En dayanılmaz ses…

Ömer Erdem

İlkin yönünü kestiremezsiniz. Yakından mı geliyor yoksa uzaktan mı emin olamazsınız. Hatta gerçek mi değil mi karar veremezsiniz. Bir bildik ama hafızanın gerisine özellikle itilmiş o ses, meçhul uykusundan sanki ağır ağır uyanmakta ve vaktiyle sizi teslim aldığı yerden yeniden fethe kalkışmaktadır. Yenilmişsinizdir kaç kez ona ve bilirsiniz bir kere daha yenileceksiniz. Olmasın istersiniz. Gerçek olmasın. Bu bir sanrı. Yanılgı. Yanlış duyum. Eğer gerçekse bir an önce geçip gitsin, uzaklara gitsin. Sizi yerinden kaldırmasın. İştahınızı kaçırıp düzeninizi bozmasın. Bir amaçsız sinir harbinin içinde sizi çaresiz bırakmasın. Heyhat!

***

İsteklerinizin hiç birisi olmaz. Yönünü kestiremediğiniz ses hızla, kavisler çizerek yanınızdan geçer. Size doğru kurulmuşçasına döne döne yaklaşıp yükselen ses, birden hızla uzaklaşır tam geçti dediğiniz an tekrar geri gelir. Şuursuzca yaklaştıkça etrafta olup biten her şeyi etkisi altına alır, eşyayı anlamsızlaştırır, sizin varlığınızı doldurup taşırır. Eğer bir odada yalnızsanız işiniz daha zordur. Adım adım bir kara, bir düşme oyununun içine sizi çekecek, önce kayıtsızlığınızdan faydalanacak sonra da yerinizden edip peşine takacaktır. Ne kapıyı pencereyi açmak, ne o odadan başka odaya geçmek sizi kurtarmayacaktır. Ses, adım adım kendi tekil orkestrasını kuracak ve sizin pestilinizi çıkaracaktır.

Doğada olduğunuz vakit, eğer uykuda değilseniz bu sesi yeterince yüksekten duymazsınız. Ama öylesi bir döngü yeteneğine sahiptir ki o sesin sahibi bu kez eliniz kolunuz yorulur, dikkatiniz zemberek gibi gerildikçe gerilir, onun atik ve tahammülsüz sekmeleri karşısında bir kez daha yenik düşersiniz. Sanki o, ağırlığının hilafına, çıkardığı bu ses ve dönme kabiliyeti sayesinde bütün dillerde adlandırılmasının da intikamını alır. Anlam, hiçbir varlıkta bu kadar olumsuzluk yumağına dönüşmez. Sesi ve varlığının her parçası girdiği yeri ve düştüğü kabı birlikte kirletip bulandırır.

Vızıltı, dilde dipten gelen ve istenmeyen şeyi ifade eder. Yuvarlanan taş sesinin bile kendine has çağrışımlar yarattığı bir dünyada bu sesin çağrışımı sadece kendisidir ve bir kartopu gibi büyüdükçe yıkıcı hale gelir. Hele yaz günlerinde, neredeyse tüyden hafif bir türünün çıkardığı ses, geceyi, bir güzel ipeği en güzel yerinden yırtar gibi yırtar, bir dişçi aleti beyninizi oyar, o tatlı uyku halini derin bir kabusa dönüştürür. Yine uyuşmuş ve dünyadan çıkmış şuurunuza bir sis gibi çökmeye, kara bulutlarını üzerinize toplamaya, tozlarını gözlerinize, kulaklarınıza savurmaya başlar. Bilirsiniz bu türünün çıkardığı ses, sanki bambaşka alemlerde, nice ince hesapların, mutasyonların sonunda bu tona bürünmüştür. Öylesi bir deliciliğe sahiptir ki delirmek ile delmek tuhaf bir şekilde yan yana gelirler.

***

Kan, çöp, çürük, artık, dışkı, açıkta kalmış her tür yiyecek ve içecek doğanın bu usanmaz fabrikasında işlenir, o mutfaktan bu balkona taşınır, bataklık, su birikintisi, hayvan gübresi ne varsa onun dokunuşundan geçer, sonra da bu sese can verir. Kuşların, kendisini avlayan diğer canlıların elinden kurtuldukça insanların alemine dalar, oraya sığınır. Belki de bu denli sinir bozucu bir ses çıkarmasının temelinde bu negatif tüketiciliği vardır. Ama işte insan şuurunu onun kadar derinden altüst eden, çaresiz bırakan başka bir ses de sonuçta yoktur.

Sofranıza konar, ekmeğin üzerini gezer, elbiseleri ziyaret eder. Tam kitabınıza dalmışken sayfanızın üzerine konar. Çiçekleriniz, özel eşyalarınız da onun merakından kurtulamaz. Ama bu ses vardır ya, bu bir türlü yönünü, süresini, menzilini bir türlü kestiremediğiniz, hayatın en tatlı anında bir şaka gibi ayağınızı kaydıran o ses. Döne dolana, aşağıdan yukarıya. Sinir sisteminizin bütün duyarlı uçlarına kadar dokunan ses. Onun sesi. Dünyanın, yaşamanın, en tuhaf hali. Bazen de bir insan suretinde etrafınızda dolanan…Siz ondan kaçtıkça üreyip çoğalan. İonesco’nun oyunlarında sıkça can bulan.

Yorum Yap
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Yorumlar (2)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.