bazılarının olanaklarının daha iyi olması, hatta bazılarının diplomalarının yurtdışında geçerli olması diyebiliriz; ama en önemlisi yüksek başarılı öğrencilerin bu okulları tercih etmesi olarak sıralayabiliriz.
***
Peki, ikinci soru; MEB neden “proje okul” diye bir kavram ortaya attı ve ne yapmak istiyor? Son on yıl içerisinde MEB okullara yönetici atama yönetmeliğinde o kadar çok değişiklik yaptı ki, okullara atanan yöneticilerin sadece puana ve mülakata göre atanması sistemi getirildi. Ama bu “proje okul” denilen okullara atama konusunda ciddi sorun yaşadı, çünkü bu okullara liyakata dayalı atama yapmadığınızda veya puana göre atama yaptığınızda okul sistemi bu atamaya uygun olmadı. MEB de bu okulları direkt Bakanlığa bağlayarak il milli eğitim müdürlüklerini devreden çıkardı. Aslında bize ifade edilen bu okulların üniversitelerle ortak işler yapacağı, müfredatlarının özelleştirileceği idi. Ama bugüne kadar müdürlerin değiştirilmesi ve okulların kültürünü oluşturan öğretmenlerin başka okula gönderilmesi dışında bir değişiklik olmadı. Hal böyle olunca iyi bir şey amaçlansa da maalesef bir avuç kaliteli okulun gelenekleri yıkılmaya, markaları zarar görmeye başladı. Tabi bir de şu açıdan bakmak gerekiyor. Son yıllarda bu okullara yerleşen öğrencilerin okulların eski kalitesinden uzaklaştığını, okulların mezun derneklerinin ve vakıflarının birçok okulda okula sahip çıkmadığını, okul yönetimleri ile eski mezunlar arasında işbirliğinin koptuğunu duymaya başlamıştık. Bunu da bir tarafa koyalım.
***
Peki, buradan çıkış nedir? Öncelikle MEB’in “proje okul”ları kamuoyuna anlatması gerekiyor. Ne amaçlanıyor, ne yapılıyor hepimiz samimi olarak bilmek istiyoruz. Bugüne kadar yaptığı işlerin okulları rahatsız ettiğini görerek diyalog kurmayı denemesi gerekiyor. Ben MEB’in bu okulların müfredatını yenilemesi, üniversitelerle ortak çalışmalar yapması fikrini destekliyorum. Ama sanırım MEB bu işe o kadar yanlış yerden başladı ki kendi projesine en büyük kötülüğü yapmış oldu.
Yeni çağın en önemli yetkinliklerini çocuklarımıza daha lise çağlarında iken öğretmemiz gerekiyor. Bunun için eğitim gündemimizin “kaliteli eğitim” ve “çağın gerekliliklerine uygun eğitim” olması gerekirken bu gündemleri yaratmak bize fayda sağlamayacaktır. Eğer bu okullar “proje okul” yapılacaksa, bu projeye MEB inanıyorsa; kim ne amaçlıyorsa amaçlasın diyalog olmadan bu işin yapılamayacağı ve amaçlanan sonucu vermeyeceği belli iken inatlaşmanın gereği yok diye düşünüyorum. Unutmamalısınız ki, bu okullar hepimizin ve benim teklifim bu okullarla ilgili MEB bir çalıştay düzenlesin; eğitimciler, mezunlar, öğrenciler herkes davet edilsin, konuşalım, hep beraber bu okullar için iyi olanı yapalım. Çünkü bu memleketin artık uzlaşmaya ihtiyacı var.