Sanırım bugünlerde en çok sorulan soru, İngiltere’de ne oldu ki bir anda ülke terör örgütlerinin hedefi haline geldi.
Bu sorunun cevabı aslında geçmişte yaşanan terör saldırılarının içinde gizli. İngiltere’de bundan önce olan bütün terör saldırıları bir terör sarmalı şeklinde yaşandı . Bunun en önemli nedeni İngiltere’nin bir ada devleti olması ve hücrelerin uzun süre gizlenme potansiyellerinin olmaması olarak değerlendirilebilir. Ayrıca sızma gerçekleştiren bir grup varsa bunun dışarıya çıkamama potansiyelinin olması da önemli bir faktör.
***
Yakın bir arkadaşım birkaç gün önce İngiltere’den döndü. Türkiye’ye dönerken yapılan aramalar hakkında bilgi verdi. Çıkışta ayakkabılarında bomba kalıntısı olup olmadığını anlamak için özel solüsyon sürüldüğünü söyledi. Bana sorduğu soru aynen şöyleydi; ülkeye girerken sıkı güvenlik tedbiri alınmasını anlıyorum da çıkarken niye bunlar yapılıyor anlamıyorum dedi. İşte sizlere anlatmaya çalıştığımda buydu . Ada devleti iseniz giriş kadar çıkış da sizin için önemlidir. Bu nedenle çift kontrol birincil güvenlik önlemidir.. Eylem yapanın dışarı çıkamaması girememesi kadar değerlidir. Bu konsept de yaşanan terör sarmallarının birinci nedenidir. Giren adam çıkamayacağını hissettiği anda eylem yapmaya başlıyor.
İkinci neden de İngiltere’nin dünyanın en büyük kamera sistemi sayesinde ülkeyi gözetlemesinden kaynaklanmaktadır. Devamlı kontrol altında olması yüzünden eylem yapmak hep risklidir. Ekstra bir güvenlik tedbiri almanız mümkün değildir. Tek tedbir risk görülen kişileri gözaltına almak veya aramaları sıklaştırmaktır . Bu da uyuyan hücreleri aktif hale getirir. Eylem için başka zaman kollayan hücre veya hücreler deşifre olduklarını düşünüp aktif hale gelip terör sarmalının bir parçası olurlar. İşin özeti Ada devleti olmak bazen avantaj, bazen de dezavantajdır. Burada da aynısı gerçekleşmektedir.
Terör bir çok amacı içinde barındırsa da en büyük amacı ülke içinde korku ve dehşet salmaktır. Bunun için de doğru zamanı bekler. İngiltere halkının terör konusunda deneyimi başka ülkelere göre daha fazladır . Toplumsal ve basın refleksleri de bu yüzden daha oturmuş bir haldedir . Bu ülkede korku salmak kolay bir olgu değildir . Ama başka bir konuyu tetikleme potansiyelini içinde barındırdığı için çoğunlukla El Kaide ve DAEŞ, o konu üzerine yoğunlaşmaktadır. Saldırıların ardından İngiltere’de artan yabancı düşmanlığı ve müslüman karşıtlığı üzerine oynamaktadırlar. Buradan kendisine malzeme çıkacağını fark ettiği için de örgütler gerilimi sıcak tutmaya çalışmaktadırlar. Burdan da yeni elaman kazanmayı amaçlamaktadırlar.
Terörün vekalet tarafına girerek daha büyük bir kaos senaryosuna değinmek istemiyorum . Bu, işin bir makaleye sığmayacak kadar derin bir boyutu. Bu konuda söyleyeceğim tek şey dünyanın en derin devlet modeline sahip olan bir ülkeye vekalet savaşları modeli ile örtülü bir operasyon çekemeyeceğinizdir. İngiltere de olanın arkasında başka bir devlet varsa onu yakında zaten görürüz .
İngiltere’nin yakın dönemde Ortadoğu ve Pasifik’te ağırlığını artıracağı kesin gözükmektedir. Ancak kimin yanında yer alacağı ise belirsizdir. Bu belirsizlik istihbarat anlamında paylaşım zafiyeti yaratmaya başlamış olabilir. Ne olursa olsun ABD’nin ardından dünyaya yayılmış en fazla askeri üsse sahip olan bu ülkenin gücü küçümsenmemelidir.
***
Kartlar yeniden karılıyor ama bu kart karılmasının bu terör sarmalının nedeni olduğunu düşünmüyorum . Nedenler bazen gözünüzün önündedir ancak görmekte zorlanırsınız . İngiltere de bunun yaşanan bir örneğidir.
Dünya radikalleştikçe bundan pay almayacak tek bir ülke bile yoktur . Radikalizm dünyanın yeni vebasıdır ve onun kadar can almıştır . Tedavisinin de maalesef ki kendi evini temiz tutmakla alakası yoktur. Etkin tedavi herkesin evini temiz tutması ile sağlanmaktadır.
Yüzmilyonlarca insanı evsiz bırakan bu sömürü düzeni, ‘radikalizmi’ bir veba salgını gibi başlatmıştır . Görmekten vazgeçtiğiniz şey görünmez olmamaktadır.
Veba salgınında olduğu gibi zenginleşen kesim fakir kesimin hayat tarzını önemsemediği için kendisi de onunla beraber hastalığın pençesine düşmüştür.
Cevap gözümüzün önündedir . Eşit paylaşım olmazsa ortada paylaşılacak bir şey de kalmayacaktır.