Ülkelerin ekonomik verilerinin takip edildiği birçok gösterge mevcuttur. GSMH’dan tutun kapasite kullanımına kadar çeşitli endeksler o ülkenin ekonomik durumu hakkında bizlere bilgi verir. Ülkemizde uzmanları tarafından bilinip takip edilse de halk arasında, günlük ekonomiyi takip eden vatandaşlar arasında pek bilinmediğini gözlemlediğim bir endeks var, PMI endeksi. Nedir bu, açıklayalım.
PMI harfleri İngilizce “Purchase Managers Index” kelimelerinin kısaltmasıdır. Satınalma Yöneticileri Endeksi olarak türkçe’ye çevrilebilir. İçerik olarak şirketlerin satınalma yöneticilerinin mal ve hizmet alımı konusunda nasıl pozisyon alacaklarını yani satınalma hacim ve cirolarının trendi hakkında istatistiki bilgidir. Satınalma talebinin artması, artacak olması o ülkedeki ya da sektördeki bir büyümeye işaret olarak yorumlanır.
Endeksin asıl gücü ülkelerde devletin kontrolünde olan istatistik kurumları ya da taraflı medya organları tarafından açıklanan göstergelere alternatif, bu kurumlardan bağımsız kişilerin katkıları ile hazırlanan bir endeks olmasıdır. O anlamda daha bağımsız ve daha tarafsız bir göstergedir. Bu anlamda merkez bankası ve resmi istatistiklerin yanında sıkı bir şekilde takip edilir. Genelde o ülkede önde gelen en az 400 firmanın yöneticileri ile yapılır. Yöneticilere yeni sipariş hacmi, üretim, istihdam, stok ve teslim süreleri ile ilgili sorular yönetilir ve ardından bir hesaplama ile endeks oluşturulur.
Endeksin yorumlanmasında en kritik nokta aylık bazdır. Endeks aylık hesaplanır ve bir önceki ay 50 kabul edilir ve hesaplanan aya ait endeks değerinin 50’nin altında olması ekonomide küçülme, üzerinde olması ise büyüme olarak değerlendirilir. PMI, özellikle 2008 krizinden sonra çok yakından takip edilen bir endeks olmuştur.
Madem bu kadar anlattık, bu endeksin güncel verileri hakkında da bilgi verelim. 1 Şubat 2019 günü yayınlanan endekse göre Türkiye’de endeksin değeri 44.20. Bu, ciddi bir ekonomik küçülme anlamına geliyor. Hemen hatırlatalım şubat başı yayınlanan endeks ocak ayı verilerinin yorumlanması demektir. Türkiye’de endeksin kritik eşik olan 50 rakamını geçtiği en son dönem Mart 2018’di. Bu da yaklaşık bir senedir satınalma endeksinin Türkiye için kötü beklentiler yansıttığını söylüyor.
Ocak 2019 verilerinde ise en ilginç durum Çin ve Almanya’da yaşanıyor. Çin’in 2019 Ocak PMI rakamı 48,7 olarak hesaplandı. Geçen ay bu oran 49,7 idi. Bu da Çin’de bir yavaşlamaya işaret. Almanya ise 51,5 aralık sonu rakamından 49,7’ye indi. Almanya’nın 50 altında inmesi AB’nin lokomotif ülkesi için çok ciddi bir alarm zili. Henüz Euro bölgesi 50.50 ile tam sınırda ama Almanya’nın 50 altında bir süre daha kalması AB’yi de aşağıda çekecektir. Brexit süreci ile çalkantılı bir dönem geçiren İngiltere ise 52,8 ile halen 50 bandının üzerinde ama geçen ayki 54.2’ye göre ciddi bir gerileme de yaşamış durumda.
Daha fazla rakam vererek kafanızı karıştırmak istemem. Ancak devlet kurumları ile medya kuruluşlarına ve bunların yayınladıkları makro ekonomik göstergelere güvenin iyice azaldığı ülkemizde özel sektör bazlı PMI endeksi sağlıklı bir gösterge sağlayabilir. Özellikle internette uluslararası bağımsız kuruluşların yayınladığı datalar daha sağlıklı analiz imkânı sunuyor. Ülkenin ekonomik gidişatını takip etmeye çalışan okurlarımın dikkatine sunarım.