Bu pazardan sonra üçüncü pazar günü oy vermeye gideceğiz.
Bazılarımıza göre 14 Mayıs seçimi, son derece kritik ve tarihi önemde.
Bunlar güzel sözler ama unutmayın her seçim kritiktir. Bir seçimi tarihi önemde yapacak olan şey ise sonucudur; henüz yapılmamış bir seçimin ‘Tarihi’ olduğunu şimdiden söyleyemeyiz.
Elbette herkes sabırsızlanıyor, seçimin sonucunu daha seçim yapılmadan öğrenebilmek istiyor. Ortada çok sayıda araştırma dolaşıyor ama içlerinde ‘güvenilir’ olanları öyle ortada serbestçe dolaşanlar değil, sadece abonelerine gönderilenler.
Bu araştırmalara bakınca da, Ak Parti’nin yüzde 34-37 aralığında; MHP’nin yüzde 5,5-8,5 aralığında oy beklediği, yani Cumhur İttifakı’nın Meclis’te yüzde 40-45 aralığında oy alabileceği gözüküyor.
Eğer bu ittifak yazdığım üst sınıra (yüzde 45) yakalaşacak olursa, Meclis’te çoğunluk elde etme ihtimalleri var; çoğunluk olmasalar bile bu iki partinin en azından 270 civarında milletvekiliyle Meclis’teki en büyük bloğu oluşturması şimdiden kesin gibi.
Aynı araştırmalar, CHP’yi yüzde 27-30 aralığında gösteriyor. İyi Parti ise yüzde 7-10 aralığında. Yani Millet İttifakı araştırmalardaki en yüksek oyuna ulaşsa bile yüzde 40’ı ancak buluyor. Bu, Cumhur İttifakı’nın alt sınırı.
Bundan bir yıl önce aynı araştırmaların Millet İttifakı’nı Cumhur’un 2-4 puana kadar önünde gösterdiği hatırlanacak olursa, iktidarın ciddi bir güç toparlanması yaşadığı, muhalefetinse son bir yılda oy kaybettiği söylenebilir.
Zaten sokaktaki hava da bu sonucu bir ölçüde yansıtıyor. Hiçbir yerde öyle muhalefet gümbür gümbür iktidara geliyor hissini almıyorsunuz. Oysa geçen yıl hava çok farklıydı.
Bazıları Millet İttifakı’nın oyuna Yeşil Sol Parti ile TİP’in seçimde alacağı oyu da ekliyorlar. Araştırmalara bakılacak olursa TİP yüzde 2-4 arasında; Yeşil Sol Parti ise yüzde 8-10 arasında bir oy alacak.
Millet İttifakı, eğer bir bütün halinde Meclis’te Yeşil Sol Parti ve bileşenleriyle birlikte hareket edebilirse, evet Meclis çoğunluğu onlarda olabilir. Ama bunu yapmak kolay değil. İyi Parti’nin böyle bir koalisyonu kabul etmesi zor olur.
Neyse, bunlar seçim sonrasının işleri, onu konuşmak için de gerçek milletvekili dağılımını görmeye ihtiyacımız var. Kimin kaç vekili olduğunu bilmeden bu konuşmaları yapmak çok anlamlı değil.
Gelelim Cumhurbaşkanı seçimine.
Araştırmalara göre Tayyip Erdoğan cephesinde öyle önemli bir değişiklik yok. Erdoğan’ın oyu uzunca bir zamandan beri yüzde 40-44 aralığına sıkışmış durumda; ne ileri gidiyor ne geri.
Kemal Kılıçdaroğlu’nda ise geçen aylara göre yukarı doğru bir kıpırdanma var. Bu kıpırdanmanın nedeni kuşkusuz Cumhurbaşkanı seçiminin 4 adayla yapılacağının artık kesinleşmesi. Araştırmacının soru sorduğu denekler çok sayıda isim arasından değil, aday listesindeki 4 isim arasından bir seçim yapıyor. Kılıçdaroğlu, yüzde 40-44 aralığına gelmiş ve Tayyip Erdoğan’ı yakalamış durumda.
Burada önemli faktör diğer iki aday. Benim önümdeki araştırma Muharrem İnce’yi yüzde 5-7; Sinan Oğan’ı ise yüzde 2-4 aralığında ölçmüş. Bu iki adayın araştırmada alacağı en düşük oy olan toplam yüzde 7 oy bile seçimin ikinci tura kalmasına neden oluyor.
Çok uzun bir zamandan beri seçmenlerin yüzde 57-62’si seçimde Tayyip Erdoğan’a oy vermeyeceğini söylüyor. Bu rakamın bir gerçeği ifade ettiğini oyunu Erdoğan’a vereceğini söyleyenlerin bir türlü yüzde 44’ü aşmamasından da anlıyoruz.
Öyleyse Muharrem İnce ve Sinan Oğan’ın alıyor gibi görünen oylar aslında Erdoğan karşıtı oylar.
Dolayısıyla seçimin ikinci tura kalıp kalmayacağını belirleyecek birbirine bağlı iki ana faktör var: 1. Kemal Kılıçdaroğlu’nun daha fazla seçmeni kapsamayı başarıp başarmaması; 2. İnce ve Oğan’ın alacakları toplam oyun miktarı.
Eğer Kılıçdaroğlu, yeterince kapsayıcı bir aday olduğunu gösterebilirse Muharrem İnce ve Sinan Oğan’ın alacağı toplam oyu yüzde 2-3 seviyesine indirebilir; bunu başaracak olursa da seçimi daha ilk turda kazanabilir.
Araştırmalar Cumhurbaşkanı seçiminin ikinci turuyla ilgili de çalışmışlar; deneklere sormuşlar ve iki aday hata payları içinde başa baş gözüküyor, hata payına bakmazsak Kemal Kılıçdaroğlu ufak bir farkla kazanıyor gözüküyor.
Ama bana soracak olursanız ikinci turu şimdiden kestirmek kolay değil. İkinci turda kimin kazanacağını konusunda büyük olasılıkla milletvekili seçim sonuçları çok önemli bir rol oynayacak.
Eğer Meclis’te Cumhur İttifakı çoğunluksa veya Millet İttifakı yanına Yeşil Sol Parti ve bileşenlerini çekmeden Meclis’te çoğunluk oluşturamıyorsa, Tayyip Erdoğan’ın ikinci turda kazanma şansı daha yüksek olacaktır.
Tersi durumda ise Kemal Kılıçdaroğlu’nun.