Biz seçimlerle meşgulken

Mikdat Karaalioğlu

Türkiye’nin gelecek iki ayını seçimler işgal edecek. Seçimler sonrasındaki bir kaç ay içinde de normal gündeme dönülmesi muhtemel gözükmüyor. Başkanlık sisteminin ilk kez uygulanacak olmasından kaynaklanacak yeni tartışmaların çıkması, yapısal sorunların tartışılması büyük bir ihtimal. Gönül isterki bu sorunları tartışırken, çevremizde yaşanan diğer gelişmeleri ıskalamayalım.

Avrupa’nın bu aralar en yoğun olarak tartıştığı konuların başında dijital dönüşüm geliyor. Hem ulusal parlementolar hem de AB konu hakkında çok ciddi yasal çalışmalar yapıyor. Avrupa dünyada yaşanan dijital rekabette öncü rol oynamayı hedefliyor.

***

Dijital rekabetin temelini yapay zeka teknolojileri oluşturuyor. Avrupa, ABD ve Çin gibi digital dönüşümün öncü ülkelerine karşı ancak orta hareket ederek başarı kazanabileceğini kavramış durumda. Google, Facebook ile Alibaba ve WeChat gibi milyarlarca üyesi olan platformların bu denli başarılı olmalarının arkasında, temel araştırmalar için ayırdıkları devasa bütçeler bulunuyor. Ciroları toplamda trilyonlarca dolara ulaşan internet devleri, kendi geleceklerinin garantisi olan yapay zeka araştırmalarına sorunsuz olarak kaynak ayırabiliyor.

***

Avrupa’da sözü edilen internet devlerinin sunduğu araştırma imkanını sunabilecek kurumlar bulunmuyor. Bu tehlikenin farkına varan Avrupalı yapay zeka uzmanları ABD ve Çin’in yapay zekadaki öncülüğüne karşı harekete geçilmesi için bir inisiyatif kurdu. European Lab for Learning and Intelligent Systems (Ellis) adı verilen inisiyatif yapay zekanın anahtar teknoloji olmasına rağmen Avrupa’nın bu alanda geri kaldığına dikkat çekiyor.

***

Ellis, Avrupa’daki ulusal ve Avrupa bazlı sayısız inisiyatiften sadece birisi. Avrupa ülkelerinde lisans ve lisansüstü yapay zeka eğimi veren üniversite ya da araştırma merkezlerinin kurulması inisiyatifin ilk amaçlarından birisi. İnisiyatif Avrupa’da birinci sınıf araştırma merkezlerinin kurulması ve bu merkezlerde master ve doktora imkanlarının sunulmasını hedefliyor. Ellis’in kurulmasını tavsiye ettiği merkezlerinin her birinin 100 milyon euroluk bütçeyle donatılması öngörülüyor. Bu merkezlere 10 yıl süreyle her yıl 30 milyon euroluk ödenek ayrılması talep ediliyor.

***

Avrupa yapay zeka konusunda öncülüğü kimseye kaptırmamaya kararlı görünüyor. Ellis’in arzuladığı şekilde bir eğitim sunmamakla birlikte dünyanın en büyük yapay zeka araştırma merkezi Almanya’da bulunuyor. DFKI isimli bu merkezde 900 uzman çalışıyor. DFKI, üniversite, devlet özel sektör işbirliği için çok güzel bir örnek. Bu merkezin en önemli özelliği teorik araştırmalar değil piyasanın birebir kullanımına yönelik yapay zeka çözümleri üretmesi. DFKI’nin kurucuları ve müşterileri arasında Bosch, Volkswagen, Deutsche Telekom ve SAP gibi ünlü markalar var.

***

Siyasetin gündemimizi iyice meşgul ettiği bu dönemde, yapay zeka yenilikleri Türkiye için pek heyacan verici bir konu değil. Belki partiler seçim programlarına dijital dönüşümü dahil ederler. Hiç olmazsa seçim sonrasında geç kalınmış adımlar hızlıca atılmış olur.

Yorum Yap
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Yorumlar (5)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.