Bata çıka vardık sandık da
Döndük mü en dibe?
Düştük mü bir delilik içine?
Kimi içinde kimi ötede
Kaldık mı onca kirlilikle?
*
İçi dışıyla bunca ayrı olur mu?
Rüşvet, iftira, yalan, talan dillerde ya
Hele de ikiyüzlüler her kapıda
Kötüler vicdanın sesini kıstı da
Suskunluk sarmalında battık ya
*
Yağma, yıkım, yokluk her köşede
Dağ, taş da yandı, karardı da
Serde dönen gönlü kırık kuşlara
Sicim gibi akıtıp içerde yananlara
Bir fiske de sen vurma
*
Dalın canını yakanlara
Azime nineyi üzenlere
Zalimlerle iş tutanlara
Darmaduman düzene
Âşıklar da nasıl sayıp sövmesin?
*
Kimi başka söylese de
Yeri göğü bağrışlar alsa da
Şu dağların özü darda olsa da
Kimsesiz kalsak da
Alkışlar, türküler dursa da
Yansak da kanatsak da
Yürekler hep bir olmadı mı?