Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan dahil AK Parti’de son günlerde yaşanan telaş, iktidar partisi refleksleriyle pek uyuşan bir durum değil gibi sanki… Zira AK Parti her seçim öncesinde hep eli güçlü olan bir partiydi. Bu yüzden de muhalefetin ne söylediğini pek umursamazdı, ayrıca o günlerde muhalefetin her söylediği de AK Parti’nin hanesine artı olarak yazılırdı.
Ama artık bugün başka bir Türkiye var, geniş kitleler iktidarın ne söylediğinden çok muhalefetin söylediklerine kulak kabartır durumdalar… Çünkü ülkedeki geniş kitleler üzerlerine adeta bir çığ gibi düşen zamlardan, katlanarak yükselen enflasyondan ve işsizlikten öylesine biraz olmuş durumdalar ki mevcut durumun üzerini perdelemek için ürettiği hamaset şarkılarını duyacak durumda değil.
Ne yazık ki AK Parti milletle arasındaki gönül köprülerini yıktığı için bugünkü söylemlerine karşı oluşan güvensizliği tamir etmekte büyük sıkıntı yaşıyor. Geçmişte bütün seçimler öncesinde yaptıklarını ve yapacaklarını anlatırken hiçbir şekilde muhalefet diye bir endişesi yoktu ve tümüyle kendi hedeflerine odaklanırdı.
Oysa bugün roller değişti… AK Parti ülkedeki yönetilemezlik sorununun bizzat nesnesi haline geldi ve ciddi bir güven sorunuyla karşı karşıya. Doğal olarak hikayesi zayıfladığı için kendi hedeflerinden çok, karşısında oluşan güçlü muhalefet ittifakına odaklanmayı tercih ediyor. Çünkü 20 yıl sonra ilk kez ‘kaybetme’ endişesiyle tanışmış bulunuyor.
İşte tam da bu yüzden Cumhurbaşkanı Erdoğan son dönemde yaptığı konuşmaların neredeyse hemen tamamında uzun uzun muhalefetle ilgili analizler yapma ihtiyacı hissediyor. Mesela muhalefete diyor ki: “Deseler ki, bunlar şu kadar okul, şu kadar yol, hastane, köprü, spor tesisi, konut yaptılar biz daha fazlasını yapacağız, bu altılılardan böyle bir şey duydunuz mu? Diyemezler? Deseler ki, bunlar milli geliri üç katına çıkardı, biz beş katına çıkaracağız. Biz 300 milyar doları geçeceğiz ihracatta. Biz yüzde 6 ekonomiyi büyüteceğiz deseler eyvallah.”
Evet AK Parti’nin gerçekleştirdiği bu icraatlara kimsenin bir itirazı olamaz. Ama biliyoruz ki Türkiye bugün derin bir ekonomik kriz yaşıyor ve iktidar hiçbir ekonomik realiteye itibar etmediği için toplumun sıkıntılarını çözme noktasında hiçbir umut ışığı gözükmüyor.
Hukukun üstünlüğü endeksinde, özgürlüklerde, şeffaflıkta ve yolsuzluk algısı konusunda demokrasi liginin çok uzağında bulunuyoruz. Dış politika ise geçmişte eleştirdiğimiz dönemlerin bile gerisinde kaldığımız için kelimenin tam anlamıyla ‘değerli yalnızlığımız’la baş başayız…
Bugün 6’lı masanın ülkede estirdiği umut dalgası karşısında tedirgin olan AK Parti keşke çıkıp muhalefete yüksek sesle diyebilseydi ki;
-Şu anda bizim iktidarımızda enflasyon tek haneli rakamlardadır, kimse bizim dönemimizde zamlardan şikayetçi değildir. Hiçbir şekilde elektriğe, doğal gaza, akaryakıta, gıda ürünlerine zam yapmadık, bundan sonra da yaptırmayacağız, muhalefetin yalanlarına değil, bize inanın…
-Ülkenin işsizlik diye bir problemi yoktur, bütün gençlerimiz için yeni iş imkanları oluşturduk, hiçbir gencimiz geleceğini artık dış dünyada değil, kendi ülkemizde arıyor.
-Ayrıca yazılı sınavlarda başarılı olan hiçbir gencimize mülakat mağduriyeti yaşatmadık, yaşatmayacağız. Ortada dolaşan söylentiler, muhalefetin ürettiği yalanlardır…
-Kimse bu ülkede hukukun üstünlüğünün olmadığını, insanların düşüncelerinden ve eleştirilerinde dolayı hiçbir belge ve kanıt olmadan yıllarca cezaevinde tutuklu bulunduğunu ve de yargının üzerine siyasetin gölgesinin düştüğünü söyleyemez.
Keşke AK Parti, AK Partilileri AK Parti’den temizleme yolunu seçmek yerine tıpkı ilk iki döneminde olduğu gibi ortak akılla gerçekleştirdiği başarılara yeni başarılar ekleyebilseydi, belki de bugün başka bir Türkiye’yi konuşuyor olacaktık.
Eğer AK Parti kendi genetiğini bozmadan geçmişte olduğu gibi sadece hizmete odaklansaydı bugün itibariyle topluma dönüp göğsünü gere gere “İşte ekonomik krizin, zamların, enflasyonun, işsizliğin olmadığı, özgürlüklerin alabildiğine genişlediği, adaletin terazisinin düzgün tarttığı bu Türkiye’yi biz inşa ettik” diyebilirdi. Bunun önünde hiçbir engelde de yoktu. Ama ne yazık ki AK Parti artık başka bir evrende yaşıyor. Bu yüzden de çok tuhaf bir şekilde, bugün sadece muhalefete muhalefet yapıyor…