Korona virüsten yeni bir dünya çıkar mı?

Mustafa Çağrıcı

Bu günlerde Korona virüs salgını dolayısıyla dünyanın tamamına yakını, özellikle de refah bağımlısı haline gelmiş bölümü büyük bir şaşkınlık, hatta şok yaşamaktadır.

Modern insan, mekanist ve pozitivist felsefelerin de etkisiyle, günümüz bilimlerinin böyle afetlerin çıkmasını önleyeceğine, çıksa bile kolaylıkla savabileceğine aşırı derecede güveniyor, bunun verdiği rehavetle avunuyordu. Onun için modern insan, hazırlıksız yakalandığı salgın karşısında dehşete düşmüş vaziyettedir.
İmkânların bugünkülerle kıyaslanamayacak kadar kıt olduğu eski devirlerde bile dünya, nice doğal afetleri, salgınları -ağır hasarlarla da olsa- aşarak bugünlere gelmiştir; bu salgını da Allah’ın verdiği akılla ve bilimle -dileriz kısa zamanda az hasarla- savacaktır. Nihayetinde Allah kullarını yalnız bırakmaz; onlara kurtuluş çarelerini gösterecektir. Görünen şartlar ne kadar kötü olursa olsun hem insanlığımızın hem de dinimizin gereği olarak buna yürekten inanıyoruz.

***
Umuyoruz ki bu salgından insanlık çok değerli dersler çıkaracaktır. Bence en önemli derslerden biri şudur: Görünüşteki farklılıklarına rağmen -Peygamberimizin tabiriyle- “Bütün insanlık Allah’ın ailesidir.” Hepimiz Allah’ın nimetlerini paylaşıyor, O’nun sofrasından yiyor içiyoruz. Aynı sofrada olup da Allah’ın nimetlerini Allah’ın kullarından esirgemeye kalkmak, hem ‘sofranın Sahibi’ne saygısızlık, hem de o sofradan yemeleri hakları olan O’nun kullarına, insanlara zulümdür.
Eski kaynaklarımızda anlatıldığına göre Hz. İbrahim misafirsiz yemek yemezmiş. Bir defasında yetmiş yaşlarında bir yabancıyı çağırıp sofrasına oturtmuş. Fakat misafirin ateşperest olduğunu öğrenince adamı inciten laflar etmiş. Bundan rahatsız olan misafir kalkıp gitmiş. Bunun üzerine Yüce Allah İbrahim’e şöyle sitem etmiş: “Ey İbrahim! O kulum bugüne kadar benim ilâhlığımı tanımadığı halde ben yetmiş yıldır rızkını kesintisiz veriyorum. Ama sen şimdi ona bir öğünlük yemeği bile çok gördün!”

Böyle musibetlerin akıl ve bilimle açıklanıp önlenebilecek doğal sebepleri var, amenna... Ama bunların, sunduğumuz anekdottaki yüksek ahlak ve insaniyetten uzaklaşmış bulunan dünyamız için bir uyarı anlamı da taşımadığını kim iddia edebilir! Mesela insanlık, birbirini öldürmek için her yıl harcadığı 1 trilyon 700 milyar doların bir bölümünü küresel sağlık amaçlı harcasaydı bu virüs bu kadar tehlikeli olabilir miydi?

***

Bu salgın afeti aslında hepimizin birbirimize ne kadar muhtaç olduğumuzu, tek tek bireyler olarak alacağımız birkaç basit tedbirin, göstereceğimiz ortak sorumlulukların çevremiz, toplumumuz, hatta dünya için ne kadar değerli olduğunu gösterdi; aynı şekilde yapacağımız basit yanlışların, tedbirsizliklerin de ne büyük felaketlere yol açacağını ortaya koydu. Böylece küçük dünyamızdaki yedi buçuk milyarlık insanlık âlemi olarak kaygı ve korkularımızın ortak olduğunu, bunları aşmak için birbirimize ne kadar muhtaç olduğumuzu gördük.

Aslında kaygı ve korkularımız gibi huzur ve mutluluklarımız da ortak olmalıydı. Dünyanın bir yarısı baş döndürücü bir zenginlik ve israf içinde yaşarken diğer yarısının yokluk ve açlık çekmesi, yangın ve soygun yeri haline getirilmesi insanlık âlemi için utanç verici bir durumdur. Bugün afet kendilerini de vurunca trilyon dolara varan bütçeler ayıran ülkelerin, toplumların geriye dönüp, dünyanın öteki yarısının yaşadığı acılara aldırmamış olmalarının muhasebesini yapmaları gerekmez mi?

Evet, o yoksul ülkeler ve toplumlar, bu duruma düşmelerinin kendilerinden kaynaklanan sebepleri üzerine düşünmelidirler. Fakat şimdiye kadar unu tuzu kuru olduğu için ötekilerin dertlerini umursamayan ülkeler ve toplumların da kendilerine yönelik bir sorgulama, nefis muhasebesi yapıp, eski zihniyetle ne dünyanın ne de kendilerinin huzura kavuşamayacağını anlamaları gerekiyor.
Beklentim ve ümidim, Korona virüs salgınından sonraki dünyanın öncekine göre daha insani ve ahlâkî bir dünya olacağı yönündedir.
Şimdi beni en çok üzen şey ise ülkemizde ve dünyada sayısız insanın işini aşını kaybedeceği korkusudur.

Yorum Yap
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Yorumlar (8)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.