15 Temmuz hain darbe girişimi sonrasında askeri okulların yapısı değiştirilmiş, askeri okullar Milli Savunma Üniversitesi adıyla kurulan yeni bir yapı altında birleştirilmişti. Bu kapsamda askeri okulların öğrenci alım sistemi düzenlenerek öğrencilerin ilk yıl başvuruları alındı. Ben o sayıyı size söylemeden önce Türkiye’de insanların eğitim taleplerinin yetenek, beceri, kariyer planından daha çok ‘iş bulabilme ve garanti iş’ kapsamında yapıldığını belirtmek isterim. Sıkı durun bu yıl yani 2017-2018 öğretim yılında askeri okullarda okumak için başvuran aday sayısı tam 231 bin. Harp Okulları ile Astsubay MYO için başvuru sayısı Milli Savunma Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Afyoncu tarafından 231 bin 851 olarak açıklandı.
***
Milli Savunma Üniversitesi bünyesinde Kara, Deniz ve Hava olmak üzere üç Harp Okulu bulunuyor. Ayrıca Kara, Deniz, Hava ve Bando olmak üzere dört de Astsubay MYO ve 10 enstitü yer alıyor. Bu kapsamda 2017-2018 eğitim öğretim yılı için Kara Harp Okulu’na hazırlık sınıfına bin, birinci sınıfa bin olmak üzere toplam 2 bin öğrenci alınacak. Bunlardan 32’si kız öğrenci olacak. Deniz Harp Okulu hazırlık sınıfına 319, birinci sınıfa 286 olmak üzere toplam 605 öğrenci alınacak, kız öğrenci kontenjanımız da 16 olacak. Hava Harp Okulu hazırlık sınıfına 250, birinci sınıfa 250 olmak üzere toplam 500 öğrenci alınacak, kız öğrenci kontenjan 10 olacak.
Kara Astsubay Meslek Yüksek Okulu’na bin 8 öğrenci, Deniz Astsubay Meslek Yüksek Okuluna 511 öğrenci, Hava Astsubay Meslek Yüksek Okuluna ise 578 öğrenci alınacak. Bando Astsubay Meslek Yüksek Okuluna 66 öğrenci alınacak. Kara Harp Okulu 2 bin, Deniz Harp Okulu 605, Hava Harp Okulu 500, Kara Astsubay Okulu bin 8, deniz astsubay okulu 511, Hava Astsubay Okulu 578, Bando Astsubay Okulu 66 öğrenci kabul edecek.
Kısacası 2 bin kontenjan için 231 bin başvuru yapıldı. Yani bir kontenjana tam 115 aday var. Peki ama bu ilgi neden, bunun üzerine biraz düşünmenizi rica ediyorum. Hepimiz ülkemizi çok seviyoruz bu adayların önemli bir kısmının vatan sevgisi hissettiğini kabul ediyorum. Ama bu kadar ilginin asıl önemli sebebinin “garanti iş” ve “uzun süreli güvenli çalışma” olduğunu kimse reddedemez. Peki bu ne kadar sağlıklı, bu ülkenin gençleri neden geleceğin mesleklerine ve alanlarına daha az ilgi duyuyorlar.
***
Geçen haftalarda Adana’da bir konferansta konuşmacıydım, konuşmam bitince gençlere gelecekte ne okumak istediklerini sordum. Birçok cevap aldım ama çoğunluğu garanti iş bulabilme ve güvenle ilgiliydi. Bunu bir miktar anlamaya çalıştım ama bir öğrenci parmak kaldırdı ve dedi ki “Hocam ben kamu yönetimi okuyacağım” dedi. Neden diye sorunca “Ankara’da bakanlıkta bir tanıdığımız var o bana iş bulacak. O yüzden” dedi. Bunu duyunca biraz sustum ve gençlere baktım. Hepsinin hayata ne kadar endişeli baktığını gördüm. Peki bu çocuklara bu yaşta neden cesur ve üretken olmayı öğretmek yerine korku ve güvensizlik öğretiyoruz. Acaba gelecekten bu kadar korkmaları mı gerekiyor yoksa yapay bir korku mu yaratıyoruz gençlerin kafasında. Bence biz ebeveynler korkularımızı o kadar abarttık ki çocuklara bu korkuyu kat be kat yansıtıyoruz. Peki bunun yerine onları korkutmak ve içlerine kapanmasına yol açmak yerine daha umutlu ve daha güvenli olmalarını neden sağlamıyoruz. Bunun elbette birçok sebebi var, eğer bunun sebebi ülkenin mevcut durumu ve geçmişten bugüne iş bulma durumu derseniz size hemen söyleyeyim; bu ülkede gelecekten korkmak genetik bir aktarımdır korkmayanlar kazanır korkanlar kaybeder.
***
Bu yüzden tekrar konumuza dönecek olursam Milli Savunma Üniversitesi’ne yapılan bu başvuru sayıları keşke vatan sevgisi olsa ama sanırım çoğunluk garanti iş algısı ile başvuru bu kadar artmış. Benim burada ifade etmek istediğim gençlerin Milli Savunma Üniversitesi’ne gidip gitmemesi değil kaldı ki keşke daha fazla başvuru olsa. Ama bu başvuruların içinde gelecekte memlekete çok daha farklı alanlarda büyük katkıları olacak çocukları hizmet sektörüne yönlendirmek ne kadar sağlıklı siz karar verin.