Türkiye sahada tecessüm etti.
Niyeti halis, iddiası adaletli ve icrâ gücü mümkün olduğu için sonuç aldı.
Bu sonuç, Türkiye’nin talepleri doğrultusunda masaya yansıdı.
Mübarek olsun.
Dünya iki kutupludur; Türkiye ve diğerleri tezimiz vücut buldu.
Benim yalnız ve dört cepheyi birden dağıtan ülkem, masaya yumruğunun içinde şefkat ve merhamet yaklaşımını koydu. Başka türlüsüne güç yetiremedikleri için muhataplar evet demek zorunda kaldı.
Durumu hazmedemeyenler soda satış piyasasını yükseltirken, Türkiye’nin aldığı sonucun artçı sarsıntıları içeride ve dışarıda bir çok maskenin bir defa daha düşmesine yol açtı. Ortadoğu’da yakın ve uzak gelecek planları, Türkiye’nin aldığı sonuçla yeniden değişti.
Türkiye n’apsın işte, tarih yapmakla meşgûl.
Bir dostum şöyle dedi: “Tüm dünyanın desteğiyle altı yılda kurdukları devlet altı günde yerle bir oldu.
Bu mağlubiyeti hazmetmek çok zor. Onları anlıyorum.”
Bir başka arkadaş ise şu tesbitini yazdı: “Dün kiminiz SSCB, kiminiz ÇİN bayrağı sallıyordu. Son dönem ABD bayrağı, israil bayrağı salladınız. Mecaz değil ciddi ciddi salladınız. Bunlar ayıp şeylerdir.
Ay yıldıza düşman olurken sığındığınız enternasyonalizm romantikliğine de uymaz, antiemperyalizme de. Utanmıyor musunuz?”
Türkiye bir ada.
Adalet için, umut için, merhamet için.
Yalnız ve yedi düvelle mücadele etmeyi sürdüren ülkemin yolu açık olsun.
Yok sayılan yazar: Kemalettin Tuğcu
Birkaç nesli yazdığı yüzlerce kitapla (420) etkileyen ve Türkiyeli çocuklara okumayı sevdiren yazar Kemalettin Tuğcu (1902-1996) dün ölüm yıldönümü idi.
Çengelköy mezarlığındaki kabri başında Çocuk Vakfı’nın öncülüğünde dualarla anılan yazar, bize bir defa daha iyilik ve umudu, vicdan ve sebatı hatırlattı.
Üsküdar Kaymakamı, Millî Eğitim Müdürü, İl Kültür yetkilileri, Tuğcu’nun ailesi ve bir grup öğrenci tarafından gerçekleştirilen anmada, Mustafa Ruhi Şirin, yazara gösterilmesi gereken vefa ödevini çocuklar adına yapıyoruz dedi ve anılan ilgililere söz hakkı verdi.
Günün sürprizi ise Millî Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un talimatı ile Beykoz’daki Tarlatepe İlkokulu ve ortaokulun isimlerinin Kemalettin Tuğcu olarak değişmesi idi.
Geçtiğimiz yıl Kültür Bakanlığı Anma ve Armağan Kitabı olarak yayınlanan ve Mustafa Ruhi Şirin tarafından yayına hazırlanan Kemalettin Tuğcu kitabı, yazara österglen vefanın başka bir örneği.
Kitabı biraz karıştırınca görüyoruz ki Kemalettin Tuğcu yalnızca çocukları etkilememiş, bugün yazı hayatımızda bulunan bir çok ismi de etkilemiş.
Yaşarken değişik ve câhil kimi değerlendirmelerin odağında yer alan yazar; bugünün aşırı bencil ve bireysel aynalarından bakıldığında, yazdığı kitaplardaki içerik, kurgu ve vicdan, merhamet duygularıyla daha da değerli bir hâle geliyor.
Sırça köşkte doğup, kaderin değişik cilvelerininin içinden geçen Tuğcu, kuşku yok ki yalnız kendi yaşadığı dönemin çocukları tarafından değil; kitabı eline alıp birkaç satır okumaya başlayan günümüz çocuklarının da elinden bırakmayacağı bir yazar olarak ayakta kalmayı sürdürecek.
Rahmet ola.
Asla ve Daima: Nuri Pakdil
Rahmet yurduna ilticâ etti.
Allah rahmet etsin. Hû!...