Gece basar
Yerin yedi kat altında
Gitmez çığlıklar
Kırık dökük düşler
Beton buz
Acı acı sessiz
Toprak yasta
Çöker yalnızlık
Korkusundan bırakmaz ay gündüzü
Gitti gençliğim
Issız sokaklar, kalmış anılar
Yollar kıvrılmış
Ayak diriyor, gelme der gibi
Perişanlığı görme der gibi
Üzülme, bırak git der gibi
Hava buz
Sarılamadım Ümmügülsüm nineye
Isıtamadım yüreğini
Ah, dumanlı dağlar
Şu garip gönlüm gibi yaralı
Ne vicdan ne sevda
Bahar gelmiş, kime ne?
Açmaz sarmaşık gülleri
Uzaktan ağlayarak izler
Yalan, rant, hırgür
Ne ararsan var
Eskisi gibi
Yanmamış gibi
Tenler donmamış
Çürümemiş
Damlar yıkılmamış
Sular çekilmemiş
Sarılmamış
Yolda kalmamış
Dağ, taş yerle bir olmamış
Fırtına kopmamış
Defneler solmamış
Yalınayak kalmamış
Nemrut gitmemiş
Gök yere inmemiş
Ayrılmamış
Âşık olmamış
Dolu gibi akıtmamış
Hiç yaşanmamış gibi!