Türkiye’nin her yanında kar yağıyor, bütün bir ülke, beyaza büründü…Kayak sporu, tenis gibi, yelken gibi, golf gibi en pahalı sporlardan biri.
Maddi getirisi çok fazla. 100 Euro’luk yatak odaları, kayak sporu için turistlere geceliği 400 Euro’dan satılabiliyor, Hatta 800’leri 1000 Euro’ları bulabiliyor.
Türkiye’nin pek çok şehri, bugün dünyanın en muhteşem kayak tesislerine kavuştu.
Sadece eğlence turizmine yönelik değil, müsabaka tesisleri de çokça var ülkemin dağlarında…
Uludağ, Ilgaz, Kartalkaya, Palandöken, Sarıkamış en eskileri. Sonradan devreye giren ise Samsun, Isparta, Bitlis, Van, Erzincan ve daha niceleri Erzurum, ise bir başka.
Üniversite Kış Oyunları’na evsahipliği yapmış, her tarafı, dünyanın en muhteşem tesisleriyle donatılmış…
H
“Gel, Erzurum’a gel”… Ne güzel söylemiş, merhum İbrahim Erkal… Dillerden düşmeyen bu türkü, aslında keşfedilmeyi bekleyen bu kadim tarih ve kültür şehrimizin en güzel sloganı aslında…
Ancak Erzurum’un keşfedilmeyi bekleyen, maddi getirisi çok fazla olacak, bu ilin ve yöre halkının ihtiyaçlarını fazla fazla karşılayacak başka önemli zenginlikleri de var…
Kar, kar, kar. Dünyanın en kalitelisi Erzurum’da, Erzurum’un dağlarında… Palandöken’de, Konaklı’da, Kandilli’de…
İsviçre’nin, Avusturya’nın, İtalya’nın, Fransa’nın Alpler’i kadar görkemli, o nisbette de cazibesi yüksek bir mekan…
***
Üstelik de her çeşit kış sporları branşında resmi müsabakanın yapılabileceği, eğlenceye yönelik turistlerin vakit geçirebileceği, en güzel tesislerde ağırlanabileceği, en konforlu otellerde konaklayabileceği mekanlar var…
Türkiye’de uluslararası spor etkinliklerinin vazgeçilmez şehirlerinden biri, Doğu’nun lokomotifi, Erzurum...
Muhteşem coğrafyası, dünyayı kıskandıran son model tesisleri ve hiçbir yerde olmayan halk desteğiyle Erzurum ve tesisi olan diğer şehirlerimiz alınabilecek her organizasyonda tarihi günler yaşayacak...
***
Tıpkı 2011’deki Kış Üniversite Oyunları’ndaki canlı, hareketli yaşamı gibi...
Ne versen karşılığını fazlasıyla alıyorsunuz, sizi yabancılara karşı hiç mahcup etmiyor... Kanaatkar bir yapı, vakarlı bir şehir, gururlu bir dağ yapısı...
Kış Olimpiyatları’nı alsanız, onun da üstesinden gelecek bir yapı... Palandöken, Konaklı, Kandilli...
***
Mert, misafirperver bir insan kaynağı, devletinin yanında, milletiyle gurur duyan, İstiklal Marşı’na laf ettirmeyen, bayrağını hep yukarıda tutan bir yürek...
1989’da, hem de karın esareti altında askerliğimizi yaptığımız Erzurum’a bizim de vefa borcumuz vardı...
Yıl 2003 Şubat’ı, Gençlik ve Spor’un başına geldiğimizde, hem de 60 yılının kar rekoru olduğu bir günde Erzurum’un yolunu tuttuk...
Karı bol illerin müdürleri ve kış sporları federasyon başkanlarımızla Erzurum’da toplanıp projeler üretecektik...
***
Uçak seferleri iptal olunca, bizim de ertelememiz tavsiye edildi, ‘hayır’ dedik ve yola koyulduk.
Erzincan’a tesadüfen bir sefer bulduk ve kara yoluyla buz kütlelerini aşa aşa, binbir güçlükle Erzurum’a ulaştık...
Erzurum’da dağ yığını gibi bir kar...
