Dünyayı sadece dini aidiyet, bunu da sadece mensubu olduğu dini grubun yorumu ile anlamlandırmaya çalışmanın ne tür felaketlere yol açabileceğine dair İslam dünyasında sayısız tarihi ve aktüel örnek var. Zaman içinde saplantı düzeyinde bir bağımlılığa dönüşen dinsel fanatizm sadece İslam dünyasında yaşanmıyor. Batı dünyasında da, bu türden dini akımlar var. Ne ki sayıları ve toplumsal etkileri bizde olduğu kadar yoğun değil.
Saplantı düzeyinde bir aidiyete evrilen dinsel fanatizmin ne tür facialara yol açabileceğine dair son acı örnek Almanya’nın Hamburg kentinde geçtiğimiz Perşembe günü yaşandı. Yehova Şahitleri isimli Hıristiyan mezhebinin Hamburg’da bulunan merkezini ruhsatlı silahı ile basan 35 yaşındaki Philipp F. 7 kişiyi katletti ve peşine intihar etti. Kendisi de eski bir Yehova Şahitleri mensubu olan Philipp F.‘nin saldırı nedeni ise muhtemelen bu gruptan ayrılırken yaşanan anlaşmazlıklar.
Saldırı sonrasında Philipp F. hakkında ortaya çıkan bilgiler saldırganın ne tür bir fanatik ruh haline sahip olduğuna dair ilginç anekdotlarla dolu. Hayatı yorumlama ve anlamlandırmada kullandığı dinsel örgülerin nerdeyse birebir benzerlerine, Türkiye’de de zaman zaman şahit olmamız ise olayın başka ilginç yönü.
***
Şirketler için danışmanlık hizmeti veren Philipp F. kendi internet sitesi üzerinden yaptığı tanıtımlarda İncil’den kesitler ve yorumlar sunarak müşterilerine “çıkış yolu“ gösteriyor. Philipp ekonomik kriz endişesi yaşayan müşterilerine İncil’den “Tanrı bizim kaçış noktamız ve gücümüz. Bize her daim yardımcıdır‘‘ şeklinde teselli vererek “ Bu dünya ve dünyadaki her şey, finansal kaynaklarımız ve değerlerimiz tanrıya aittir. Gelecek için endişeye gerek yok. Bunun yerine Tanrıya ve İsa Mesih’e inanın tıpkı Philipp F.‘nin yıllardır yaptığı gibi“ şeklinde bir ifade kullanıyor. Birkaç kelime değişikliği ile ekonomik faaliyetlerine dinsel meşruiyet kazandırmak isteyen birisinin Türkiye’de rahatça kullanabileceği cümleler.
Philipp F.‘nin iflah olmaz bir fanatik ve tehlikeli bir narsist olduğuna dair en somut ipuçları ise 2022 yılında Tanrı, İsa Mesih ve Şeytan Üzerine ismiyle yazdığı 300 sayfalık kitapta yer alıyor. Portekizce, İspanyolca, Fransızca , Arapça ve Mandarin dillerine tercüme edilen kitap saldırı gerçekleşene kadar Amazon üzerinden 62,40 Euro’ya satın alınabiliyordu. Kendisini muhtemelen dünya için kurtarıcı olarak görecek kadar yüksek bir egoya sahip olan Philipp F. Kitabı farklı dillere tercüme ettirmek için hiçbir masraftan kaçınmamış.
Philipp kitapta daha çocukken “peygambervari rüyalar“ gördüğünü ve biranda kutsal kitabı idrak edecek anlayışa sahip olduğunu söylüyor. Kitapta ayrıca yazarın üç yıl boyunca cehennem hayatı yaşadığı belirtiliyor. Philipp F.’nin kutsal bir ilham aldığını ve bunun için çileler çektiğini beyan etmesi de dikkat çekici. Bu örgü de elbette alışık olduğumuz bir örgü: Kutsal bir kaynaktan aydınlanmak ve çileler çekmek.
***
Philipp F.‘nin kitabı aslında dini yorum ve alıntılarla sorunlara karşı mutlak çözüm ve hükümler veren klasik bir hamaset kitabı. Philipp. F.‘ye göre hem Corona hem de Ukrayna savaşı tanrının bir cezası. Fuhuş sektörüne de şiddetle karşı çıktığı anlaşılan Philipp F.’ye göre Tanrı, fuhuş pazarında faaliyet gösteren Ukraynalı kadınlardan dolayı bu ülkeyi cezalandırmak için Rus ordusunu kullanıyor. Son depremle birlikte bunun ilahi bir ceza olduğunu açıkça söyleyenlerin sayısı ciddi olarak azalmakla birlikte bu örgü çok alışık olduğumuz bir anlatım biçimi
Kitaba gör sadece Rus ordusu değil aynı zamanda Hitler de İsa Mesih’in insani bir aracı. Hitler’in 1000 yıllık krallık fikrini İsa’dan aldığını ve onun adına gerçekleştirmek istediğini söyleyen Philipp F. Yahudilere karşı uygulanan takibin de “göklerden gelen bir talimat“ olduğunu belirtiyor.
Saldırgan karizmatik bir şahsiyet olarak tanınıyor. Yazdığı kitap ise yüksek egosu ve sahip olduğu büyüklük sanrısını ortaya koyuyor. Philipp F. kitabını çığır açan bir kitap olarak nitelendiriyor ve herkesin bu kitabı okumak zorunda olduğunu iddia ediyor. Bu sanrı da bize yabancı değil.