Futbol ve para

Mustafa Morgil

Ünlü Alman futbolcu, teknik adam ve yönetici Franz Beckenbauer’i tanırsınız. Alman futbol milli takımının unutulmaz kaptanı, dünya kupasını kaldırmış bu futbol efsanesinin bir sözü vardır: “Futbol, sadece futbol değildir”. 

Futbolun giderek büyüyen bir sektör oluşunu, siyasete etkisini, siyasetin futbola müdahalesini, sosyal tarafını, halk yığınlarında oluşturduğu aidiyet duygusunu, özetle futbol sektörünün gücünü anlatan harika bir sözdür. Futbola alt tarafı bir oyun gözü ile bakmanın ne ekonomik ne de siyasi bir anlamı olmadığını, bu “oyunun” ülkeler ve toplumlar için çok daha fazlası olduğunu ima eder. 

Geçtiğimiz günlerde bir gece yarısı haberi ile spor dünyası çalkalandı. Başını Juventus ve Real Madrid’in çektiği Avrupa’nın önde gelen 12 futbol kulübü kendi aralarında bağımsız bir lig kurduklarını ilan ettiler. Organizasyondan yapılan açıklamaya göre, 12 kurucu kulübün yanına 3 kulüp daha katılacak ve bu kulüpler ligde kalıcı olacak. 20 takımın yer alacağı organizasyonda, kalan 5 takım ise kendi liginde önceki sezon elde ettiği başarılara göre değişimli olarak lige dahil olacaklar. Organizasyonda maçlar, hafta içi oynanacak. Bu sayede takımlar, kendi liglerinde hafta sonu oynayacakları karşılaşmalara katılabilecek. 

Herkes bir anda şaşırdı. FIFA ve UEFA çok şiddeti tepki gösterdi. Bu lige katılan takımların UEFA-FIFA organizasyonlarına alınmayacağı, katılan futbolcuların milli maçlara çağırılmayacağı gibi tehditler savurdu. İngiltere, İspanya ve İtalya ağırlıklı bir lig olacağı anlaşıldı. Alman takımları ilgisizdi. Türkiye’den de dört büyüklerden bir ses çıkmadı. 

Burada dikkat çeken birkaç ayrıntı var. Bu ligi finanse eden ana güç Amerikan J. P. Morgan Bankası. Bir Amerikan bankası ile Avrupa futbolunun ne ilgisi var diye sorulabilir. ABD’de Avrupa’daki gibi bir futbol kültürü yoktur. Futbol kelimesi bile ABD’de Amerikan futbolu için kullanılır. Bizim anladığımız futbola ABD’de “soccer” denir. Ülkemizde ve Avrupa’da futbol daha heyecanla izlenir. Aidiyet duygusu çok daha farklıdır. Ancak şu da var; yazının başında bahsettiğimiz futbol sektörü hadisesi ABD’de NBA basketbol ligi için aynen geçerlidir. Hatta daha kısmen büyük rakamlarla.  

Görünen o ki Avrupa’daki futbol hevesi ve potansiyeli Amerikan finans dünyasının iştahını kabartmış. Ama konu bu kadar basit değil. Avrupa’da da UEFA ve FIFA’ya üstü kapalı bir tepki var. Tepkinin kaynağında da yine ekonomi ve futbolun finansmanı bulunuyor. Barcelona, Juventus, Real Madrid gibi büyük kulüpler, işin rakamsal bütün yükü bizde, biz olmasak sizin gücünüz de olmaz diye tepkililer. Haksız da sayılmazlar. Bu beş-on kulübü çıkarın geriye çok fakir bir Avrupa futbolu kalır. 

Ayrıca UEFA-FIFA’nın aşırı müdahalesinden de rahatsızlık var. Statlara asılacak pankartlardan, kameraların stadyum içindeki konumlarına kadar her şeye karar veriyorlar. Zengin ve güçlü kulüpler ise işin finansal devi olup, karar aşamasında söz sahibi olamamaktan şikayetçiler. 

Üstelik bu konu yeni de değil. Daha önce de konuşulur, tartışılırdı. Galatasaray eski başkanı Ünal Aysal daha 2013’lerde bundan bahsetmişti. Yine Rıdvan Dilmen de sene başında bu konunun yakında gündeme geleceğini söylemişti. Yani sürpriz değil. 

Tepkiler üzerinde İngiliz takımları lig’den çekildiklerini açıkladılar. Başbakan Boris Johnson gerekirse kanun çıkarıp bu girişime İngiliz takımlarının katılımını engelleyeceğini söyledi. Şu an için konu belirsiz bir aşamada. Ama bizim görüşümüz, bu sefer olmasa bile bu bağımsız lig mevzuunun ileride yine gündeme geleceği şeklide. 

Sınırları zorlayan küreselci Dünya görüşü, ekonomiden siyasete bir çok noktada ulus devletlerin, yerel otoritelerin gücünü ezmiş, uluslar üstü kuralları dayatmıştı. Şimdi ise bunu andıran ama daha farklı bir durum var. Alışıla gelmiş yerleşik futbol otoritesi, birkaç ülkede birden sorgulanıyor, delinmek isteniyor. 

Futbolun sadece bir oyun olmadığını hatırlarsak, bu yeni lig girişimini daha farklı görebiliriz. Para ve futbol, siyaseti ve bürokrasiyi zorlamaya başladı. Kazanan kim olacak, göreceğiz. 

Yorum Yap
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Yorumlar (7)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.