Her şey seçmekle başlar. Kazık gibi uzamış maydanoza el uzatma derim mesela ben. Onu tercih etme. Körpe, ve narin yapraklı olacak maydanoz dediğin.
Sanki içinde saklı bir ışık varmış gibi salınacak. Onu bulursan, ona rastlarsan eteğinden tut. Hatta onu ara, peşine düş. Yabanda boy atmış, dili eşek arısı gibi arsız ot değil o. İnsan dimağının terapisti. Boyuna posuna güvenip aldanma maydanoz diye tezgaha sürülen her yeşilliğe. Hele yarış hayvanı gibi uzayanların görüntüsü akıl çelici olsa bile rayihadan yoksundur. Bil. Bir elin emek kokusu değil makine bıçağının, güç ihtirasının diş izi sinmiştir böylelerinin dalına yaprağına. Sağından solundan sararmış, içten büzülüp solmuşlara da gönül düşürme. Kısa, tombul bağlanmış ve adeta gümrah bir çiçek demeti halinde sana bakanlara itibar et. Yapraklarını kurt delmiş olmasın. İlaç ve haşerat yaralamasın. Şöyle eline aldığında derin bir tokluk duygusu uyansın. Seni elinden tutsun çarşıdan pazardan geçirip mutfağa sürüklesin.
Çoğu kişi maydanoza güvenmez, eve girer girmez onu hemen buzdolabına hapseder. Orası hapishanesidir maydanozun. Kanını çeker. Yüzünü soldurur. Duygularını bozar. Sinirlerini gerer. Hemen kullanmayacaksan el atma ona. Salata yapmayacak, köfte yoğurup makarnanın üzerine serpmeyeceksen bırak yerinde kalsın. Patates, kuru soğan, kabak, dolmalık biber değil o. Yemeğin ruhu, salatanın prensesi, böreğin güftecisi, köftenin ninnicisi, kahvaltının şenliğidir. Maydanoz rayihasının sızmadığı mutfak öksüzdür. Onun katılım hızını kesme. Utandırıp incitme. Maydanoza güven. Hemen suya gömüp üstünü sirkeleme. Temizlik ve sağlık adına bunun gereği olabilir ama, maydanoz da beyaz perde gibi her lekeyi gösterir. Kokuyu içine çeker. Çekinikleşir.
Acelesi olanlar, maydanozun hünerlerinden mahrum kalanlar alelacele onu suya tutup bütün saplarıyla beraber kart kut kesmeye koyulurlar. Sonra da salatada, börekte, envai çeşit yiyecekte dişe takılan sapçıkları huzur bozar. Hayır hayır, kişinin sabrı maydanozla ölçülür. Ona sabır göstermeyen yemeğin, salatanın, mutfağın, hayatın sırrına erişemez. Ülke, insanlar, hayat ayıklanmazsa maydanoz gibi çekilmez olur. O yüzden onun belini nicedir sıkan ipten, lastikten kurtarmalı. Dalları özgürleştirmeli. Mutfak tezgahına, doğrama tahtasına yaymalı. Göze batan yabancı otlardan ayıklamalı. Her zaman vardır böyle arsızlar. Araya karışan salyalardan temizlemeli. Seyreltip, serinletmeli. Şöyle bir demet halinde tutmalı bir balık gibi baş aşağı sallamalı ki aradaki gereksiz yaprakcıklar ayrılsın bizimkisi biraz daha ferahlasın. Tam öyle bir balık gibi onu baş aşağı tutarken suya tut. Kesik gövdesinden yapraklara doğru bir soluk alsın. Serpe serpe suyunu sallayabilirsin sonra.
Su ile barışan maydanoz kendisine gelir ve bütün teslimiyetiyle görevine hazırlanır. Eğer, bu mide gülünü sapından yaprağını ayırmadan doğramaya kalkışırsan vay sana. Olmaz değil olur bıçak darbesiyle dal yaprak arasına karışıp gider. Ama bu hünerden sayılmaz. Mutlu kişi ağır ağır yaprağı dalından ayırandır. Yekpare yaprak olunca maydanoz asıl kişiliğine kavuşur. O ana kadar her şey yaprağın tam maydanoz olması için var olmuştur. Şimdi dal yapraktan huzurla ayrılabilir. Görevini tamamlamış gövdeler gibi aradan çekilebilir. Son kez yaprakları gözden geçirmenin hala arasında bir çapak var mı diye bakmanın zamanıdır. Eğer pırıl pırıl, tertemiz olmuşsa yapraklar, en iyisi onları kurutmak, ıslaklıklarını almak. Bu bebek banyosunun hakkını vermek.
Güzelce ayıklanmış, özenle ıslaklığı alınmış bir maydanozu doğramanın keyfi başka şeye benzemez. O daha göz ve tecrübe hüneriyle seçildiği andan beri, bu yumuşak ve sade doğrayışa hazırlanmıştır. Yaprakları sıçratmadan, irilik dengesini koruyarak ince ince doğramalı maydanozu. Kimi lezzetçi, salatada, börekte, makarnada yaprakları bütün kullanmaktan yanadır. Onlara söyleyecek ne olabilir? Yaşamak tercihle belirlenen bir zevk geçişidir.
Maydanozu bir ara malzeme bir garnitür olarak görmek ayrıntıya saklanan dünya lezzetlerinden habersiz yaşamak demektir. Maydanoz ayıklamak dünyayı elemek gibi ağır ağır sabırla gidilen bir yola benzer. Bir mutfakta maydanoz ayıklanabiliyorsa orada kaynayan çorbanın, pişen yemeğin, yapılan salatanın şarkısı bambaşkadır. Maydanoz ayıklamak yaşamayı ne yönüyle seçtiğini de gösterir. Maydanozu ayıklayan her şeye maydanoz olmaktan beri durur.