Adamım su içmek istedi. Sokaktaki çeşme akmadığı için bakkala yöneldi. Plastik şişedeki suyu içerken bir şeyler düşündü.
Adamım acıktı. Lokantaya gitti. Et plastik gibiydi, pilav tatsız. Çatalı havada tutarken bir şeyler düşündü adamım.
Adamım televizyon izlemek istedi. 10 dakika sonra başı döndü, kafası karıştı. Zaplarken bir şey düşündü.
Adamım müzik listelerine baktı. Bakarken kulağı karıncalandı ve bir şey düşündü.
Adamım siyasete baktı. Sonra hemen gözlerini kapattı. Gözleri kapalıyken bir şey düşündü.
Adamım Keşmir’e baktı. Sonra biraz da Hindistan parçalanmadan önceki zamana baktı. Cinnah’a ve Gandi’ye bakarken bir şey düşündü.
Adamım cep telefonunun şarjına baktı. Şarj sürekli eksilirken bir şey düşündü.
Adamım otobüs beklerken video izlemeye başladı. Kaçırdığı üçüncü otobüsten sonra bir şey düşündü.
Adamım zaman zaman okuduğu eski bir kitabını açıp okumaya başladı. Artık ezberlediği kimi satırları üzerinden geçerken bir şey düşündü.
Adamım bir kediye baktı. Kedi de onun gözlerine bakarken bir şey düşündü.
Adamım bir müzeye gitti ve oradaki eşyalara “siz yaşıyor musunuz, yaşamıyor musunuz?” diye sordu ve bu sorunun cevabını da kendisi verirken bir şey düşündü.
Sonra otobüse bindi adamım. Evine gitti. Masaya düşündüğü şeyleri koymaya başladı.
Başka düşünceler de geliyordu ve onları da masaya koyuyordu adamım.
Masa doldu, düşünceler gelmeye devam etti.
“Aklımın düğmesini kapatayım da artık düşünce gelmesin” diye düşündü adamım ve kapattı aklının düğmesini.
Farlara yağmur yağıyordu…
İşte bu harika dostum
Yıllardır Boğaz köprüsünden her gün geçen insanların bile farketmediği bir güzellik anıtı var. 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nde gişelere yaklaşırken Karayolları binasının önünde bir anıt bu. Hattat Emin Barın tarafından kufi istifle “Maşaallah” yazısı orada her gün geçen yüzbinleri selamlamaya devam ediyor.
Yaptıran Vehbi Koç. Nevzuhur zenginlerimize selam.
Bir Dil İki İnsan
(…)
-gazete haberi olarak okumuştum
kaybolmak üzere olan bir dili
sadece iki yaşlı kişi konuşabilmektedir
buna içlenen bir grup insan
bu dili yaşatmak için
iki yaşlı kişiyi konuşturmak isterler
halbuki ilginç bir pürüz çıkar
iki yaşlı kişi konuşmamaktadırlar
küsmüşlerdir yani
tüm çabalara rağmen
konuşma gerçekleşmez
iki yaşlı kişi arasında-
çoğul yağmurun tam sırası
Abdurrahman Ekinci- Sekmeleri Durmak- Yedi İklim yayıncılık