Bilsem

Mevlana İdris

Ülkemizde bir süre önce kurulan ve her ilde/ilçede yaygınlaşmaya başlayan Bilim ve Sanat Merkezleri (BİLSEM) özel bir programla çocuklarımız için değerli çalışmalar yapıyor.

Antalya/Side’de bir festival çerçevesinde bir araya gelen ülke çapındaki BİLSEM’lileri biraz daha yakından tanımış oldum.

Sevgili dostum Gökhan Özcan’la buluşma vesilesi de olan bu davet çerçevesinde bu genç dostlarımızla konuşma, söyleşme ve yaptıklarını gözleme imkânı buldum.

Akademisyen ve üstdüzey eğitim bürokratı Celil Güngör ve Ahmet Emre Bilgili gibi iki değerli ismin riyasetinde gerçekleşen festival her şeyden önce yaydığı enerjik havayla Akdeniz’i şöyle bir havalandırıyordu.

Genç dostların üretimlerini sergiledikleri çeşitli bilim sanat etkinlikleri, atölye çalışmaları, konserler, robotik deneyler, kitap çalışmaları… En azından bu gençlerin hayatında bir şeyleri değiştirir mi, değiştirir. Onlardan bir kaçı kendi şehirlerinde açılan bu pencerelerden, kapılardan yola çıkıp bir yere varabilir mi, varabilir.

Artık çok iyi eğitim veren bir Enderun’dan söz edemeyiz belki. Fakat neden iyi bir ideal düşüncesinden de vazgeçelim?

BİLSEM’li genç yeteneklerin sergiledikleri kimi çalışmalarda umut verici işaretler görülebiliyordu. MarK Twain’in “Ben bir dâhi idim, eğitim beni mahvetti” sözünde olduğu gibi, zor olan bu yeteneklerin mahvolmasını önlemek.

Söyleşide modern dünyanın, insanın, teknolojinin, dijital alanların bize ne yaptığının, kaygı ve açılım düşüncelerinin içinden geçmeye çalıştık.

Yazarlık serüveni üzerine sorulan sorulara Gökhan Özcan’ın verdiği cevapları dikkatle dinlerken, söyleşiden sonra görüştüğümüz kimi genç yazar adayları da nasıl söylemeli, doğrusu umut verdi.

Sonra Akdeniz’e baktım biraz. Biraz ileride içinde Dünya’nın olduğu fırtınalar kopuyordu.

Diğer yandan açıklanan erken seçim tarihi o kadar erkendi ki belki de bu seçim yapıldı diye düşünmeden edemedim.

Ne vardı bir de bahçeler vardı.

Bahçeye resimler düşmeye devam ediyor.

Kimi eski bir denize çizilmiş

Kimi her yanı haziran bir trene

Kimi bir kelimeye

Bir resimde İsa akşama bakıyor

Bir resimde tarihçiler eli boş dönüyor kadınların verdiği sözlerden

Bir resimde yüzlerce anahtar var hiç kapı yok

Bir resimde telefon çalıyor açıyoruz ve yağmur

Islanıyor zaman

Bir resimde yedi kişiyiz aramızda en güzel ölüm gülümsüyor

Neyse ki çocuklar, gençler var işte. Bir umut olarak göklerden dünyaya sürekli geliyor, geliyorlar.

BİLSEM değerli.

Yorum Yap
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Yorumlar (2)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.