‘Oy Avı’

Muhsin Mete

''Oy Avı” bir kitap ismi. Kitabın alt başlığı “Türk Siyasetinde Amerikanvarileşme ve Karizmatik Liderlik.” Yazarı Dicle Kavak Ekmekci’nin yüksek lisans tezi. 1991 doğumlu Ekmekci halen doktora öğrencisi, siyasal iletişim üzerine makaleler yazmakta ve ( Ankara ) Gazeteciler Cemiyeti’nin 24 Saat isimli gazetesinde çalışmakta. Kitap Cemiyet yayını olarak Mayıs 2018’de yayımlanmış.

Yazar kitabının ana fikrini; “Bu kitapta siyasal kampanyaların oluşturulması sürecinde öne çıkarılan ‘liderlik’ ve ‘karizmatik liderlik’ odaklı süreçler Amerikanvarileşme üzerinden açıklanmıştır. Partilerin iktidara gelmek için siyasal kampanya süreçlerindeki başarıları, medya üzerinden seçmeni harekete geçirme unsurunun da bir sonucu olduğu kabul edilmiştir. Adalet ve Kalkınma Partisi’nin (Kitapta AKP veya AK Parti denilmemekte) kuruluşundan itibaren girdiği bütün genel seçim kampanyalarının detaylı olarak ele alınması bu çalışmanın alanında özgün bir yerde konumlanmasını sağlayacaktır. (...) Türkiye’de Amerikanvarileşen siyasetin 2000’li yıllardan itibaren Adalet ve Kalkınma Partisi’nin seçim kampanyalarıyla zirveye çıktığı ve karizmatik liderlik imgesinin söz konusu partinin seçim kampanyalarında egemen olduğu…” şeklinde açıklamaktadır.

İstanbul bağlamında seçim tartışmalarının devam ettiği bugünlerde konuyla ilgili bu kitabı mercek altına alalım. Kitap, yazarından, yayımlayan Cemiyet’ten kaynaklanan zaaflarının yanında, bir hayli yetkin bir çalışma. Öncelikle nesnel bir tutum takınılmış, belirteceğim bir iki husus dışında tartışmalı hükümlere yer verilmemiş.

***

Kitap yayıncılığı alanında uzmanlaşmış kadrolarla yapılabilecek bir iş. Asıl işi bu olmayan kuruluşlar kitap yayımlamaya teşebbüs ettiklerinde bu kitapta olduğu gibi genellikle sınıfta kalmaktadırlar. Bunu kitabın biçim ve içeriğine ilişkin pek çok hususta görmekteyiz. Yayınevi yöneticisi olarak söylemeliyim, iş bilir bir editör ve grafikerin katkısının yanı sıra, eserde gereken özenin olmadığı anlaşılıyor. Bunlar üzerinde duralım:

Kitapta ön ve arka kapak dışında, çokça yer verilen görseller siyah-beyaz olarak basılmış. Oysa yazar renkler üzerinden yorumlar yapıyor. (Ankara) Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin’in bir buçuk sayfalık Sunuş’unda bile ifade bozukluğu bulunmakta: “...16 yıllık AKP iktidarın (ın) kurguladığı…” İçindekiler’e yazarın Önsöz’ü ve Giriş’ten sonra XV. sayfada yer verilmiş. Dipnotlarda bir hayli yanlışlık gözlemledim. Birkaç örnek verelim: 7 nolu dipnot metinle bağlantılı değil, 6’nın devamı. S.22’de kişi adı “Polat, Gürbüz, İnal “olarak belirtilmiş. 14. dipnotta cümlenin devamı yok: “Bu kavram söz konusu tezin literatür çalışması süresince.” Mehmet Ali Birand’tan alıntılanmış 18 no’lu dipnotta yanlış yazım: “Özal yeni görevini alır almaz Ekrem Pakdemir (li) ile…” 19 nolu dipnotta da yanlışlık var: “Phonex Yayınları” (doğrusu Phoenix Yayınevi). Yazar az da olsa yabancı kelime ve kavramları kullanmayı sorun etmemiş: “… deregülasyon politikaları…” “… medya kompetanlarının…” Bunu yaparken açıklama gereken yerde gerek görmemiş: “Eisenhower’ın’ I like Ike “kampanya sloganı...” Reklam cıngılı şöyledir” diyerek açıklamadan altı İngilizce slogan veriliyor. Yine açıklamadan Mamie Eisenhower’ın İngilizce makalesi zikrediliyor.

Yazımlardaki sakarlıklara birkaç örnek daha: “Yurttaşları birer gibi görerek…” “… medyanın politik alanda alandaki etkisinin…” “ANAP ve DYP %19 oyla ikinci parti, %14 oyla DSP ikinci parti olmuştur.” “… pek hala ( pekâlâ ) bir kriz…” Dizin yazılmadan yer verilen dizinin baş kısmında karışıklık var. Yanlış yazımlardan isimler de nasibini almış: “Show TV’de Çiller, Yılmaz ve Baykan(l) “Ajans sahibi Erol Olçak” (doğrusu Olçok, rahmet dileklerimle). “Muammer Gaddafi” (doğrusu Kaddafi, hadi ona da rahmet dileyelim). Yazarın tartışmalı hükümlerine gelince… “Adalet ve Kalkınma Partisi’nin kuruluşunda kendisini özdeşleştirdiği kimliğin, ABD merkezli bir görüşten doğduğunu söylemek yanlış olmayacaktır.” Halkımızı yeterince tanımamanın doğurduğu bir hüküm cümlesi: “Ecevit’in kullandığı kasket, köylülerin tarlada kullandığı kasket olmakla…”

Kitapta Türkçe bahsinde dikkat çekici bir ayrıntıyla da karşılaştım. 2002 yılından itibaren Adalet ve Kalkınma Partisi’nin seçim kampanyaları Arter Ajans tarafından gerçekleştiriliyor. Ajansın kreatif direktörü (seçilen unvan özenti kokuyor) Osman Tüfekçi açıklıyor: “2002 genel seçimleri için slogan’ Herşey Türkiye İçin’ olarak belirlenmiştir. Sloganda’ Her Şey ‘in bitişik yazılması bir halkla ilişkiler taktiği olmuştur.” Kazanmak için dil ile de oynanabilir demek istiyor.

İşinin ehli bir editörün katkısı olmadan karşılaşılması mukadder özensizlikler bir kitabı ne hâle getirebilirin güzel bir örneği “Oy Avı”. Yazarının genç yaşta ortaya koyduğu başarı grafiği hoyratça aşağı çekilmiş.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.