Dünyayı heyecanlandıracak daha fazla ne olabilir derken, o da oldu. ABD, kendi egemenliğine müdahale kabilinden bir internet korsanlığı girişimi gerekçesiyle ülkesindeki Rus diplomatlarını sınırdışı ediyor. Modern zamanların soğuk savaşı şimdiye kadar başlamadıysa şimdi başladı dersek yanlış olmaz. Çünkü, Beyaz Saray’da eşyalarını çoktan toplamış Obama’nın yerine oturmaya hazırlanan Trump’ın Rusya’ya dair sır olmayan iyi dilek ve temennileri de sınırdışı kararıyla ağır bir darbe yemiş oluyor. Yeni Başkan, İsrail’e “20 Ocak’a kadar dayan” mesajını göndermişti ama Rusya için bunu söylemesi kolay olmayacak. Hatta, ne söylemesi gerektiğini bulmakta da bir hayli zorlanacak. Dövse bir dert, sövse başka dert…
Mesele, ABD ile Rusya’nın zaten her zaman çatışma potansiyeli içeren ilişkilerinin yılın son gününde patlak vermiş olmasından ibaret değil. Dünya sistemi baştan ayağa demonte oluyor…
***
Marwan Bishara’nın El Cezire’de bir makalesi var. “Dünya gitgide İsrail’in Filistin işgalinin küçük bir modeli gibi olmaya başladı” diyor. Dünya sistemini demonte eden anahtar sorun da tam budur. Sistem iyi kötü (çoğu zaman kötü) işlerken İsrail, ABD tarafından şımartıldı; sadece ABD değil Batı dünyası da olup bitene ses çıkarmadı. Uluslararası hukuk düzenli olarak bu ülke eliyle ihlal edilirken kimse oralı olmadı ve o ihlallerin birikip bütün ülkeler için referans olacağı düşünülmedi.
Irak, Afganistan işgallerinin yarattığı tahribat malum. O işgallere de sistemin doğal hakkı olarak sessizce boyun eğildi. Bütün bunlar olurken, bir nevi “Madem böyle de oluyor. O zaman biz ne duruyoruz” diyen Rusya oyuna dahil oldu. Batı, uyanan Rusya’nın Kırım’ı ilhakına mani olamadı ve ekonomik yaptırımlarla yetindi. Kırım gibi bir toprak için o kadar maliyetin lafı olmadı tabii… Çeçenistan’ın Putin tarafından yerle bir edilmesinin ve kılıçtan geçirilmesinin lafı zaten hiç olmamıştı.
Sistemin uluslararası hukuk ihlalleri üzerinden çöküşüne dair irili ufaklı çok şey yaşandı. Libya, diktatörü Kaddafi’nin hazin sonu bile bu gruba dahil olaylardan birisidir. Yargılanmasına izin verilmeden, barbarca parçalanarak öldürülmesine izin verildi.
Ama, sistemin iflasının ilanı Suriye’de oldu…
***
ABD Başkanı Obama’nın “Kararsız Kasım” politikaları kimyasal silah kullanımına bile başını çevirdiğinde iş bitmişti. Suriye’de katliamların, zorunlu göçlerin arkası kesilmezken dünya sistemi Şam’daki katilin keyfini bozacak hiçbir şey yapmadı. Tabiatıyla bu durum da bir kural haline geldi. Yapanın yanına kar kalması kuralı…
En nihayet Rusya’nın Suriye’ye müdahalesi… Putin, Cenevre Sözleşmesi dahil, elde ne kadar uluslararası belge varsa hepsinin ucundan yakıp tüttürürken dünya sisteminin teğelleri birer birer attı. Sistem birkaç ay içinde demonte oldu. Halep’te de yıkıntıların altında kaybolup gitti.
ABD dahil hiçbir ülke bir başkasıyla konuşurken hukuk ve adaletten bahsedemez oldu. Diplomasi masalarında bile bu bahis inandırıcılığını kaybeden oyalama cümlelerinin malzemesi haline geldi.
Tankların, uçakların, mermilerin ilk ve son söz söylediği dünyaya böyle uyandık.
***
Sadece sınırsız vahşet değil, giden ve gelmekte olan ABD başkanları arasında daha önce benzeri görülmemiş kedi-köpek dalaşması bile eski sistemin bütün ünitelerinde vidaların gevşediğini gösteriyor. Bugünkü manzara dünyayı sınırsız düşmanlıkların beklediğini gösteriyor. Tabiatıyla, birbirine düşman hatlarda saf tutmaya hazır akıldışı dostluklar da kapıda bekliyor.
Uluslararası sistem kuralsızlıkta karar kılarsa kaçınılmaz olarak kuralsız ittifaklar dönemi de başlayacak demektir.
Hayırlı, huzurlu, mutlu seneler…