Yıllarca gadrini çeken Erzurumlu için büyük bir külfet... Bir projeye dönüştürülürse nimet...
Caddeler, sokaklar tıkalı, şehir beyaz işgal altında... Halk, o güne kadar hep kabus yaşadığı “kar”ı, ilk defa “rant”a çevirebilme fırsatı yakalayacaktı...
***
O gece Doğu TV’de canlı yayına çıktık... “Kar külfet değil, artık nimet olacak” dedik...
“İzmir’de 2005’te Üniversite Yaz Oyunları’nı organize ederken, Erzurum’da da ‘kış’ını yaparız” dedik...
Bakanımız Mehmet Ali Şahin ve Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın tam desteğini alarak yola koyulduk...
Ve sabah, hemen ABD’li Killian’ın başkanı olduğu Dünya Federasyonu FISU’ya başvurup oyunlara aday olduk.
***
Vali Mustafa Malay ve Büyükşehir Belediye Başkanımız’la akşam yemeğinde bu duygularımızı paylaştık.
Vali Celalettin Güvenç ve Belediye Başkanı Ahmet Küçükler ile merhum Rektör Prof. Dr. Yaşar Sütbeyaz, tabii ki başta Sağlık Bakanımız Recep Akdağ ve her görüşten siyasilerimiz olmak üzere, STK’larıyla, basınıyla, halkıyla bütün Erzurum kenetlendi...
Üniversiteler Federasyonu Başkanı Prof. Kemal Tamer ve ekibi ile ilgili federasyonlarımız, Erzurum İl Müdürümüz Fatih Çintımar ve daha niceleri...
***
2006’da Torino Kış Olimpiyatları’ndaydık, 2011’in oylaması da orada yapılacaktı...
Kar yok diye Torino dağlarında müsabakalar ertelenirken, Erzurum zirvelerinde kristal kar yağıyordu...
Biz de sunumumuzda yayıncı kuruluşumuz TRT aracılığıyla Erzurum’a canlı bağlantı yaptık ve büyük şovla seçimi aldık..
***
Devleti temsil eden 36 müsteşar, genel müdürle Erzurum’da toplantı yaptık. Erzurum, o bugünkü parayla yaklaşık 1 milyar dolarlık bir yatırımla tarihinin rekorunu kırdığı bir dönüşüme girdi...
Dağlar nakış nakış işlendi, kentsel dönüşümüyle, her tarafta yapılan buz hokeyi, körling ve buz pateni salonları, dünyanın en görkemli atlama kulesiyle Erzurum, dünyaya sunulacak bir şehir haline geldi... Erzurum, bizim haftada iki günümüzü geçirdiğimiz, teravihi Ulu Cami’de kılıp, sahura kadar çalıştığımız bir yer oldu.
***
2011’deki Üniversiade, tarihin en başarılısı oldu... Tıpkı 2005 İzmir Yaz Oyunları gibi...
Lakin, Torino’da çok hava atınca yılın 6 ayını kar altında geçiren Erzurum’da müsabakalar esnasında uzun süre yağış yoktu. Demek ki çok gururlanmamak ve başkalarıyla alay etmemek gerekiyordu...
Erzurum, bir büyük sınavı daha başarıyla geçmişti...
Devletin bütün kurumları, bakanlık ve de Kayak Federasyonu başta olmak üzere, Buz Hokeyi, Buz Pateni ve Körling federasyonları alnının akıyla geçmişti o sınavdan...
***
Gelin devlet, özellikle de Gençlik ve Spor Bakanlığı, cesur ve yürekli olsun, yeni organizasyon alıp, ülkemizin beyaz zenginliğini tanıtsın…
Başarısı ve getirisi başta yörelerde yaşayan halkımızın, Erzurum ve bütün kış sporları merkezleri ve kayak tesislerinin, gelirleri ve gururu, Türkiye’nin olsun...
Ne güzel bir türkü. Merhum İbrahim Erkal’ın manevi hoşgörüsüne sığınarak tüm ülkeye uyarlayalım “Gel, Türkiye’ye gel, Türkiye, yahşi güzel”...